19 Aralık 2025
  • İstanbul10°C
  • Ankara7°C
  • Antalya13°C

ŞİİR OKUYAN PİLOT ALPER DEMİRER

THY’nin pilotu Alper Demirer, uçakta anonslarda uçuş mesafesi ve yüksekliği yanında mutluluğun resmini tasvir edip yazdığı şiirleri okuyor

Şiir okuyan pilot Alper Demirer

10 Ekim 2011 Pazartesi 12:30

Gökyüzünde şiirlerimi duyan yolcular uçaktan inmek istemiyor

İSTANBUL- THY’nin pilotu Alper Demirer, uçakta yaptığı anonslarda sadece uçuş mesafesi ve yüksekliğinden bahsetmiyor, mutluluğun resmini tasvir edip yazdığı şiirleri okuyor. ‘Romantik pilot’un anonsunu duyan bazı yolcular ‘Kaptan buraya’ diye tempo tutuyor.
Bindiğiniz uçakta kaptan pilot anonslarında nelerden bahseder? Varış noktasına kaç saatte gidileceğini, o noktadaki hava durumunu anlatır, değil mi? Türk Hava Yolları pilotlarından Alper Demirer’in yöntemi biraz farklı. Okurken kendinizi bir uçağın içinde hayal edin ve dinleyin:

Yok böyle bir anons

“Değerli hanımefendiler, beyefendiler, sevgili çocuklar, kendini çocuk hisseden her yaştaki misafirlerimiz, uçağımıza hoşgeldiniz. Kaptanınız Alper Demirer konuşuyor. Öncelikle bulutlar üzerindeki gezinti keyfini bizlerle paylaştığınız için sizlere teşekkür etmek istiyorum. Bizler Türk Hava Yolları’nda her sabah mutluluğa uyanırız. Her uçuşumuzda sizlere ‘Hoşgeldiniz’ demek bizlere ayrı bir mutluluk verir. Bizler gökyüzüne sizlerden aldığımız bu enerjiyle mutluluğun resmini çizeriz. Uçuşlarımızda bize bazen güneş, bazen ay ve yıldızlar, ancak daima sizler arkadaşlık edersiniz. İçinde bulunduğumuz bu güzel sonbaharda sizleri sevdiklerinize ulaştıracak olmanın gururunu yaşıyoruz. Bu uçuşumuzda sizlerden hiçbir zaman güleryüzünü eksik etmeyen, pozitif enerjisini her zaman sizlere yansıtan, sizlerin emniyeti ve güveni için bu uçakta bulunan değerli bir kabin ekibimiz olacak. Türk Hava Yolları olarak hepinize emniyetli ve keyifli, güzel bir uçuş diliyorum. Uçmak istediğiniz her zaman bizler burada olacağız, mutluluk gölgeniz olsun...”

Demirer, THY’nin duygu yüklü pilotlarından biri. İlk kez bir kokpite 1986’da 18 yaşındayken Hava Harp Okulu’na girebilmek için deneme uçuş kampında adımını atmış. O an kokpitin içinde hissettiklerini hayatı boyunca kimseye anlatamamış: “Bazıları karnında kelebekler uçuştuğunu, bazıları aşık olduğunu, bazıları da nefes almakta zorlandığını söyler. Enteresan, karman çorman bir duyguydu o ilk tecrübe. Bu işi yapmaya o an karar verdim.” Demirer, dört yıl sonra İzmir’deki uçuş okuluna girip 1991’de pilot olduğunu söylüyor. İlk tayin yeri 224’üncü filo. Bu, tamamen devlet büyüklerini taşıyan yani VIP yolcuları uçuran filo. “İş çok hassastı. Her anlamda hassas davranmak zorundaydık. Malum, devletin tepesindeki insanları taşıyorsun uçakla. Ama içimden geldiği gibi romantik anonslar yapamazdım. Çünkü hava kuvvetlerinde anons yoktur.”

Fobisi olanlara çare

‘Romantik anons’ meselesine de bir açıklık getirelim. Demirer, bu şekilde mikrofona konuşmanın temelinde insanları mutlu etme istediğinin yaptığını söylüyor: “Ben bardağın hep dolu tarafını gören insanım. Küçük şeylerden mutlu olan biriyim. İnsanların bazıları uçakta geriliyor, fobisi olanlar çok. Ortadaki tedirginliği bir nebze olsun atabilmek için anonsları süslemeye başladım. Bazen bir gün batımını, bazen bir gün doğumunu tasvir ediyorum uçakta... Bazen Boğaz’ın üzerindeyken o an dışarı bakmayan yolcuya bir anonsla bir anı paylaşıyorum. Diyorum ki ‘Dünyanın en güzel manzarasını, Asya kıtasından Avrupa kıtasına geçerken izlemeye sizleri davet ediyorum.’ Eminim yolcular da bundan çok memnun oluyordur.”

‘Kaptan buraya, kaptan buraya’ diye tezahürat edenler var

Bir Fransa uçuşunun ardından bir beyefendi benimle görüşmek istemiş. Çıktım. Adam o kadar çok etkilenmiş ki anonslardan “Kaptan şu uçaktan inmeyelim diye her şeyi yaptınız!’ Benim için çok güzel bir duygu bu” dedi.
Son olarak İtalya’dan gelen bir grup vardı uçakta. Nasıl neşeliler... Anonslardan sonra ciddi ciddi “Kaptan buraya, kaptan buraya” diye tempo tuttular. Gitmedim tabii.
Gün doğumunda şöyle diyorum: “Karanlıktan yavaş yavaş laciverte, bir müddet sonra mavi renge bürünecek olan gökyüzüne bu rengi büründürecek ve bizleri ısıtacak güneşin doğuşunu izlemeye sizleri davet ediyorum.”
Gün batarken: “Mavi rengini yavaş yavaş laciverte daha sonra soğuğa bırakmak üzere güneş bizi terk ediyor. Bu hüzünlü terk edişi izlemeye davet ediyorum sizleri.”

Özkan Güven- Star

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA