Doktorların tatili zehir oldu

ANTALYA- Antalya'dan Almanya, Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan'a 3 Ağustos Pazar günü bir hafta sürecek olan tur için hareket eden 180 doktorun tatili turu düzenleyen seyahat acentasıyla anlaşmazlık yüzünden zehir oldu. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fatma Şeyda Karaveli'nin eşi Ali Coşkun Karaveli, aksiklerin Antalya Havalimanı'nda başladığını söyledi.
Tur programına göre SKY Havayolları ile uçmaları gerekirken Air Berlin isimli başka bir firma ile uçmak zorunda kaldıklarını söyleyen Karaveli "Münih'e indiğimizde ayağımızın tozuyla bizi şehir turuna çıkardılar ama tur bitmek bilmedi. Aynı yerleri dört kez döndük. `Polis çağıracağım' deyince gerçek ortaya çıktı. Meğer otel rezervasyonu yapılmamış," diyerek başlarından geçenleri anlattı.
Münih'te NH adlı dört yıldızlı bir otelde konakladıklarını kaydeden Karaveli, 4 Ağustos günü Prag'a geçtiklerini, burada dört yıldızlı bir otelde kalmaları gerekirken kendilerinin üç yıldızlı Albian Otel'e yerleştirildiğini iddia etti.
Karaveli, iki günlük Prag gezisinde sabah kahvaltısını bile zor yaptıklarını söyledi.
Prag'tan Viyana'ya geçtiklerini ve en kötü sürprizi de burada yaşadıklarını öne süren Ali Coşkun Karaveli, şunları anlattı:
"Viyana'nın tarihi Maria Teresa Meydanı'nda rehberlerin bizimle görüşmek istediği söylendi. Meydanda 180 kişi bir araya geldik ve bir haftalık tur için kişi başı 550 euro ödediğimiz Antalya merkezli Cetrus firmasının battığını öğrendik. Rehberlerimizden Salih Çardak hariç hepsi `Başınızın çaresine bakın' diyerek ortadan kayboldu. Biz de çareyi Avusturya Büyükelçiliği'ne sığınmakta bulduk."
Büyükelçiliğin girişimleri sayesinde turlarının Prag ayağı ve sonrasının Uğur Gebeş'e ait Transorient adlı firmaya satıldığını öğrendiklerini ifade eden Karaveli "Büyükelçilik görevlilerinin dört saatlik konuşmasının sonunda turu 200 euro ek bedel karşılığında tamamlayacağını belirten Transorient ile 100 euro ek ödemeyle anlaştık. Bir aile bu sırada Viyana'da bizden ayrıldı ve Türkiye'ye döndü. Biz hep beraber hareket etmenin daha uygun olacağını düşündük," şeklinde konuştu.

MACARİSTAN'DA DA AYNI
Karaveli, Macaristan'a geçtiklerinde ise yine kalacakları otelde rezervasyonlarının yaptırılmadığını gördüklerini belirterek şöyle konuştu:
"Bizi büyüklüğü ancak Antalya'nın bir semti kadar olan bölgede dört saat beklettikten sonra bir otobüs alarak otele götürdü. Fakat diğer arkadaşlarımızdan gelen telefonla olay yine karıştı. Diğer üç otobüs Macaristan Konsolosluğu'na götürülüp bırakılmıştı. Konsolosluk yetkileri ile yaptığımız görüşmede bizi ne Antalya'ya gönderecek, ne de konaklamaları sağlayacak bütçeleri olduğunu öğrendik. Kendi girişimlerimizle Budapeşte'de kalacak yer bulduk."

ALENEN DOLANDIRILDIK
"Yurt dışında Türkiye'yi temsil ettiklerini söyleyen tur rehberleri ve seyahat acentaları tarafından alenen dolandırıldık," diyen Karaveli, 9 ağustos cumartesi günü "Uçağınız saat 18.00'de kalkacak," denilerek Budapeşte Havalimanı'na bırakıldıklarını söyledi.
Belirtilen saatte hiç bir uçağın olmadığını gören doktorlar, tanıdıklarını devreye sokarak pazar gecesi saat 02.00 sularında Antalya'ya dönebildi.
Ali Coşkun Karaveli "Eğer bizim yaşadıklarımızı aralarında profesörlerin olduğu doktorlar değil de başka meslek gruplarından birileri yaşasaydı, inanın dönemezdi. Acentalar yurt dışında Türkiye'yi böyle temsil ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı bu konuda daha geniş bir denetleme getirmelidir," ifadesini kullandı.

CEDRUS'TAN YALANLAMA GELDİ
Öte yandan, Antalya merkezli seyahat acentası Cedrus, tura katılan 180 doktorun ortada kaldığı yolundaki ifadeleri ve basında çıkan haberleri yalanladı.
Konuyla ilgili olarak konuşan Cedrus'un Genel Müdürü Cengiz Şatır, dolandırma gibi bir durumun söz konusu olmadığını öne sürdü ve şöyle konuştu:
"Uçağın getirilmesi, karşı taraftan havalimanına bırakılması, bunlar tamamen belgelerle ispatlanacak şeyler. Sadece bir gün erken geldiler, oradaki bir acenta ile olan sorundan kaynaklandı. 100'er euro toplanmış kendilerinden orada. Burada kendilerine iade edilecek ama dolandırılmak, iflas etmek, uçağın gitmemesi, başka uçakla gelmeleri tamamen yanlış. Bizim kontrolümüzde döndüler hepsi. Haberi tekzip ettireceğim."

"İflas sözkonusu değil, Transorient bizim orada çalıştığımız şirket"
Operasyonun farklı bir acentaya devredildiği yönündeki bilgilere de tepki gösteren Şatır "Tur hiçbir yere devredilmedi. Transorient bizim orada çalıştığımız partner acentemizdi. Partner acentemiz, aramızda çıkan bir sorundan dolayı 100 euro para topladı orada. Onun dışında herkes otellerinde kaldı, turlarını yaptı, dönüş uçağını da yolladık; döndüler, geldiler," şeklinde konuştu.

100 euro müşterilere iade edilecek
Müşterilerle gerçekleştirilen sözleşme gereği doğan farkları tahsil edebilme hakları olduğunu, buna rağmen müşterilerden tahsil edilen 100'er euroyu kendilerine iade edeceklerini belirten Şatır, şu açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Ödeme terminlerinde bize tanınan terminlerin dışına çıkıldı. Yolcu da orada olduğu için, böyle bir sıkıştırma operasyonu oldu. Sadece iki acenta arasındaki tartışmadan dolayı. Bunun yolcuya aksettirilmesi, yolcunun da bu paniği görmesi. Onun dışında bir şey yok. Yani bütün problem bu. Sözleşme gereği 100 euroyu tahsil etmeye hakkımız olduğu halde böyle bir şeye biz tenezzül etmiyoruz."

Genel müdür Şatır, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle de uçak kısmı, Budapeşte'de mahkum kaldıkları kısmı bunların hiçbiri doğru değil. Konsolosluğu arayan da biziz, karşı firmamızla sorun yaşıyoruz diye. Avusturya Konsolosluğu ile görüşen de biziz. Bütün belediye başkanları, borsa başkanları, hepsi bizim müşterimiz. Abartılmış bir haber. Satışımıza devam ediyoruz. İflas sözkonusu değil. İtibarı ile hizmet veren bir acenteyiz."