• BIST 9693.46
  • Altın 2509.823
  • Dolar 32.5759
  • Euro 34.7692
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 21 °C
  • Antalya 18 °C

Malta tarihinde Türkler var-2

Malta tarihinde Türkler var-2
Ermeni soykırımı iddiaları nedeniyle Verdala Sarayı'nda yargılanan Malta sürgünlerine İngiliz Kraliyet Mahkemesi beraat kararı verdi.

ONAT ALTINTAŞ-TÜRKİYE TURİZM
MALTA-
Akdeniz’in ortasında tarih ve kültür cenneti olan Malta’nın Türk tarihiyle yakın ilgisi bulunuyor. Osmanlı Donanması'nın Akdeniz’deki 100 yıllık hakimiyetine müthiş bir savunma ile son veren Malta’da her yerde Türk izlerine rastladık. Öyle ki tabelalardaki "marhba" yanında sokaklarında Türk lokantaları, Türk marketleri bulunuyor. Malta her yönüyle Türklerin gidip görmesi gereken ve tarihine sahip çıkması gereken ülke... İnsanları turizmle dünyaya açılmışlar. Sevecen, konuşkan ve tipik Akdeniz insanı... Malta'nın hem iklimi hem de insanları insanı cezbediyor. Malta tarih, kültür ve eğitim adası olarak dünya turizminde farklı bir kimlikle turist çekiyor.

malta-gozetleme-kulesi1.jpg

Tarih boyunca Osmanlı endişesi ile yaşayan Malta'da adanın dört bir yanında Osmanlıların gelişini öğrenmek için yapılan ‘Gözetleme Kulelerinin’ üstündeki göz ve kulak figürleri bunun en güzel kanıtı olarak görülüyor. Türk turizmciler Osmanlı’nın izlerini taşıyan Malta’yı dolaşırken her bastıkları yerde yıllar öncesine döndüler.

malta-tekne1.jpg

Malta'nın 6 bin yıllık tarihi ve bu ülke insanlarının atası Finikelilerin izleri, en belirgin şekilde sandallarda bugün dahi yaşıyor. Baracca Bahçeleri, Osmanlı Kuşatmasının yapıldığı Büyük Liman ve Üç Şehirler'in görünümü ise insanı asırlar ötesine götürüyor.

malta-valetta-sehri1.jpg

malta-valetta-sehri-gece.jpg

malta-otel-insaat1.jpg

Özel Malta taşından yapılan tarihi binaların arasında yapılan beton binalar ise otantik yapının modern yaşama kurban edildiğini gösterdi. Özellikle yeni yapılan otellerin beton yığını gibi olmaları tarihi binaları ile bir açık hava müzesi görünümündeki Malta’nın güzelliğine gölge düşürüyordu.

malta-valetta-bina.jpg

malta-tarihi-binalar2.jpg

malta-tarihi-binalar1.jpg

TARİHİ BİNALARIN GÜZELLİĞİ

Valletta denilince akla gelen ilk şey olan St. John Katedrali geliyor. Malta Hükümet Binası ve Kütüphanesi ise ziyaret edilmesi gereken yerler arasında yer alıyor.
Valletta’da bulunan müzelerin belli başlıları ise şöyle: Ulusal Arkeoloji Müzesi (National Museum of Archaeology), Ulusal Güzel Sanatlar Müzesi (National Museum of Fine Arts), Saray Cephaneliği (The Palace Armoury), Ulusal Savaş Müzesi (National War Museum), Casa Rocca Piccola, Oyuncak Müzesi (Toy Museum)

malta-valetta-sahil1.jpg

malta-valetta-korfezi1b.jpg

Müzeler dışında Valletta’nın deniz kenarında kalan şeridini dolaşarak da pek çok tarihi yapı ve kale görebilirsiniz. Bunun dışında, alışveriş tutkunları için de burada pek çok dükkan mevcut. Valletta’yı tamamen keşfedebilmeniz için sabahtan akşam saatlerine kadar tam gününüzü buraya ayırmanız gerekiyor.
Valetta’nın gündüz ve gece görünümü bir başka güzel oluyor. Palmiye ağaçları ile süslü kıyı şeridi ise yaz aylarında turistlerle dolup taşıyor.

