Bir konuyu iyi anlamak ve üzerinde anlaşmak lazım. Ülkeyi yönetenlerden şikayetçi kesim, iyi yapılan işleri toptan reddetmiyor. Sadece Cumhuriyetin kurumlarına ve Anayasaya sadakate verilen büyük zararlara karşı çıkıyor. Dinin siyasete alet edilmesine, laikliğin yok sayılmasına, Atatürk’e saygısızlığa ve bu anlayışın devleti ciddi şekilde hırpalamasına itiraz ediyor.
Milletin yönetime oy vermeyen yarısı, yapılan duble yolları, köprüleri, havaalanlarını, tünelleri, sağlık hizmetlerindeki kısmi iyileşmeyi, cenaze definlerindeki kolaylığı, hızlı trenleri, şehirleri birbirine bağlayan mesafelerdeki kısalmaları filan görüyor.
Dargelirlilere yapılan sosyal destekleri, torununa bakan ninelere bile verilen maaşları, işsizlik yardımlarını, ihtiyarlara ulaşım araçlarının bedava kullandırılmasını görmemek için kör olmak lazım.
Bunlara itiraz yok,varsa bile milletin vergileriyle yapılan bu yardımların oya dönüşmesine kızıyor bazıları…
Şunu kabul etmek gerekir ki, şimdiye kadar gelen iktidarların hepsi, bu dönemde yapılanların çoğunu yapamadı. Garibanları pek kollayamadı, sosyal hizmetleri tabana yeterince yayamadı, altyapıları tam gerçekleştiremedi.
Ama hiçbiri de, günümüzde olduğu gibi orduya, yargıya, bürokrasiye bu kadar büyük zararlar vermedi.
İşin önemli noktası budur.
Evet büyük görünen işler yapılmıştır ama, iç ve dış politikadaki büyük hatalar yapılan işleri neredeyse sıfırlamış, değerini azaltmıştır. Bu gerçeği iyi görmek ve kabul etmek lazım.
Türkiye’nin ciddi ve saygın devlet imajı, bu yönetimde çok büyük ve onarılması hayli güç yaralar almıştır. Ülkemizin batılı ve çağdaş görünümü hızla Araplaştırılmıştır. Bürokraside iyi yetişmiş deneyimli memurların çoğu devletin dışına itilmiş ve yerlerine tecrübesiz, bilgisiz ve atandıkları konulara ilgisiz personel ve idareciler getirilmiştir. Buna hayır diyebilmek, itiraz etmek yerine onaylamak mümkün mü?
Milleti kucaklayan, vatandaşların hepsine sevgiyle sarılan, kimseyi ötekileştirmeyen idarecilere sahip olsaydık eğer, Türkiye’nin bu kadar büyük ve içinden çıkılamaz hale gelen problemleri olur muydu?
Yanlış üstüne yanlış yapan ve sonuçta ‘’aldatıldık’’diyen bir yönetimin elindeyiz hala.
Suriye batağına kim sürükledi memleketi, 4 milyon Suriyeliyi sorgusuz sualsiz kim soktu bu topraklara?
Kürt teröristleri kim törenle karşıladı sınırda, bunca şehide kimin yanlış politikası sebep oldu?
Fetö’cüleri kim yerleştirdi devlete?
Onların kalkıştığı darbe sonucu hayatını kaybeden şehit ve gazilerimizin hesabı kimden sorulacak?
Görüyorsunuz ki yönetimin günahları, sevaplarından çok fazla. Bir kere şeffaf yönetim iyice dağıldı, demokrasilerdeki yönetime hesap sorma yolları önemli ölçüde tıkandı. Devletteki usulsüzlükleri, ısrafları, yapılan yanlışları kimse doğru dürüst soramıyor. Sorabilenlere ise cevap verilmiyor. Yanlış işleri yapanlara, (televizyonlara çıkın tartışalım) teklifleri bile yıllardır havada kaldı. Bu yüzden medya bölündü, yönetim kendisinin yapılandırdığı yandaş medyasına
sesleniyor, diğerlerine aldırmıyor bile. Yok sayıyor anlıyacağınız. Bu nasıl demokrasi böyle..?
