Türk turizmi inanılmaz bir hızla kabuk değiştiriyor. Genel olarak her şeyin iyiye gittiğini düşünmek için birçok sebep var.
Örneğin Sultanahmet bölgesini ele alalım..
Hipodrom :
Her ne kadar gönlümüz Hipodrom’un Çin’den ithal granit taşlarla tamamen kaplanarak iyice gömülmesi yerine, bu alanın bir güzel kazılarak 2-3 metre yer altındaki 2000 yıllık tarihi Hipodrom’un gün ışığına çıkartılmasını isterdi.
Ancak seçilmiş kişiler bu fikri beğenmedi ve başka bir uygulama yaptı. Bu yeni şekliyle de Sultanahmet meydanının yeni ve güzel bir meydan kazandığını düşünüyoruz ve yoğun turist gruplarının gezileri için geniş bir alan hizmete girmiş oluyor.
Aslında Arkeoloji’nin depolarında bekleyen fazla heykellerin bir kısmını Hipodrom’da sergileseler bu alan çok daha anlamlı ve ilginç bir hale gelecektir. Gece ışıklandırmaları falan son derece güzel olacaktır. Kimbilir belki bu dediğimizi birileri duyar ve yapar.
Restoranlar :
Bir diğer önemli iyi gidişat Sultanahmet civarındaki restoranların hem nicelik hem de nitelik olarak inanılmaz şekilde olumlu bir gelişme göstermesidir.
Daha kısa bir süre öncesine kadar doğru dürüst yemek yiyecek bir yer bulamazken şimdi onlarca birbirinden güzel, şirin, sempatik ve yaratıcı bir zevkle düzenlenmiş restoranlar doldu her yer. Yemek kalitesi güzel, servis güzel, lokasyonlar güzel vs vs. Eksik olan tek şey bence marka olmuş zincir et ve kebap restoranları!
Bunların Sultanahmet’e gelmekte bu kadar isteksiz olmalarını anlamak mümkün değil..
Oteller :
Otellere bakarsak… 10 yıl öncesine kadar “youth hostel”lerle dolu olan bölge birbiri ardı sıra açılan butik otellerle doldu. Ortalama duble odanın 300 dolar civarında satıldığı bu butik otellerde her şey çok güzel..nasıl mı biliyoruz ?
Çünkü gezdirdiğimiz turistler hep buralarda kalıyor ve hepsi son derece memnun kaldıklarını söylüyorlar.
Ulaşım :
Ulaşım sorunu da bir dereceye kadar çözülmüş durumda. Artık eski trafik sıkışıklığı yok. Meydanın trafiğe kapatılması çok olumlu bir karardı ve umarız böyle devam eder. Turist otobüsleri rahat rahat girip çıkabiliyor artık.
Ancak Topkapı Sarayı’nın önünün otopark olarak kullanılması bu tarihi yapıya yapılacak en büyük kötülüklerden biridir. Otobüsün olmadığı bir resim karesi çekmek neredeyse imkânsız gibi.
Satıcılar :
Sabit sokak satıcıları var. Belediyeden ruhsatlı; kestaneci, mısırcı, gazeteci vb gibi… Bunlar meydana bir güzellik katıyor.
Ancak bir de kaçak olarak meydana dolaşan karpuzcular, narcılar, vb şeyleri satanlar var.
Bunlar gerçekten çok fazlalar ve müthiş bir görüntü kirliliği yaratıyorlar.
Sultanahmet’e kırsal kesimde bir kasabada panayır havası veriyorlar.
Bu güzel değil.
Umarız bu sorun da kısa zamanda halledilir.
Gördüğümüz olumsuzluklar :
Sultanahmet Camii’nin acilen kısmi restorasyona alınması gerekiyor. Giriş çıkışlar kesinlikle mevcut yönetimden alınıp valilik bünyesine bir kurula verilmesi gerekiyor.
Bu kurulun içinde mutlaka bir de görüş bildirecek rehber olması gerekiyor.
Bu şekilde bir işbirliği sayesinde camiye giriş çıkış ızdırap olmaktan çıkartılabilir. Ayrıca her ziyaretçide derin elem duygusu yaratan içerideki ayak kokusuna acil bir çözüm bulunması gerekiyor.
Yurt dışı kaynaklı bazı siyasi gruplar para toplama amacıyla meydanı kullanmak istiyorlar. Geçen gün sergiledikleri resimler gerçekten korkunçtu. Onlarca kafası patlamış, gözü çıkmış, parçalanmış küçük çocuk cesetlerini renkli ve büyük fotolar şeklinde turistin en yoğun olduğu yerde sergileyerek para toplamaya çalışıyorlardı.
Resimlere bir bakanın hayatı boyunca aklından silinemeyecek görüntüler bunlar.
Bu durum Türk turizmine yakışmıyor.
Mutlaka bu tip faaliyetlere burada bir son verilmelidir.
Hipodrom bölgesinde kitap satan seyyar satıcıların pervasızca turist gruplarını rahatsız etmelerine müsaade edilmesi de kabul edilemeyecek bir durumdur.
Görevli memurlar ya baş edemiyorlar ya da pek umursamıyorlar gibi sanki.
Valiliğin kesinlikle bu olayla ilgilenmesi gerekiyor.
Meydanın tam orta yerini otopark olarak kullanan onlarca İstanbul Belediyesi logosu taşıyan bir tur firmasına ait otobüsler tarihi yapıların görünmesini engelliyor ve korkunç bir görüntü kirliliği yaratıyor.
Bu otobüslerin kesinlikle meydanın orta yerini bu şekilde kullanmamaları gerekiyor, birilerinin buna engel olması gerekiyor.
Son olarak söyleyeceğimiz şu ki, IRO ya da TUREB kesinlikle Sultanahmet’te bir lokal açmalı ya da buraya taşınmalıdır.
Sultanahmet turizmin merkezidir ve rehberlerin en yoğun bulunduğu yer de burasıdır.
Burada bir rehber lokali süper olurdu.
Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen hala bazı yeni ve güzel şeyler yapıldığını görmek Türk turizmi adına oldukça sevindirici bir durumdur.
Daha iyi günlere birlikte…