MURAT EMEN-EMEN&EMEN
Haftanın Ekonomik Görünümü 6-11 Şubat 2012
İSTANBUL- İslam dünyası ciddi bir bölünmenin içine çekiliyor. Mısır’da stadyum faciası ile durum karıştı. Suriye’de olaylar durulmuyor. BM Güvenlik Konseyi Rusya ve Çin vetosu sebebiyle bir karar alamıyor. Libya’da ellerine geçen ilk fırsatı kullanan batılıların tavrı petrole bağlanıyor.
ORTADOĞU KARIŞIK
Arap baharını yaşayan Mısır’da yaşanan stadyum faciasının faturası askeri yönetimi kesildi. Durum karıştı. Müslüman Kardeşler askerleri suçluyor.
Suriye’de olaylar durulmuyor. Başer Esad’da arkasına aldığı Rusya desteği ile fütursuz cinayetlerine devam ediyor. BM Güvenlik Konseyi Rusya ve Çin vetosu sebebiyle bir karar alamıyor. Halbuki Libya’da ellerine geçen ilk fırsatı kullanan batılıların tavrı petrole bağlanıyor. İslam dünyası ciddi bir bölünmenin içine çekiliyor. Mezhep kavgaları diyebileceğimiz Sünni-Şii kökenli devletler arasında gerilim artıyor. İran Hürmüz konusunda taviz vermiyor.

ELVEDA HAYDARPAŞA
Anadolu’dan ilk defa İstanbul’a gelenlerin en güzel İstanbul anısı, o istasyon.Trenden inip o muhteşem ve heybetli binanın kapısından çıkıldığında karşınıza gelen inanılmaz manzara. Sanki açıl susam açıl deyipte karşınızda taşı toprağı altın olan İstanbul’u görmeniz gibi bir şey. Sonra ilk defa gördüğünüz vapura binip İstanbul’a geçiş. Çocukluğumuz belleğindeki Haydarpaşa’yı hiçbir zaman yitirmedim. İş için gelenin, okumak için gelenin veya yaşamak için gelen Anadolu insanının ilk güzel rüyasıdır.
Kendinizi size Bizans’ı fetheden Fatih gibi hissettiren dünya kentinin o muhteşem kapısı.
Şimdi artık o Haydarpaşa yok oluyor. Artık trenle gelip oradan vapura binerek İstanbul’a geçmek tarihe kavuşuyor. Trenler Haydarpaşa’dan son seferlerini geçtiğimiz hafta yaptılar.. Anadolunun İstanbul’a açılan kapısı artık yok. Otel mi yaparlar, alışveriş merkezi mi bilmiyorum.Ama artık o kamuya ait vasfı ortadan kalkacak. Haydarpaşa’nın artık o eski otantik havasını göremeyeceğiz. Elveda Haydarpaşa.

RİSK İŞTAHI AÇILDI,YABANCILAR GENE SAHNEDE
Dünya'nın haberine göre; İç ve dış piyasalardaki gelişmelerin beslediği risk iştahı, Türk piyasalarında “erken bahar” havası estirdi.
• TCMB'nin güçlü TL vurgusu ve TL nin değer kazanması,
• FED'in gevşek para politikasının iki yıl daha süreceği yönündeki açıklaması,
Türkiye piyasalarına tekrar hızlı para girişine yol açtı.
Dolar kuru 1.76 TL'nin, bono faizleri de %9.30'un altına gerilerken, IMKB 100 endeksi 60 bini geçti.
Bankacılar yabancı yatırımcının Aralık ayındanberi bono portföyünü düzenli olarak artırdığını ve girişlerin 3 milyar dolara ulaştığını kaydetti.
Buna karşılık yerli yatırımcının mevduat alternatifine ağırlık vermesi sebebiyle bono portföyünün düştüğünü görüyoruz. Mevduatta tezgah altı faizler %11-11.5 civarında dolaşıyor. Yerli yatırımcı bu imkanı daha iyi kullanabiliyor.
FAİZLERDE İKİNCİ ÇEYREKTEN İTİBAREN DÜŞME BEKLENİYOR.
Bugün için % 9.3 gibi bir faiz yabancı yatırımcı için çok cazip. Bizce biraz aşağıya çekilmesi gerekiyor. Mart ayından itibaren Hazine eli rahatlıyacağı için piyasadan daha az nakit çekecek. Bu durumda yatırımcının alternatifi azalacak.
Diğer yandan Mart'tan itibaren özel şirket tahvillerinin piyasaya girmesi ve alternatif olması bekleniyor. Kişisel kanaatim yabancı için özel sektör tahvili uygun ve tercih edilen bir alternatif değil. Özel sektör tahvilinin ikinci pazarı geliştirilirse tedavül kabiliyeti fazla olacaktır. Aksi takdirde bazı yerel fonlar ve emekli fonlarında yer bulacaktır. Mevduata kısmen alternatif olabilir

