• BIST 11189.5
  • Altın 5734.134
  • Dolar 42.554
  • Euro 49.4958
  • İstanbul 9 °C
  • Ankara 6 °C
  • Antalya 10 °C

Turist otobüsü kazaları

Ali Yalnız

Antalya bölgesinde peşpeşe gelen turist otobüsü kazalarından sonra Turizm  acentacısı, rehberi ve Bakanlığımız şaşkınlık içerisinde “çare ne olabilir ?”  diye düşünmeye başladı.


Sonunda Bakanlığımız  bir genelge yayınlayarak tura başlama saatinin en erken sabah 06.00 olarak belirlenmesi  ve gunubirlik  turlarda kalkis ve varis noktalarinda bulunan yerlesim yerleri arasindaki gidis-donus mesafesinin en fazla toplam 400 kilometreyle sınırlandırılması gerektiğini söyleyerek, olaya tam anlamıyla “Türk usülü” bir çözüm yolu getirmeyi tercih etmiştir.. Bu tabi ki sorunun çözümü asla değildir, olamaz da.


Esas çözüm yolu tüm illerde turizm araçlarının dernekler bazında örgütlenmesi, (gerekirse zorla bu dernekleşmenin sağlanması ) daha sonra bölgesel olarak birlik şeklinde  örgütlenilmesi ve nihayetinde Türkiye çapında bütün bu birliklerin tek çatı altında TURSAB veya TUREB benzeri bir yapılanmaya gitmesi gerekmektedir. İkinci aşamada Turizm Bakanlığının güvenli sürüş için gerekli olan belirli standartları bu en üst birlik sayesinde tepeden aşağıya doğru tüm turizm araçlarına ve sürücülerine benimsetmesi ve çeşitli yaptırımlarla da uygulanırlılığını sürekli kontrol etmesi gerekmektedir.


Bu standartlar mesela şöyle olabilir :

-Turizm sürücüsü belgesi sahibi olmak ve bu belgeye sahip olmak için kazasız bir geçmiş, sabıkasızlık vb şartların aranıyor olması.Turizm araçlarının mutlaka gideceği güzergahların bir program halinde acenta tarafından antetli kağıda yazılarak araçta bulundurulması ve sürücülerin çat pat ta olsa birkaç kelime İngilizce bilir olması vb.


Madem ki bir turizm ülkesiyiz ve gelecek yıl 30 milyon turist bekliyoruz…böyle şeyler neden yapılmaz insanın aklı almıyor…Maliyeti neredeyse sıfır ancak getirisi ölçülemez böylesi hayati bir konunun ihmal ediliyor olması Türk turizminin ne yazık ki ne kadar başıboş şekilde yol aldığının açık bir göstergesi değil mi ?


Turizm araçlarının ve sürücülerinin belli bir standarta kavuşturulması amacıyla Antalya bölgesinde bir şeyler yapmaya çalışan eski ARO başkanı Sn Osman Özbuldu’nun bu çabaları ne yazık ki mensubu bulunduğu TUREB üst yönetimi tarafından gerektiği kadar anlaşılamamış, takdir edilmemiş ve hatta bazı kendini bilmezler tarafından komik suçlamalarla sekteye uğratılmaya çalışılmıştır. Halbuki turizm araçlarının güvenliği biz Rehberlerin can güvenliği demek değil midir ? Bunu anlamamak için neden bu kadar özel bir çaba içine giriliyorki…


Doğru dürüst hiçbir proje üretemeyen proje kısırı Şerif Yenen yönetimindeki TUREB yönetiminin bu projeye destek yerine köstek olması ve küçük hesaplar peşinde koşuyor olması düşünen insanlar için üzüntü kaynağıdır. Evet gelinen son nokta da köstek olanlar kazanmıştır ancak Türk turizmi kaybetmiştir.


Bu vesileyle Sevgili Osman Özbuldu’ya da buradan bir selam gönderiyoruz.

Bu yazı toplam 2272 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2005 Türkiye Turizm | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.