malta-otobus1.jpg

malta-otobus2.jpg

malta-cadde2.jpg

malta-otomobiller.jpg

Malta’da ulaşım otobüslerle yapılıyor. Bunun dışında sadece yayalara açık olan bölgelere elektrikli araçlarla giriliyor. Çevresinde alışveriş imkânı bulunan bu caddeler bile bu mevsimde tenha görünüyordu. Yaz aylarında akın akın gelen turistler nedeniyle bu caddelerin oldukça kalabalık olduğu söylendi.

malta-havayollari.jpg

malta-dil-okulu1.jpg

OTELLERİ VE DİL OKULLARINI GEZDİK

Kaldığımız Waterfront Hotel’inde kahvaltıdan sonra yürüyerek Malta’yı gezmeye çıktık. Programımızda bir dizi otel ziyareti vardı. Bayview Hotel, 115 Strand Hotel, Kennedy Nova Hotel’&i ziyaret ettik. Bizi karşılayan satış müdürleri ile gezerek detaylı bilgi aldık.
Daha sonra Malta’nın en büyük gelir kaynaklarından birini oluşturan İngilizsce eğitim veren dil okulu ziyareti yaptık. ELA Dil Okulu yöneticileri yaptıkları çalışmaları anlatarak, okulu gezdirdiler.
Bu arada Malta’ya dil öğrenmek amacıyla Türkiye’den oldukça çok sayıda Türk öğrenci geldiğini öğrendik. Daha sonra Pacaville bölgesine giderek EC Dil Okulu’nu da ziyaret ettik.
Gezimizde yine bir dizi otel ziyareti vardı. Radisson Blu St-Julians Hotel’i ziyaretimzde öğle yemeği ikram edildi. Daha sonra Corinthia Hotel, Intercontinental Hotel’i ziyaret ettik. Berlitz Dil Okulu’nu ziyaretten sonra Waterfront Hotel’e dönduk.

malta-tarihi-binalar4.jpg

malta-turk-market.jpg

malta-merhba.jpg

Boş zamanımızı değerlendirmek üzere çevre gezisine çıktık. Valetta, geceleri sessizliğe bürünüyor. Belki başkent olduğu için geceleri yaşamıyor. Devlet dairelerinin kapanması ve karanlığı bastırmasının ardından sokaklar bomboş kalıyor. Kafe ve restoranlar kapanıyor. Ancak bazı dükkanlarınİtalya’daki “siesta” örneğinde olduğu gibi akşam saatlerinde 3 saatliğine yeniden açıldığını öğrendik.

malta-turk-restoran1.jpg

Yaz aylarında Valetta geceleri uykudayken, uzaklardan bir yerlerden müzik sesleri duyuluyor, lazer ışınları gökyüzünü kesiyor. St. Gorg bölgesi yakınındaki Bay Street şehrin en hareketli bölgesini oluşturuyor. Burası için “öteki Malta” diyebiliriz. Bay Street Bodrum tarzı barlarla ve restoranlarla dolu bir eğlence merkezi olarak biliniyor. Burada “Turkish kebap” ya da “Topkapi kebap” yazılarını görebilirsiniz.
Malta’da son yıllarda birbiri ardına açılan dil okullarının da etkisiyle artan genç nüfus hafta sonları buraya akın ediyor. Her camdan başka bir müzik sesini geldiği bu gürültülü bölgede kendinizi Türkiye’de hissedebilirsiniz.

malta-surgunleri.jpg

MALTA SÜRGÜNLERİNİN YARGILANDIĞI VERDALA SARAYI.

