• BIST 10027.41
  • Altın 3038.428
  • Dolar 34.8698
  • Euro 36.7145
  • İstanbul 10 °C
  • Ankara 8 °C
  • Antalya 19 °C

Olmadı Sayın Koç!

Faik Kaptan

Olmadı Sayın Koç;

Basin toplantisinda karşılıklı soru cevap vardır.

Sizin yaptiğiniz basın açıklamasıdır..

Şu saate kadar bekledim, satdece bir tek Güven Taner abimiz bugünkü A Spor’daki programında dile getirdi. FB Başkanı Ali Koç’un yaptığı sözüm ona Basın Tdplantısını.

Evet Güven abinin dediği gibi böyle basın toplantısı olmaz. Soru sordurup sordurmama hakınınz tabiki vardır Sayın Koç. Ancak soru almayacağınız toplantıları Basın Toplantısı olarak niteleyip oraya tam takım gazetecileri çağırmayın. Bu tür toplantılar Basın Açıklamasıdır. Bunu ister kendi TV’nizden, isterse bir ajans aracılığı ile yazdığınız bülteni medya gruplarına göndererek yapabılırdınız.

Bu size yakışmadı. Bakın tam 50 yıl önce çaylak bir gazeteci olarak başımdan geçen bir olayı, kısaca anlatayım.:

12 Mart 1971. Türkiye’de generaller muhtıra verip hükümeti devirdi. Bir çok kamu kuruşunun başına da emekli askerler getirildi. TRT’nin İstanbul Radyo Müdürlüğüne de bir emekli Muhabere Albayı getirildi. Bu albay gazetelere basın toplantısı yapacağını bildirdi ve davet etti.

Kalkıp Harbiye’deki o meşhur binaya gittik. Müdürün odasına giden koridorda kahvaltılık bir hazırlık vardı. Bizler doğrudan zatı muhteremin odasına gittik. 7-8 kişiydik. Ben o dönemde Dünya gazetesinde çalışıyordum. Daha iki yıllık gazeteci İdim. Gelen gazeteciler arasında en kıdemlimiz galiba Günaydın Gazetesinden Rahmetli Ertuğrul Akbay’dı. Ertuğrul Abi masanın önündeki sandalyede oturuyordu. Diğerinde sanırım Tercüman’dan Tancan Baltalı vardı.

Neyse adam geldi elinde bir A4 kağıt var onu okumaya başladı. 10 dakika sonra okuması bitti ve teşekkür etti.

Ertuğrul abi bir soru sormak istedi. Bu müdür bey ne dese beğenirsiniz?

“Ben sizi buraya soru sormanız için çağırmadım. Yazılı bülteni alıp haberi yaparsınız”

Bir anda hepimiz birbirimize baktık, sanki gizli bir yerden gelen bir emir varmış gibi başta Ertuğrul Akbay olmak üzere hep birlikte ayağa kalkıp kapıya yöneldik.

Albay önce çok şaşırdı. İnanamaz gözlerle bize bakıyordu. Biz giderken arkamızdan, “ Arkadaşlar bir dakika gitmeyin, pohaça, limonata, çay içelim” şeklindeki yüksek frekanslı sesi geliyordu.

Evet Sayın Ali Bey 50 yıl önceki gazetecinin tepkisi buydu. Hem de askeri yönetimin temsilcisine karşı.

Sizden rica ediyorum. Bilmeyebilirsiniz. Ancak basın danışmanlarınızın bilmesi lazım. Sakın bir daha soru sormasını istemediğiniz toplantılara Basın Toplantısı adı altında çağrı yapmayın. Gönderin açıklamayı gitsin. Veya kendi TV’nizden yapın.

Ben bu tepkiyi oradaki gazeteci arkadaşlarımdan beklerdim. Bırak oradaki arkadaşları, dışardakilerden de tek bir ses çıkmadı. Pardon bir tek Güven Taner abi söyledi. Sağ olasın Güven abi.

Not: Not o gün orada, yani Harbiye’de olup da yaşayan gazeteci arkadaşlarım varsa parmak kaldırabilir.

Bu yazı toplam 984 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2005 Türkiye Turizm | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.