TÜRKİYE'DE ENFLASYON SON ÜÇ YILIN ZİRVESİNDE
Merakla beklenen ocak ayı enflasyonu açıklandı.
Türkiye'de yılın ilk ayında enflasyon oranları son üç yılın en yüksek seviyesinde gerçekleşti.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre, Ocak ayında TÜFE yüzde 0.56, ÜFE yüzde 0.38 arttı.
Yıllık bazda TÜFE yüzde 10.61, ÜFE yüzde 11.13 olarak gerçekleşti. Yıllık enflasyon TÜFE'de Kasım 2008'den beri en yüksek düzeye çıktı.
TÜFE'de ana harcama grupları itibariyle bir ay önceye göre en yüksek artış yüzde 2,06 ile ulaştırma grubunda görüldü.
Ocak ayında endekste yer alan gruplardan ;
• çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde 1,79,
• ev eşyasında yüzde 1.58,
• konutta yüzde 1.32,
• gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 1.13,
• eğlence ve kültürde yüzde 0.83, l
• okanta ve otellerde yüzde 0.75,
• sağlıkta yüzde 0.09,
• alkollü içecekler ve tütünde yüzde 0.02 artış meydana geldi.
Haberleşmede yüzde 0.01, eğitimde yüzde 0.05, giyim ve ayakkabıda yüzde 7.88 düşüş gerçekleşti.
AB'YE DÜNYADAN SOYUTLANMA SUÇLAMASI
Avustralya Dışişleri Bakanı Kevin Rudd, Avrupa'yı kendi mali sorunlarına odaklanarak, Asya'nın yükselişini 'ıskalamakla' suçladı. Rudd Avrupa'nın 'iktisadi açıdan mezara vaktinden önce girme riskiyle karşı karşıya olduğu' uyarısında bulundu.
Avustralyalı siyasetçiye göre bu, Avrupa için 'küresel siyasi nüfuzu açısından da erken ölüm' anlamına gelecektir.Eski Avustralya başbakanı olan Rudd bu açıklamayı, Münih'te yapılan uluslararası güvenlik konferansında dile getirdi.
Rudd'a göre, Avrupa Çin ve Asya'nın büyüyen ekonomik gücü ve siyasi nüfuzuna ilişkin tartışmanın dışında kalmış durumda. Kendi iç sorunlarına odaklandığı için gözünü dış dünyaya kapatmakla suçladığı Avrupa'nın 'aslında önemli alanlarda güçlü olduğunu ancak şu anda bu gücü dünya ölçeğinde harekete geçirmediğini 'ileri sürdü.
Enerji ithalatının faturası
AKP Hükümetlerinin olduğu 2002 yılından 2011 yılına kadar dış ticaretimizdeki dengelere baktığımızda şu gelişmelerin olduğunu görüyoruz.
2002 yılında 36 milyar dolar olan ihracatımız 3.7 kat artışla 134 milyar dolara yükselmiş.. Aynı dönemde 51 milyar dolar olan ithalatımız ise 4.7 kat artışla 240 milyar dolara ulaşmış. Bunun sonucunda dış ticaret açığımız 15 milyar dolardan 7 kat artarak 105 milyar dolar olmuş. .
Tabii önemli bir kalem olan milyar dolarlık enerji ithalatının bu farkda payı büyük. 2002 yılında 8.5 milyar dolar olan enerji faturamız 54.1 milyar dolarla 2011 yılında 6 kat artış göstermiş. Yani açığın %45'i Enerjiden. Üzerinde düşünmemiz ve çare üretmemiz gereken nokta burada. Enerji sorununu çözersek demiyorum ama yoluna koyabilirsek önemli bir merhale almış oluruz.
IMF TCMB'DEN FARKLI KONUŞUYOR
IMF'nin Türkiye Raporu yayınlandı. Bu raporda IMF, Merkez'in uyguladığı dolambaçlı politikaları tasvip etmiyor. Bu politikalar yerine %10 seviyesine yükselen cari açığı gerek iç talebi soğutarak, gereksede dış finansmanı daha cazip hale getirerek bir risk olmaktan çıkarmak için doğrudan politika faizlerini artırmasının daha doğru olacağını vurgulamış.
Borsa Yunanistan'da sona yaklaşılması ve ECB'nin şubat ayında piyasaya daha fazla likidite sağlıyacağı beklentisi ile gelişen piyasalarda hisse senetlerine girişler artmağa başladı. IMKB'de TCMB Politikasının 2012 yılında bankaları olumsuz etkilemeyeceği beklentisi ile banka hisselerinde 3.58 lilk bir artış görüldü ve endeks 59.215 oldu. Tabii TCMB'nin 5.75'den fonlamaya başlaması ile birlikte oluşan olumlu havanın etkisi var. Hazine rahat borçlandı. Diğer taraftan ECB'nin sağladığı likidite ile diğer ülke faizlerinde düşmeler görülmeğe başlandı.
Başkan Başçı, enflasyonda %5'lik hedefe yakın düşüşün hızlı gerçekleşmeyeceğini belirtiyor. TL.nin değerlendirilmesi yolu ile enflasyonun düşürülmesi planlanıyor. %10.5 seviyesinde bulunan enflasyonu bir yılda %5'e düşürmenin mümkün olduğunu ifade eden Başçı, ancak bunun bir maliyetinin olacağını ve ekonomide istenmeyen dalgalanmalara yolaçabileceğini öngörüyor. Bu sürecin 2013 ortalarında yakalanabileceğini ve bu çerçeveyi hedef aldıklarını belirtiyor.
ÇEKTE HAPİS CEZASI KALKTI
Karşılıksız çekte adli para cezası ödenmediği için uygulanan hapis cezası yerine idari nitelikte yaptırım uygulanacak. Yasaklılık durumuna ilişkin kayıtlar adli sicil yerine Merkez Bankasında tutulacak. Çek defterinin her bir yaprağına çekin basıldığı tarih yazılacak. Bankaların sorumluluda artırıldı. Buna göre banka çeki ibraz eden üçüncü kişiye banka her bir çek için karşılığının hiç bulunmaması halinde, çek bedeli 1.000 TL, bin TL.nin altında ise bedelini ödemekle yükümlü olacak.