Malta’nın Türk tarihi ile ilgisi sadece kuşatma ile kısıtlı kalmıyor. Türk tarihinde yaşanan “Malta Sürgünleri” olayı da günümüzde “Ermeni katliamı” iddiaları ile hala güncelliğini koruyor.
İngilizlerin İstanbul'u işgali sırasında, Malta'ya sürülen aydınların gönderildiği Verdala Sarayı dikkati çekiyor.
İttihat ve Terakki liderleriyle ilgili olarak çoğu kişinin kulağına çalınmış bir, “Malta sürgünleri” olayı vardır, ama pek üzerinde durulmaz. Malta, Osmanlı savaşı kaybedince İttihatçıların sürgüne gönderildiği yer olarak bilinir. Malta olayı bir sürgün gibi görülse; dillere ve belleklere öyle kazınmış olsa da, esas itibarıyla günümüzde bile ispat edilemeyen Ermeni iddialarıyla ilgili bir soruşturmadır.
Eski TBMM Başkan Vekili Uluç Gürkan’ın, Gürkan, “Türkiye Malta belgelerini İngiltere’den istesin. İngiltere bu belgeleri ya Türkiye’ye versin ya da açıklasın” önerisinde bulunuyor. Bu sağlanırsa Ermeni soykırımı iddiasının geçersiz olduğunun, İngiliz Kraliyet Başsavcılığı tarafından da nasıl tespit ve kabul edildiğinin görüleceğini belirtiyor.

MALTA OLAYI NEDİR?
İngilizlerin, İttihat ve Terakki’nin 141 asker ve sivil yöneticisini Malta’ya götürmesinin nedeni Ermenileri toplu olarak katlettikleri iddiasıdır. Malta olayı bugünkü deyimiyle Ermeni soykırımı iddiasını araştırmak üzere İngiliz Kraliyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü bir soruşturmadır.
Önde gelen İttihatçılar, 1919-1921 yılları arasında Malta adasında tutulmuş ve iki sene boyunca Ermenilere soykırım uyguladıkları iddiası araştırılmış, bu yönde kanıtlar bulunmaya çalışılmıştır. Malta soruşturması, kanıt bulunması halinde tıpkı Yahudi soykırımı nedeniyle Almanları yargılamak üzere kurulan Nürnberg gibi bir mahkeme kurulması amacıyla yapılmıştır. İngiliz Kraliyet Başsavcılığı, Ermeni soykırımı iddiasıyla ilgili olarak ABD’de, Mısır’da, Kafkasya’da, Irak’ta kanıt aramış, ancak bulamamıştır.

İNGİLİZ KRALİYET BAŞSAVCILIĞI’NİN TAKİPSİZLİK KARARI
Gürkan’ın “Ermeni Sorununu Anlamak” isimli kitabında belirttiği gibi İngiliz Kraliyet Başsavcılığı, “Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin hukuken geçerli hiçbir kanıt bulunamadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı vermiş, başka bir deyişle yargılamaya gerek olmadığı sonucuna varmıştır.
İngiliz Kraliyet Başsavcılığı’nın, bu kararı Türkleri sevdiği için vermediği ortadadır. Malta da Nürnberg gibi bir mahkeme kurulması hazırlıkları yapılmıştı. O zamanın Birleşmiş Milletler’i olan Milletler Cemiyeti’nde bu hazırlık kabul görmüştü. Milletler Cemiyeti’nin oturumlarında İngiliz Kraliyet Başsavcılığı’nın dava açmaya karar vermesi halinde mahkemenin nasıl kurulacağı dahi konuşulmuştu. Milletler Cemiyeti, bu amaçla bir “Danışma Kurulu” da atamıştı.
Ancak dava açmayı gerektirecek bir kanıt bulunamadığı için İngiliz Kraliyet Başsavcılığı kovuşturmaya gerek olmadığına karar vermiştir.
İki yıl boyunca soykırım suçu işledikleri varsayılarak Malta’da tutulan İttihatçılar, başsavcılığın bu kararı üzerine serbest bırakılmışlardı.
Bu itibarla eğer Malta belgeleri İngiltere tarafından açıklanırsa, Ermeni soykırımı iddiasının dayanaktan yoksun olduğu ortaya çıkacaktır.

