Şehirlere göçü, bilinçli bir şekilde yönlendirmeyi beceremeyen, siyasiler ve yerel yöneticiler yüzünden ucubeye dönüştü nostaljik güzellikler... Şimdi de Kentsel Dönüşüm acılımı çıkardılar ortaya...
İstanbul'un geri dönülmez bir çirkinleşme içine girdiğini çok yakından bilmekteyim.
Ta ellili yıllarda başlayan ve hala devam eden ucubelik yarışı...
Dünya güzeli şehri, getrim için, para için, oy için palyoçaya çevirdiler...
Tarihi eser ve ağaç katliamları, estetikten yoksun yapılar...
İstanbul'un taşı toprağı altın, diye bir tabir vardı...
Çocukluk işte, yürürken hep gözüm yerde olurdu, belki altın bulurum ümidiyle...
Aklım başıma geldiği yıllarda öğrendim, büyüklerimizin ne demek istediğini...
Gerçekte taşı toprağı değil, İstanbul'un kendisi altındı... Hem de her yönüyle…
Hala yiye,yiye bitiremediklerine göre...
***
İşte bu nedenle, İzmir'in de aynı duruma düşürülmesine gönlüm razı olmuyor...
Ve böyle bir tehlikeye karşı şimdiden düşüncelerimi sıralamak istiyorum...
Neden, Kentsel Dönüşüm laflarıyla birlikte, Alsancak, Kordon, Konak, Güzel yalı isimleri ortaya atılıyor?
En çok getiri bu bölgelerde olduğu için mi?
Bir koy beş yüz kazan...
Misal:
Kemer- Şirinyer arası ve benzer yerlerden niye söz edilmiyor?
***
Her şeyden önce, nasıl yaparsanız yapın İzmir'e göçü durdurun...
Bu konuda fikriniz yoksa başta Almanya olmak üzere bir zahmet araştırın.
Göçü ve yapılaşmayı yıllar önce nasıl durdurduklarını öğrenin...
Mevcut yeşil alanları iskâna açmayın...
İnsanların yaşaması için “SU” dan sonra en önemli unsurun
Oksijen olduğunu unutmayın...
Motorlu taşıtların, fabrikaların, sanayinin saldığı zehirli gazları temizleyecek sayının üstünde, ağaç dikimine önem verin...
Sonra bir tekneye binip günlerce körfezi gezin...
Mavi şehir'den İncir altına dek, resimleyin, filme alın...
Aynı işlemi havadan da gerçekleştirin...
Dünya çapında ünlü Şehircilik Mimarlarıyla, peyzaj mühendisleriyle görüşün...
Dünyanın en güzel parklarından esinlenerek daha güzel parklar yapın...
Başta TOKİ olmak üzere, yapılan beton yığınlarını ibretle seyredin...
Eğer dönüşümden anlayışınız böyle ise gelecek nesillerin sizden nefret etmemesi için hemen vazgeçin...
***
İzmir'in gerçek sahibi İzmirlilerdir...
Metroda, otobüste, yağmurda, çamurda, çarşı da pazarda, evde iş yerinde yaşayan halktır sorunları gören bilen...
Kentsel dönüşüm kararını İzmirlinin kendisi vermelidir...
Masa başındaki tuzu kurular değil...
- 11:00 - 'Neco Tantuni,' Michelin yıldızlı restoranları geride bıraktı
- 10:00 - Havayolları, ucuz el bagajı ücretlerini nadiren sunuyor
- 09:00 - İtalya'da 'soy turizmi yükselişte': ABD'liler köklerini arıyor
- 19:00 - AJet'te yeni bagaj kuralına uymayana 50 Euro Ceza
- 18:00 - Milyonluk yatlar Yenikapı’ya demirledi
- 17:00 - 7. Uluslararası Mersin Maratonu başladı
- 16:00 - Mevlana, vuslatının 752'nci yılında Antalya'da anıldı
- 15:00 - Antep-Egina savaşının galibi belli oldu
- 14:00 - CarrefourSA, Mağazacılar Günü’nü 15 bin çalışanı ile kutladı
- 13:00 - Finans Forumu’nda Yeşil Dönüşüm konuşuldu
- 12:00 - Küresel Kadın Zirvesi'nde kadın liderler buluşuyor
- 11:00 - Girit Evi Side'de Giritli yaşamı ve turizmine ışık tutuyor!
- 10:00 - Alanya Noel Pazarı'nda Demre ürünlreri satıldı
- 09:00 - Minyatür Medeniyet müzesi turistlerin ilgisini çekiyor
- 08:00 - Antalya'da beş yıldızlı otel sayısı İspanya'dan çok!
Tüm Hakları Saklıdır © 2005 Türkiye Turizm | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.




