AB'DE BÜTÇE BİRLİĞİ İÇİN EN ÖNEMLİ ADIM ATILDI
Avrupa Birliğinin 27 üyesinden 25'i geçtiğimiz hafta yaptıkları zirve toplantısında daha sıkı bütçe disiplini öngören anlaşmayı kabul ettiler. Büyük ölçüde Almanya'nın biçimlendirdiği anlaşma Merkel'in durumunu güçlendirdi.
AB'nin kuruluş periyodunda Helmut Kohl'un özellikle De Gaulle’e karşı gösterdiği çabaları bu sefer Merkel gösterdi ve Birliği toparladı. Anlaşmanın dışında kalan iki ülke İngiltere ve Çek Cumhuriyeti oldu.
Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi, “Bu mali birliğe giden yolda ilk adımdır.Euro bölgesine duyulan güveni güçlendirdiği muhakkak” dedi. Yeni anlaşma 1 Mart tarihinde imzalanacak ve gelecek yıl yürürlüğe girecek.
Anlaşmaya göre;
• AB'nin bütçe açığı limitini aşan ülkelere hemen otomatik yaptırımlar getirecek ve dengeli bütçeye ilişkin yasaları, her ülkenin ulusal yasası olarak geçirmesini zorunlu kılacak.
• Anlaşma bütçe birliğine doğru ilk adım.
• Bütçe paktı, ECB'nin kırılgan ülkelere daha fazla finansaldestek çıkmasına vesile olacak.
• Kapitali 750 milyar Euro'ya çıkarılacak Avrupa Finansal İstikrar Mekanizması'nın tasarlanandan bir yıl önce bu yılın temmuz ayında devreye girmesini kararlaştırdılar.
• GSMH'nın %60'nın üzerinde olan kamu borçları azaltılacak. Bu skalaya giren ülkelerde Yunanistan 1.inci, İtalya 2.ci, İrlanda 3.üncü Portekiz 4.üncü sırada. Onları Belçika ve Fransa takip ediyor.
PİYASALAR
GİRİŞLER ARTTI-İMKB İYİ YOLDA
Yunanistan’dan gelen ve ECB’nin şubat’ta fonlama haberleriylr gelişen piyasalarda hisse senetlerine girişler arttı. İçerde de aynı tezahür görülürken, özellikle banka kâğıtlarının cazibesiyle endekste 60.000 lere ulaşıldı. 68 bin beklentileri oluştu.
Piyasa memnun.
FAİZLER
Bileşikler 9.50’nin altında.Önemli etken ocak ayı enflasyonu olacaktı. Yüksek seyir devam ediyor. Esasen TCMB’nin kısa vadede enflasyon düşürme diye bir planı yok.
Hedef olan %5’lere 2013 ortalarında gelmek öngörülüyor. Yerli yatırımcının tercihi hala mevduatta. Tezgahaltı faizler %11 civarında. Ancak yabancı yatırımcı için DİBS faizleri hala çok cazip.İlgi yüksek. Hazine kolay borçlandı. Mart ayından itibaren Hazine rahatlıyor. Daha az borçlanacak.
Birde piyasaya çok uzun bir aradan sonra özel sektör tahvili alternatif olarak gelecek.
DÖVİZ
Dış piyasalardaki olumlu seyir devam ediyor. Merkel’in Çinli liderlerle görüşmesi olumlu geçti.İçerde TCMB’nin uyguladığı para politikasındaki sıklaştırmanın devam edeceği açıklamaları ile 1.77’nin altına inen Dolar/TL’nin 1.76’lara çekilmesi bekleniyor.
Diğer taraftan AB cihetinde işlerin kısmen yoluna girdiğini gözardı etmemek gerekiyor.
Esenlikle Kalın.



































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.