İSTANBUL- Turizmde 7 günde en az 24 saat olan haftalık izin hakkı, t 11 günde 24 saate çekildi.Turizm sektöründeki emekçilerin izin hakkı adeta gasp edildi. Hukukçu Dr. Özveri “100 yıllık mücadele ile elde edilmiş hak ihlal ediliyor. İktidar 12 Eylül’den bile geriye gidiyor” dedi.
Emek düşmanı politikalarda el yükseltmeye devam ediyor. Köleliğe adım adım, sektör sektör geçiş hedefleniyor. İlk hedef turizm işçileri oldu. Ağır çalışma koşulları, aşırı mesailer ve gece çalışma sürelerinde hak ihlalleri ile mücadele eden turizm işçilerinin temel hakları da hedefe kondu.
9 Temmuz’da Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen madde ile turizm sektöründe çalışan işçilerin haftalık izinleri gasp edildi. İş Kanunu’nda işçiler için 7 günde 24 saat kesintisiz olacak şekilde ayarlanan dinlenme hakkı, turizm işçileri için ‘esnetildi’. Turizm işçileri, diğer sektörlerdeki 6 gün çalışma ve 1 gün izin sisteminin aksine, 10 gün çalışma ve 1 gün izin düzenlemesiyle tehdit altında.
‘Esneklik’ diyerek savunulan hak ihlaline gerekçe olarak “Daha verimli bir serbest zaman yaratılması ile değişen sosyal yaşam ve ekonomik koşullar doğrultusunda işçi ve işveren arasındaki çalışma barışına katkı sağlanması amaçlanmaktadır” ifadeleri sunuldu. Muğlak ifadelerle Anayasa’da güvence altına alınan “Dinlenmek çalışanların hakkıdır” maddesi de adeta ihlal edildi.
Özveri, durumun ayrıca farklı sektörlerde çalışan işçiler arasında da eşitsizlik yaratacağının altını çizerek “Durum Anayasa’nın 10’uncu maddesinde korunan eşitlik ilkesine de aykırı” dedi.
12 EYLÜL DÖNEMİNDEN DAHİ GERİDE
12 Eylül dönemini dahi aşan emek düşmanlığına tepki gösteren Özveri şöyle konuştu: “Milli Güvenlik Konseyi’nde dahi grev hakkına dair tartışma yapılabilmişti. Dönemin Çalışma Bakanı Turhan Esener, her bakanlığın kendini ilgilendiren sektörler için istisnalar istemesine ve her işin ayrı ayrı değerlendirilmek istenmesine karşı çıkmış, Kenan Evren’e isyan etmişti. 12 Eylül’de dahi temel hakların tartışmaya açılmasına itiraz eden sesler çıkabiliyordu. İşçinin 100 yıllık mücadele ile elde edilmiş, bedensel, ruhsal ve sosyal yönden iyilik hallerinin gözetilmesi için şart olan dinlenme hakkı bu şekilde ihlal edilmesi kabul edilemez. AKP iktidarı 12 Eylül’den bile geriye gidiyor.”
Avukat Dr. Murat Özveri
İş Hukuku ve Çalışma Ekonomisi Uzmanı
SERMAYENİN İŞTAHI KABARDI
Turizm işçileri için dinlenme hakkının ‘esneklik’ adıyla tahrip edilmesi ilk değil. Dinlenme hakkının bir parçası olan yıllık izinler de turizm işçileri için farklı işletiliyor. İşverenin, işçi rızası olmadan bölmesinin yasal olmadığı izin hakkı turizm işçileri için ya süreli sözleşmelerle gasp ediliyor ya da fiili olarak ihlal ediliyor.
Durum, emek düşmanı sermayenin de ‘iştahını kabarttı’. Fiili olarak kanuna aykırı biçimde kullandırılmayan yıllık izinler, uygulanmayan 7,5 saatlik gece mesaisi düzenlemeleri gibi farklı koşullara da hukuki olarak ön açıldı. Özveri de tehlikeye dikkati çekerek “Bunların fiili olarak delinmesini, yasal düzenleme için kılıflaştırmalarının yolu açılabilir. Zaten inşaattan tekstile farklı sektörlerde fiili olarak dinlenme hakkı da düzgün uygulanmıyor. Bu düzenleme, her türlü temel hakkın da tartışmaya açılmasına ve geriletilmesine sebep olma tehlikesi taşıyor” diye konuştu.