• BIST 9184.82
  • Altın 2970.873
  • Dolar 34.3531
  • Euro 37.0006
  • İstanbul 12 °C
  • Ankara 8 °C
  • Antalya 17 °C

TÜRSAB Başkanı, TÜRSAB’ı kullanıp siyaset yapıyor

TÜRSAB Başkanı, TÜRSAB’ı kullanıp siyaset yapıyor
HÜRSAD Başkanı Diyaeddin Şahin, TÜRSAB başkanının meslek örgütünü siyasi çıkarları için kullandığını iddia ederek gerçek konuşmadığını ileri sürdü.

İSTANBUL- Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, siyasete bulaştığı için “TÜRSAB’ta kokuşmuş bir yapı var” demişti. Bakanın sözü üzerine Hac Umre Seyahat Acentaları Derneği - HÜRSAD Başkanı Diyaeddin Şahin, TÜRSAB başkanının meslek örgütünü siyasi çıkarları için kullandığını iddia ederek “siyaset yapmadım” şeklindeki söylemlerinin gerçek olmadığını ortaya koydu.
Bakan Mehmet Ersoy, açıklamasında şöyle demişti: “STK’ların siyaseten muhalefet yapması doğru değil, tarafsız olması gerekiyor. Siyaset yapacaksanız STK’nın başında durmamanız gerekiyor. Gidin bir siyasi partiye girin orada siyasetinizi yapın. STK’nızı atlama taşı olarak kullanıp siyasiye erişmeye çalışıyorsanız, bir partide yer bulmaya çalışıyorsanız o dönemler geçti artık” dedi.
Daha sonra açıklama yapan TÜRSAB Başkanı’nın “siyaset yapmadım” şeklindeki söylemlerinin gerçek olmadığını ortaya belirten HÜRSAD Başkanı Diyaeddin Şahin, TÜRSAB başkanının meslek örgütünü siyasi çıkarları için kullandığını iddia ederek gerçek konuşmadığını ileri sürdü.

hursad-baskani-diyaeddin-sahin,-tursab-001.jpg

GENEL KURUL SİYASİ MİTİNG GİBİYDİ
Diyaeddin Şahin, “2022 yılının Kasım ayındaki TÜRSAB Genel Kurulu, gelenekleri paramparça eden bir dizi olaya sahne oldu. O gün orada TÜRSAB üyelerinin genel kurulu yapılmadı, adeta bir siyasi miting düzenlendi” dedi.
Eğer bir meslek örgütü lideri siyaset yapmak istiyorsa, o görevden ayrılıp doğrudan siyaset sahnesine çıkmalıdır. TÜRSAB’ı siyasetin arenasına çekmek, ona derin zararlar vermek anlamına gelir. Bu da örgütü adeta ‘TÜRSAP’ yapmaya çalışan bir yaklaşımdır. TÜRSAB gibi tarafsız olması gereken bir meslek örgütünün genel kurulunda bu kadar net bir siyasi duruş sergilenmesi, tarafını ilan etmekten başka bir şey değildi.
Binlerce kez siyaset yapmadığını söyleyen Bağlıkaya'nın bu tutumu ne kadar inandırıcı? Ya da asıl soru şu: Bağlıkaya’nın gerçekten siyasete bulaşmadığını kim iddia edebilir?

hursad-baskani-diyaeddin-sahin,-tursab.jpg

TÜRSAB’I BIREYSEL SIYASI HESAPLARININ ARACI HALINE GETIRDI
HÜRSAD Başkanı Diyaeddin Şahin şunları açıkladı:
TÜRSAB Bağlikaya siyaset yapti mI? Evet, Bağlıkaya siyasetin tam ortasındaydı. Üstelik bunu öylesine açık ve cüretkâr bir şekilde yaptı ki, taşra siyasetine yaraşır bir pervasızlık sergiledi. Ancak burada vurgulanması gereken önemli bir nokta var: Siyaset yapmak, her Türk vatandaşının temel hakkıdır. Eleştirimiz, Bağlıkaya’nın siyaset yapma tercihi değil; TÜRSAB gibi geniş bir üye yelpazesine sahip, her türlü siyasi görüşten insanı barındıran bir meslek örgütünü, bireysel siyasi hesaplarının aracı haline getirmesidir. Eğer bir meslek örgütü lideri siyaset yapmak istiyorsa, o görevden ayrılıp doğrudan siyaset sahnesine çıkmalıdır. TÜRSAB’ı siyasetin arenasına çekmek, ona derin zararlar vermek anlamına gelir. Bu da örgütü adeta ‘TÜRSAP’ yapmaya çalışan bir yaklaşımdır.

SEÇIM SÜRECİNDE TÜRSAB BAŞKANI SIYASI TARAFINI AÇIKÇA ILAN ETTI
2023 yılının Mayıs ayında gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimleri, ülkenin en önemli gündem maddesi haline gelmişti. Seçim sürecini hatırlamakta fayda var: 2019’da başlayan küresel pandemi, 2021'in sonlarında Türk ekonomisini derinden etkiledi. Artan döviz kurları, kırılan tedarik zincirleri ve durma noktasına gelen üretim Türkiye'yi bir ekonomik buhrana sürükledi. Hayat pahalılığı önlenemiyor, "mutfak" yangın yerini andırıyordu. Muhalefet ise bundan cesaret alarak Erdoğan’ı devirmek için her zamankinden daha hevesli bir şekilde harekete geçmişti. Anketler ve sokaktaki hava, bu motivasyonlarını doğrular nitelikteydi. Bağlıkaya işte tam bu atmosferde siyasi tarafını açıkça ilan etti.

