İlk tanıdığım vali 1950 öncesi Eskişehir valiliği yapan merhum Daniş Yurdakul idi. Gerçi onun valilik dönemini hatırlamıyorum da, 1950’den sonra yapılan ilk ara seçimde Eskişehir’den CHP adayı olduğu günlerde tanımıştım.
Ben amcamın Eskişehir CHP teşkilatında görevli olması sebebiyle hem okuluma gidiyordum hem de partinin getir götür işlerine bakıyordum.
Partideki lakabım “Koreli” idi. Çilli yüzlü ateş gibi bir çocuktum. CHP Merkezi Halkevi Binası içinde idi. Parkın içinde inanılmaz güzellikte tek kat üzerine nefis bir yapı idi. Galiba ilk kuyruklu piyanoyu orada görmüştüm. Çeşitli aktivitelerin yapıldığını anımsıyorum. Aynı zamanda CHP İl Merkezi idi.
Görevlerimden en önemlisi her sabah Şehir Postahane’sinden Ankara’dan gönderilen Ulus ve Karagöz gazetelerini almak ve belirli abonelere dağıtmaktı. Sayı oldukça mahduttu. Galiba 40 adet civarında geliyordu. Abonelerde bir kısmı İl Başkanlığında bir kısmı İlçe Başkanlığında görevli kimselerdi. Gazeteleri onların şehir içindeki işyerlerine bırakıyordum. Amcam Eskişehir İlçe Başkanı olduğu için ara seçim sırasında onlarla birlikte altımızda Station tipi eski bir jeep, propaganda amaçlı Eskişehir'in hemen hemen bütün köy ve kazalarını dolaşmıştım. Yani benim particiliğim çok küçük yaşta başladı ve çok erken bitti.
İşte bu görevim sırasında ara seçimde aday olan eski vali Daniş Yurdakul’u yakinen tanıdım.
Fevkalade saygıdeğer bir insandı. Çok seviliyordu fakat Eskişehir Demokrat Partinin kalesi olduğundan seçimi kazanamadı. Kendisinden birkaç defa bahşiş ve takdir almışlığım vardır.
O tarihe ve yaşıma kadar en büyük devlet memuru o olmuştu. Hayranlıkla hizmet ediyordum. Karşımda devleti görüyordum sanki. Benim için eskide olsa bir valiye yakın olabilmek müthiş bir zevkti.
Herhalde üniversite için Siyasal Bilgiler Fakültesine gitmemde bu ilk etkilenmenin önemli katkıları olduğuna inanıyorum. Hatta ağabeyime “Nasıl vali olunur?” diye sorduğumu hatırlıyorum. Liseye geldiğimde önce Kaymakam sonra da Vali olacağım hayalleri kurmaya başlamıştım.
Sonraki yaşantımda ve meslek hayatımda pek çok vali tanıdım. Sınıf arkadaşlarımdan benden büyük Mülkiyeli ağabeylerimden ve benden küçüklerden sayısız vali tanıdım.
Hesap Uzmanı olarak gittiğim Anadolu Şehirlerinde valiyi mutlaka ziyaret ederdim. Hatta Manisa turnemde Sümerbank Fabrikası’nın sosyal tesislerinde kaldığım için o zamanki Manisa Valisi Balkan ile sık sık sohbet ederdik.
Benim için vali o şehrin en büyük mülki amiri idi. Gerçi Mülkiye’de idari şube yerine o günlerin modası ile Mali Şubeye geçip Maliye Hesap Uzmanı olmuştum ama gönlüm hep o tarafta kalmıştır.
Amacım ülkeme milletime hizmetti. Bizleri okutan bugünlere getiren devletimize milletimize en uygun hizmet yolunu böyle görüyordum. Ama hiçbir zaman kapıkulu olarak değildim. Aldığımız aile terbiyesi, Mülkiye terbiyesi, vatan ve millet sevgisi bunu gerektiriyordu.
Geçen akşam TV’de yabancı bir kanalda “Blue Blood” dizisinde Newyork'a yeni şeçilen vali ile emniyet müdürü arasında ilginç bir diyalog vardı.
