TÜRSAB başkanı kim olmamalı?”

İSTANBUL- Türk turizminin deneyimli isimlerinden ve halen turizm pazarlaması üzerine danışmanlık yapan Refet Kayakıran, TÜRSAB kongresi öncesi “TÜRSAB başkanı kim olmamalı?” şeklinde görüşlerini bildiren bir yazı kaleme aldı. Kayakıran yazısında çok detaylı yazısında “Türkiye Seyahat Acentaları Birliği yönetiminde veya başkanı olacak kişi, Türkiye'nin doğal, kültürel, tarihi zenginliklerini dünyaya sunarak, ülkeye ve tüm Birlik üyelerine gelir kazandırmayı bilen, aklı fikri turistin yapacağı alış verişten, gireceği tuvaletten dahi komisyon elde etmeyi amaçlayan bir kişi olmamalıdır.

Parlak görünümü altında bir hanutçu ve kara para aklayıcı yatmamalıdır.
Ha bir de... 40 yaşına kadar Fenerbahçeli iken, 40 yaşından sonra, Galatasaraylı patronuna yaranmak için GS’li olacak kadar, alçalan biri olmamalıdır!
Sektörde Allah'tan böyle biri yok... Yoksa var mı?” diye sordu.

From: Refet Kayakiran
[mailto:refetk@hotmail.com]

TÜRSAB BAŞKANı KIM OLMAMALı?
Her şeyden önce, adı Türkiye Seyahat Acentaları Birliği olan kurumun başına geçecek kişi, yurt dışındaki tur operatörlerinden Türkiye’ye gelmesi gereken dövizleri Türkiye’deki acentasına getiriyor olmalı!
Yurt dışındaki ofislerinin dövizini Malta, Dubai, Hollanda gibi off shore hesaplarına aktarmaması ve otellerin de faturayı buralara kesmemesi gerekli. Yani döviz ve vergi kaçırmak için bu tür yöntemlere başvurmamış olması gerekli. Son 10 yılda habire Türkiye’de neden 2-3 kez şirket açıp kapattığını gayet iyi açıklaması gerekli!

SAYGIN İŞLER YAPMIŞ OLMALI
Kendi tırnaklarıyla, kendi acentasını kurmuş, geliştirmiş ve bir noktaya gelmiş olmalı.
En son ayrıldığı şirketin işini şaibeli bir şekilde alıp da, kendi şirketini kurmuş olmamalı.
Son patronunun para kaynaklarıyla ve şirket yöneticilerinin üstüne basarak değil, sadece kendi başarısıyla piyasada saygın işler yapmış olmalı.
Son patronuna ait şirkette, yurtiçi acenta ve yurtdışındaki tur operatörlüklerinden hiç olmazsa bir tek şirketi olsun, kendisi yönetmeyi becermiş olmalı!

HESAP VERMELI
Son patronuna ait şirketin yöneticilerini, işler rayına oturduğunda, üstlerine basarak, çamur atarak, saf dışı bırakarak kalleşlik yapmış olmamalı.
Son patronuna ait şirketi, hem de en karlı zamanda, patrondan üstüne nasıl devir aldığını piyasaya anlatabilecek dürüstlük ve şeffaflıkta olmalı. Hatta eski patronu da bunu anlatmalı!
Hiç yurtdışında tur operatörü yöneticiliği yapmadığı halde, nasıl olup da tur operatörü diye geçindiğini anlatacak dürüstlükte olmalı.
Turizm piyasası ve ülke ekonomisi depremlerle batarken, altına mercedesler, konaklar almış olmamalı.
Patrondan üstüne nasıl devraldığı belli olmayan yurtdışı operatörlüklerden birini hemen ertesi yıl mesela 10 milyon dolara satıp, sonra mesela hemen devamında 30 milyon dolara nasıl otel aldığının hesabını verebilecek durumda olmalı.
Bu oteli aldıktan hemen 1 yıl sonra tekrar satma nedeninin para aklamak olmadığını, şeffaf ve dürüstçe açıklayacak bir karakter sahibi olmalı.

ŞİRKETLERİN DURUMUNU HERKES BİLMELİ
Bütün bu şirket alım satım işlemlerinin hangi maddi kaynaklarla, nerede gerçekleştirildiğini, acentenin-şirketin finans merkezinin Güney Kıbrıs'ta mı, Malta'da mı, Hollanda'da mı olduğunu... Türkiye ye akması gereken dövizlerin nerede tutulduğunu açıklayacak dürüstlük ve şeffaflıkta olmalı.
Patrondan şirketleri devir aldıktan sonra, Türkiye'de habire neden ve kaç kere şirket kapatıp yeni isimle tekrar açtığını anlatabilmeli!

ŞEFFAF OLMALı
Adı Türkiye diye başlayan bir kurumda yönetici olmak için, sahip olunan şirketin esas merkezinin neden Türkiye'de olmadığını... Yurtdışındaki merkezine akan dövizlerin ne kadar olduğunu ve yurtdışında ne kadar, Türkiye'de ne kadar vergi ödediğini açıklayabilecek şeffaflıkta ve dürüstlükte olmalı.

MAL VARLıĞıNı NASıL ELDE ETTIĞINI AÇıKLAMALı...
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği yönetiminde veya başkanı olacak kişi, Türkiye'nin doğal, kültürel, tarihi zenginliklerini dünyaya sunarak, ülkeye ve tüm Birlik üyelerine gelir kazandırmayı bilen, aklı fikri turistin yapacağı alış verişten, gireceği tuvaletten dahi komisyon elde etmeyi amaçlayan bir kişi olmamalıdır.
Parlak görünümü altında bir hanutçu ve kara para aklayıcı yatmamalıdır.
Ha bir de... 40 yaşına kadar Fenerbahçeli iken, 40 yaşından sonra, Galatasaraylı patronuna yaranmak için GS’li olacak kadar, alçak biri olmamalıdır!
Sektörde Allah'tan böyle biri yok... Yoksa var mı?

REFET KAYAKIRAN KİMDİR?
1972 yılında TED Ankara Kolejinden mezun olan Refet Kayakıran, aynı yıl ODTÜ İşletme Fakültesine girmiş, daha sonra transferle E.Ü. İşletme Fakültesinden mezun oldu.
Seyahat sektörüne 80 li yıllarda Turbanla başlamıştır. VİP Turizm, ABC Turizm yöneticiliklerinden sonra İstanbul"da 5A Seyahat Acentasını ortak olarak kurmuş, daha sonra Rus piyasasında çalışmalar yaparak Kiev"de Magic Travel"ı kurmuş, 97-2002 yılları arası Detur Rusya Genel Müdürlüğünü yaptı.
2002-2008 yılları rasında Moskova'da Gotur ve GTI şirketlerininin kuruluş koordinatörlüğünü ve A Class firmasının Genel Müdürlüğünü yaptı..
Halen Turizm pazarlaması üzerine danışmanlık yapıyor.