NET BIR SIYASI DURUŞ, TARAFINI ILAN ETMEKTEN BAŞKA BIR ŞEY DEĞILDI.
2022 yılının Kasım ayındaki TÜRSAB Genel Kurulu, gelenekleri paramparça eden bir dizi olaya sahne oldu. O gün orada TÜRSAB üyelerinin genel kurulu yapılmadı, adeta bir siyasi miting düzenlendi. Genel Kurulun açılışını, muhalefetin öne çıkan ismi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yaptı. Ardından CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun selamını ileterek hükumeti sert bir dille eleştirdi. TÜRSAB gibi tarafsız olması gereken bir meslek örgütünün genel kurulunda bu kadar net bir siyasi duruş sergilenmesi, tarafını ilan etmekten başka bir şey değildi. O gün o salonda bulunan herkes bu mesajı aldı.

hursad-baskani-diyaeddin-sahin,-tursab-002.jpg

BAHATTIN YÜCEL’IN DIVAN BAŞKANLIĞI ILE AÇIKÇA SIYASI BIR TAVIR ALDI
Divan başkanlığı için önerilen isim de Bağlıkaya'nın siyasi duruşunu açıkça sergilediği başka bir hamleydi: Bahattin Yücel, Erdoğan karşıtı açıklamaları ve muhalefete yakın tavrıyla bilinen bir figürdü. Bağlıkaya, onu divan başkanlığına önererek açıkça siyasi bir tavır aldı. Bu tercih, tarafsız bir meslek örgütü liderinden beklenmeyecek bir şekilde kurumu siyasete daha da angaje etti ve TÜRSAB’ın genel kurulunu adeta bir siyasi gösteriye çevirdi.

hursad-baskani-diyaeddin-sahin,-tursab-004.jpg
"TURIZM YÜZYILI" DIYE BIR SAFSATA UYDURDU
Seçim sonuçları Bağlıkaya'nın beklentilerini boşa çıkarınca bir süre ortalarda görünmedi. Depresyona girdi, tutumunun unutulmasını bekledi. Ardından imajını düzeltmek için TÜRSAB’ın kasasından milyonlarca lira harcayarak Erdoğan’a bağlılığını göstermeye çalıştı. Bu çabanın bir parçası olarak, "Turizm Yüzyılı" diye bir safsata uydurdu ve buna dayalı PR çalışmaları başlattı. "Turizm Yüzyılı iftarları" gibi komik, sahte ve samimiyetsiz programlar düzenledi. Ancak ne yaparsa yapsın, bu tür çabalar gerçeklerin üzerini örtmeye yetmedi.

TÜRSAB’IN MILYONLARINI HARCADI
Bağlıkaya, sık sık "Ben siyaset yapmadım" dese de, binlerce kez yemin etse de kimseyi buna inandıramadı. Siyasi duruşu ve eylemleri, söyledikleriyle taban tabana zıttı. TÜRSAB’ın milyonlarını harcayarak bu gerçeği örtbas etmeye çalışsa da, seçim öncesinde aldığı siyasi tavır herkesin hafızasında tazeliğini koruyor. Hepimizin yakından tanıdığı İhsan Aktaş Abi’den danışmanlık hizmeti alarak durumu düzeltmeye çalışsa da, bu işin o kadar kolay olmadığı ortada.

HEM MUHALEFET, HEM İKTİDAR
Bugün sektörde herkesin farkında olduğu bir şey var: Bağlıkaya'nın bu sert dönüşü inandırıcı değil. Ankara’daki siyasiler de bu durumun farkında. Bir dönem muhalefetin safında yer alıp, sonra iktidar lehine konuşmaya başlamanın bir bedeli var. Üstelik bunu, Erdoğan’ın en zayıf anında yaptığı düşünüldüğünde, bu manevra daha da çarpıcı hale geliyor.

GENEL KURUL NEDEN BIR SIYASI MITING ALANINA DÖNÜŞTÜ?
Peki, Bağlıkaya gerçekten siyaset yapmadı mı? Seçim sürecinde attığı adımlar, divan başkanlığına önerdiği isimler ve genel kurulda verilen mesajlar başka nasıl yorumlanabilir? Muhalefetin zaferine bu kadar güvenen birinin, bu hamlelerini sadece rastlantı olarak mı görmek gerekir? Eğer gerçekten tarafsız olsaydı, genel kurul salonu neden bir siyasi miting alanına dönüştü? TÜRSAB gibi bir meslek örgütü, kendi üyelerinin çıkarlarını gözetmek yerine neden siyasi hesapların içine sürüklendi?

Binlerce kez siyaset yapmadığını söyleyen Bağlıkaya'nın bu tutumu ne kadar inandırıcı? Ya da asıl soru şu: Bağlıkaya’nın gerçekten siyasete bulaşmadığını kim iddia edebilir?

Bu haber toplam 1657 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2005 Türkiye Turizm | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.