• BIST 10107.68
  • Altın 4288.402
  • Dolar 39.9835
  • Euro 46.9792
  • İstanbul 23 °C
  • Ankara 19 °C
  • Antalya 26 °C

Bitki bazlı etin sessiz çöküşü

Fikri Türkel

Gerçek bir lezzet devrimi mi, excel dosyası mı?
2018’de yatırımcılar çılgın gibiydi. Laboratuvarda üretilmiş, bezelyeden hamburgerler… Burger King menülerine giren vegan köfteler…
Bir rüya gibiydi.
Bitki bazlı etler dünyayı kurtaracaktı.
Daha etik, daha çevreci, daha sağlıklı bir gelecek vadediyordu.
Ama ne oldu?
Bugün Beyond Meat’in hisse senedi, 234 dolardan 3 dolara düştü.
Impossible Foods, “%50 etli vegan burger” duyurusuyla pazara yeniden döndü.
Veganız, ama… sadece borsa mutlu olduğunda.

YEMEK, KİMYA DEĞİL KÜLTÜRDÜR

Bilim insanları laboratuvara girdi.
Yirmi dört bileşenli “sebze hemoglobini” geliştirdiler.
Bezelye, pancar ve moleküler gastronomi kullanarak ete benzeyen şeyler ürettiler.
Ama şunu unuttular: Yemek sadece kimya değildir.çYemek bir dildir. Kültürdür. Hafızadır.
Hiçbir algoritma, bir büyükanne tarifinin yerini tutamaz.
Hiçbir yatırım sunumu, bir tencere mercimek çorbasının kokusunu anlatamaz.

RAKAMLARIN HİKAYESİ

Bakın, sayılar yalan söylemez… ama eksik anlatır:
. 2024’te bitki bazlı et pazarı 17 milyar dolara ulaştı.
. Ama ABD’de vegan burger alanların %92’si aynı hafta gerçek et de aldı.
. Avrupa’da Kuzey ülkeleri ilerlerken, Güney ülkelerinde bu ürünler hâlâ raflarda kalıyor.
. İtalya’da birine “sebzeli burger” deyin… bakın yüzü ne hale geliyor.
Sorun ne? Ürün değil, anlatı…

TAKLİT ETMEK Mİ BİR YOL AÇMAK MI?

Sebzeleri et gibi göstermek için milyarlarca dolar harcadık.
Oysa sebzenin kendisi zaten yeterince güzeldi.
Neden bir şeyi taklit etmek zorundayız?
Mercimek neden hamburger kılığına girmeli?

NOHUT NEDEN “KANLI” GÖRÜNMELİ?

Bir kabak mücver neden hep “bir şeyin yerine” geçmek zorunda?
Gerçek inovasyon, taklitte değil; özde başlar.Gıda, start-up değildir
Alternatif protein girişimleri yatırım aldı, hızlandı, borsaya açıldı, sonra düştü.
Çünkü bir şey unuttular: Gıda startup değildir. Yemek, tencere ister, zaman ister, sabır ister.
ROI hesaplarıyla büyükanne tarifini optimize edemezsiniz.
Yemeği API’ye dönüştüremezsiniz.
Ve insanlar bunu fark etti.
İnsanlar lezzet istiyor.
Anlam istiyor.
Samimiyet istiyor.

ÇÖZÜM NE?

Belki de bizim yeni bir burger’e değil…
Yeni bir mutfak diline ihtiyacımız var.
. Heura Foods, İspanyol mutfağından ilhamla nohut filetoları üretiyor.
 Hollanda’daki Vegetarische Slager, gelenekten besleniyor.
. Türkiye’de fasulye pilavı hâlâ en çok satan sokak yemeği.
Neden?
Çünkü insanlar geçmişle bağ kurmak istiyor. Çünkü insanlar gerçeği özlüyor.

GIDA POLİTİKASI OLMADAN LEZZET OLMAZ

Ama bu sadece bir duygu meselesi değil.
Tarım politikaları, sübvansiyonlar, ticaret sistemleri bu oyunun asıl kurucuları.
ABD, endüstriyel hayvancılığı yılda 38 milyar dolarla sübvanse ediyor.
Bitki bazlı girişimlerin Ar-Ge desteği? 1.5 milyar bile değil.
Bu denklemde, bitki bazlı ürünler nasıl ucuzlayabilir?
Ucuzlamayacak!
O halde fiyat değil, değer anlatılmalı.

BİR TENCERE MERCİMEK

Size bir soru: En son ne zaman, sizi gerçekten heyecanlandıran bir sebze yemeği yediniz?
Ve belki daha doğru soru şudur: Neden her yemeği bir şeye benzetmek zorundayız?
Bitki bazlı et krizi, aslında bitki bazlı bir kriz değil.
Bu, insanlığın doğayla olan ilişkisinin krizi.
Doğaya hükmetmek yerine, onunla uyum içinde yaşamayı öğrenmek zorundayız.
Gıdayı taklitlerden, algoritmalardan, startup hayallerinden çıkarıp…
Tekrar tencereye döndürmeliyiz.
Çünkü en büyük yenilik, bazen en eski tarifte gizlidir.
Ve en doğru yemek, kimseyi taklit etmeyen yemektir.

Bu yazı toplam 451 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2005 Türkiye Turizm | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.