malta-turk-sehitligi.jpg

BLUE GROTTO MARSA’DA TÜRK ŞEHİTLİĞİ

1565’teki Malta kuşatmasında şehit düşen Türk askerlerin anısına, 1874 yılında Sultan Abdülaziz tarafından yaptırılan bu şehitlik, Eşref Bey tarafından I. Dünya Savaşından sonra tamir ettirilmiş. Buna rağmen, şehitliğin bugünkü durumu içler acısıdır. Şehitliğin yeniden yapılandırılması ve temizlenmesi, hatta turizme açılması çok yerinde bir karar olur. 

malta-valetta-manzara.jpg

MALTA MÜZESİ’NDE TÜRKLERİN BÜYÜK İŞGALİ

Vakit darlığından gidemedik ama Malta Müzesi’nde büyük işgali yapan Turgut Reis komutasındaki Osmanlı Donanması’nın 1565 yılındaki kuşatmasına karşı kenti kahramanca savunan şövalyelerin hikayeleri anlatılıyor. Müzeyi gezerken bir “Türk” olarak kızabilirsiniz. Kuşatılan kentin yaşadığı dram çok etkileyici üç boyutlu filmler ve animasyonlarla anlatılıyor.

malta-ugur-kilitleri.jpg

MALTALILAR ROMALILAR GİBİ AŞKLARINI KİLİTLİYORLAR

Roma'daki Ponte Milvio "aşıklar köprüsü " olarak bilinir. İtalyan gençler, aşklarının bir ömür boyu sürmesi için üzerlerine sevgililerinin ve kendilerinin isimlerini yazdıkları kilitleri bu köprünün demir parmaklarına asıp anahtarlarını da Tiber Nehri'ne atarlar.
Federico Moccia'nın 1996 ve 2002 yıllarında basılan Göğün Üç Metre Üzerinde ( Tre Metri il Cielo) ve Seni Çok Arzuluyorum ( Ho Voglia di Te) isimli kitaplarında bahsi geçen kilit asmak inanışı daha sonra halk tarafından gelenek haline getirilmiş. Hatta insanlar bu kilitleri asmaya başladıklarında kurban olarak seçtikleri elektrik direği adeta bir dilek ağacına dönüşmüş. Daha sonra elektrik direği kilitlerin ağırlığına dayanamayıp devrilince de belediye direklere kilit asmayı yasaklamış. Ama bu durum sonsuza dek birlikte olmak isteyen aşıkları pes ettirememiş.

malta-kilit2.jpg

Hala köprünün metal parmaklıklarına kilit asmaya devam ediyorlar. Aşk Çeşmesi'ne para atarak aşk dilemek, Ponte Milvio köprüsüne kilit asarak aşk kilitlemek Roma'da Sevgililer Günü'nde kimse engelleyemiyor. Aynı gelenek Malta’da yaşıyor. Onlarda deniz kıyısındaki parmaklıklara kilit asıp aşklarını kilitliyorlar. Bu işten kilit satanlar iyi para kazanıyorlar.

BOŞANAMIYORLAR
Aslında Malta’da boşanmak yasak. Bunun Maltalı evli çiflerin canlarını yakan bir sorun olduğunu öğrendik. Koyu katolik olan Malta’da, çifler kilisenin koyduğu sıkı kurallar nedeniyle boşanamıyor. Ancak Maltalılar bunun da çaresini bulmuşlar. Boşanamayan çiftler ayrı yaşıyorlar. Nikâhları resmen devam ediyor. Bu durum Malta’da o kadar yaygın ki, ayrı yaşayan çiftlerin yeni eşlerinden olan çocukları da kanunla koruma altına alınmış.
Malta’yı merak ediyorsanız hemen adanın yolunu tutun ve farklı bir dünyada yaşayın. Gitmeye vakit bulamadığımız Türk tarihinin izlerini taşıyan eserlerle Malta Türk turistler için büyük önem taşıyor. Malta’ya gidenlerin Türklerle ilgili bu bölgeleri gezerek tarihe tanıklık edecekleri ortadadır.

YARIN: SESSİZ ŞEHİR MDINA

Bu haber toplam 0 defa okunmuştur
  • Yorumlar 1
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Diğer Haberler
    Tüm Hakları Saklıdır © 2005 Türkiye Turizm | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.