Bunca yanlıştan sonra, bari bundan sonrasına dikkat etmelerini bekliyoruz ama, eski hamam eski tas sürüp gidiyor hala. Bu durumda milletin kaynaşmasını, kucaklaşmasını,bir ve birlik olmasını nasıl bekleyebiliriz ki..?
Nutukla olmuyor ki bu işler. Davranışların, tutum ve üslupların değişmesi lazım. Ülkenin ve milletin kesin huzura ihtiyacı var. Ortamı giderek gerginleştirmenin kimseye faydası yoktur ve olamaz.
15 yıllık bir yönetimin inatla ve ısrarla aynı politikayı sürdürmesi, kendisine oy vermeyen milletin yarısını kızdırmaya devam ediyor. İstediğiniz kadar yatırım yapın, yol-baraj-tünel-havaalanı sayısını arttırın, bunların hiçbiri ülkenin ihtiyacı olan huzuru sağlayamaz. İthalata dayalı bir üretimin ihracat yolları, yanlış dış politikamız ve üslubumuz yüzünden iyice daralıyor. Yatırımlar eski hızını kaybetti. İşadamlarının yatırım iştahı iyice kaçtı. Çoğu bekleme dönemine girdi ve hazır parasını yemeye başladı. Piyasanın çarkları eskisi gibi dönmüyor. İç dinamiklerle iş hayatımız şimdilik yürüyor ama,nereye kadar..? Ödenecek yığınla dış borcumuzun olduğunu da unutmuyoruz herhalde..
Şimdi bu tabloyu alkışlamalımıyız yoksa şapkamızı önümüze koyarak derin derin düşünmelimiyiz?
Yol, köprü, baraj filan iyi de, bunlar karın doyurmuyor ve huzuru sağlamıyor ki.. Huzur için, ortadaki ayrılığı gayrılığı kaldırmalı, milletçe kucaklaşmalı ve problemlerimizin üzerine elbirliğiyle yürümeliyiz
Bunu ancak bizi yönetenler sağlayabilir.
İktidarıyla muhalefetiyle birleşerek düzeltebiliriz yanlışları.
Konuşarak, tartışarak, iyiyi-güzeli-doğruyu yakalayabiliriz.
Karşılıklı kötülemeyle, karalamayla bir yere varamayız.
Türkiye’nin üzerine çöreklenen tehlikeleri ve karabulutları dağıtmak istiyorsak eğer, bir noktada buluşup uzlaşmalıyız. Bunu da kavgacı üsluplarla, rakiplere saldırmalarla, yumuşak karınları tekmelemelerle başaramayız.
Şimdi sıra siyasi mücadele sırası değil, ülkeyi darboğazdan ve onu bekleyen tehlikelerden birlikte çıkarma sırasıdır. Bunu sağlayacak bir siyasi kadrosu varsa Türkiye’nin, mesele yok. Eğer yoksa,ülkenin esenliğini ve güvenliğini sağlayacak yeni kadroları oluşturmamız ve bunlara destek olmamız gerekecek.
Yönetimin yaptığı iyilik ve yanlışları doğru okumak ve bunları cesaretle söylemek gerek. Yönetimin yapması gereken ise, bunlardan bir ders çıkarmaya çalışması ve her söyleneni düşmanlık olarak görmemesidir. Öyle yaparsa, kendisine oy vermeyen milletin yarısını daha fazla kızdırmamış ve yanlışlarda frene basmış olur ki, böyle bir değişiklik bile Türkiye’nin bir miktar rahatlamasını sağlar.
NOT: Mübarek kurban bayramımızı en içten duygularımla kutlar, tüm okuyucularıma sağlık ve mutluluklar, iyilik ve güzellikler dilerim. Nice bayramlara…
- BIST 10366.16
- Altın 4348.672
- Dolar 40.3322
- Euro 46.9335
- İstanbul 26 °C
- Ankara 30 °C
- Antalya 29 °C
- Yavru carettaların deniz yolları temizlendi
- AB'den Schengen vizesinde uzun süreli kolaylık
- Kredi kartı'nda yapılandırma ne zaman başlayacak?
- Yanıyoruz… 2050’de beklenen kabus başladı...
- Alanya'da Sapadere Kanyonu turizme açıldı
- 30 Bin Eserlik Hikâye “The Museum Hotel Antakya”
- Yunanistan, Türk Gezginler İçin En Popüler Destinasyon
- Kapadokya’nın peri bacaları arasında “Yaz Rallisi”
- İspanya, genç öğrencileri havacılığa hazırlıyor
- Hırvatistan gezginleri 'pomalo' tarzı yaşama çağırıyor
- AB'den ayrılma, Brexit İngiltere'yi nasıl etkiledi?
- Ege'de aileler için en iyi 17 Yunan adası
- Türklerin akın ettiği adalar Yunanlılar için lüks oldu
- Tatile çıkamayanlar liginde zirvedeyiz
- Ünlü Yapımcı Türkiye'yi Terk Edeceğini Açıkladı!
İşin eğrisiyle doğrusu

Can Pulak / Gazeteci
Bu yazı toplam 2507 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
- Yükselen değer Kars06 Temmuz 2025 Pazar 18:43
- Çok yazık ediyoruz05 Temmuz 2025 Cumartesi 14:45
- Doğaya savaş ilanı25 Haziran 2025 Çarşamba 16:59
- Akyaka ve Sadun Boro23 Haziran 2025 Pazartesi 11:07
- Şeffaf politika gereği !18 Haziran 2025 Çarşamba 16:02
- Bayram sonrası Bodrum13 Haziran 2025 Cuma 16:00
- Bayram öncesi Bodrum04 Haziran 2025 Çarşamba 07:06
- Marmaris - ÖÇK ve çevre19 Mayıs 2025 Pazartesi 22:17
- Hanya'dan Konya'ya Girit12 Mayıs 2025 Pazartesi 12:13
- Erken seçim formülü?28 Nisan 2025 Pazartesi 08:15
- Siyaset tarlasına nadas22 Nisan 2025 Salı 00:22
Türkiye’nin en büyüğü, Skålite Ödülleri için, kuruluşlara çağrı
Türk Mutfağı Haftası Kapadokya’da “Yoğurt” kitabıyla taçlandı
Yurt dışına çıkmak isteyen Türklerin 3.5 milyarı çöp oldu
Katar Emiri, Başkan Trump’a Boeing 747-8 uçağı hediye etti
TÜRSAB başkanı belli, koltukta oturuyor, kutluyorum
Amerikalı Papa 14. Leo İznik’i ziyaret edecek
“Birleşik TÜRSAB” seçime ortak adayla gidecek
İSATAG Başkanı: TÜRSAB Kimsenin Mülkü Değildir!
TÜRSAB’dan üyelere olağanüstü genel kurul duyurusu
TÜRSAB Başkanını Tamer Çiçek korkusu sardı, “Yalan”la saldırıyor



- 12:00 - Yavru carettaların deniz yolları temizlendi
- 11:00 - AB'den Schengen vizesinde uzun süreli kolaylık
- 10:00 - Kredi kartı'nda yapılandırma ne zaman başlayacak?
- 09:00 - Yanıyoruz… 2050’de beklenen kabus başladı...
- 12:31 - Alanya'da Sapadere Kanyonu turizme açıldı
- 11:27 - 30 Bin Eserlik Hikâye “The Museum Hotel Antakya”
- 10:21 - Yunanistan, Türk Gezginler İçin En Popüler Destinasyon
- 09:05 - Kapadokya’nın peri bacaları arasında “Yaz Rallisi”
- 15:00 - İspanya, genç öğrencileri havacılığa hazırlıyor
- 14:00 - Hırvatistan gezginleri 'pomalo' tarzı yaşama çağırıyor
- 13:00 - AB'den ayrılma, Brexit İngiltere'yi nasıl etkiledi?
- 12:00 - Ege'de aileler için en iyi 17 Yunan adası
- 11:00 - Türklerin akın ettiği adalar Yunanlılar için lüks oldu
- 10:00 - Tatile çıkamayanlar liginde zirvedeyiz
- 09:00 - Ünlü Yapımcı Türkiye'yi Terk Edeceğini Açıkladı!
Tüm Hakları Saklıdır © 2005 Türkiye Turizm | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.