Gelenek olarak ABD'de yeni bir vali seçilince bütün müdürler istifalarını takdim ederler. Ona çalışacağı kimseleri yeniden seçme şansı tanırlarmış. Yeni vali, istifasını veren emniyet müdüründen skandal olmasın diyerek bir cinayeti hırsızlık gibi göstermesini ister. Arkasından da “benimle çalışmak ister misin?” diye ödülünü sunar.
Kurt polis müdürü “Müdür valinin altındadır. Ama bu valinin her dediğini yapacak anlamına gelmez” diye cevap verir.
Bizler meslek hayatımızda aklı yatmadığı için bakanına rahatça “hayır” diyebilen bürokratlarla çalıştık.
Bazılarına yakından şahit olduk. O insanları tarihe geçiren gösterdikleri o büyüklüklerdi. Ama zamanla bürokrasi geleneği yavaş yavaş sulandırıldı. Liyakat sisteminin yerini katıksız itaat sistemi aldı. Giderek seviye ve itibar kaybetmeğe başladık. Bürokrasinin o eski çınarları gibi davranabilen insanlar bir daha yetişmediler veya bürokraside yer bulamadan kayboldular.
Ankara’da 29 Ekim Cumhuriyet bayramında yaşananlar unutulur gibi değil. Arkasından yapılan açıklamalar hiçte hazmedilecek gibi değil. Ne gerek vardı bütün bu olaylara diye düşünmeden edemiyorum.
Bütün gözler mülki idare amiri olarak Ankara Valisi Alaattin Yüksel’e çevrilmiş durumdadır. Mülkiyeli olmadığı için kendisi hakkında bir bilgim yok. Herhalde Ankara valisi olarak böyle olsun hiç istemezdi.
Ama siyaset ve kamplaşmalar mülki amirleri çok zor durumlarda bırakıyor. Köprülerin altından çok sular geçti. Verilen emirler, talimatlar işi çığırından çıkarıyor.
Baksanıza Cumhurbaşkanı ile Başbakan bile çifte yönetim tartışması yapıp başkanlık sistemine bilinçli biliçsiz çanak tutuyorlar. Olan ülkenin itibarına oluyor. 29 Ekim kutlamaları kulağa küpe olmalı hem idareciler için hem politikacılar için.
Cumhuriyet Bayramı yürüyüşünde Kadıköy'ü ben hiç öyle görmemiştim. Ulus ve Anıtkabir değişik mesajlar veriyordu. Olaylar hemen dış basına yansıdı ve değerleme kuruluşları laik-muhafazakar mücadelesini gündeme taşıdılar. Çok dikkatli olunması gereken günlerden geçiyoruz.
Biber gazı ve şiddet ile sorunların çözülmeyeceğini iyi anlamamız gerekir.
- 14:00 - Akseki'nin Çimili Keçi Peyniri Coğrafi İşaretli oldu
- 13:00 - IIFF'nin bu yılki teması: “Sürdürülebilirlik"
- 12:00 - Dünyanın en iyi 100 şehri içinde İstanbul yer aldı
- 11:00 - Marsilya’da 1 Euro’ya gurme yemekler yiyebilirsiniz!
- 10:00 - Turistik Tuz Ekspresi 10 bin ziyaretçiyi Çankırı’ya taşıdı
- 09:00 - 2026'da iş seyahatleri ve MICE nereye gidiyor?
- 08:00 - Noel tatilinin gözdesi Antalya'ya Alman ve Rus akını
- 07:00 - Antalya'ya 1 milyar 350 milyon TL'lik dev otel yatırımı geliyor
- 06:00 - Karavanla denize sürüklenen Rus turistler kurtarıldı
- 05:00 - Üç otel Conde Nast Johansens üyeliğine kabul edildi
- 04:00 - Avrupa turizm devinin 2026 rotasında Antalya öne çıkıyor
- 03:00 - Mustafa Kemal Atatürk’ün Bilecik’e gelişi canlandırıldı
- 02:00 - Londra'ya turist vergisi getirilmesi bekleniyor
- 23:00 - Dünya Kupası kuraları Washington'da çekildi
- 22:00 - Gov4 Green Med Projesi Hibe ile Antalya'yı rahatlatacak
Tüm Hakları Saklıdır © 2005 Türkiye Turizm | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.




























