Durmadan tecavüze uğrayan şehir !

Ali Yalnız

Aşağıda ki haberi okuyunca resmen bir yakınımı kaybetmiş gibi üzüldüm.

• “Sultanahmet, Küçükayasofya Caddesi üzerinde ( Çatladıkapı’dan Sultanahmet Camii’ne veya Arasta’ya giden yol üzerinde solda) 1. Derece Koruma Bölgesi içinde yer alan Bizans Büyük Saray’a ait olduğu düşünülen duvar kalıntıları ve tarihi yapı Fatih Belediyesi’nin “güçlendirme izniyle” iş makineleri ile yıkılıp, yerine 5 katlı otel dikildi. “ Bknz. Ekte 1. Resim.

• Ekte ki 2. resim dosyasında 1 hafta kadar önce Yerebatanda yapılan restorasyon çalışması görülüyor...:) Yerebatan bilindiği üzere İBB’ye oradan da İSKİ’ye bağlı. Eee uzmanlara danışılarak yapılan restorasyon çalışmaları böyle sanatsal ve güzel oluyor demek ki ! Umarım böyle bırakmayacaklardır diyecem ama bu duvarın üstüne ne kaplarsanız kaplayın artık bu saatten sonra tarihi dokuya uyacağını pek sanmam ! İstanbul’u en iyi anlatan fotoğraf bence ne Ayasofya, ne S. Camii...kesinlikle bu foto olmalıdır ve tüm turistik yayınlarda poster olarak kullanılmalıdır. :)



• Kazlıçeşmede yapılan gökdelenlerin tarihi yarımadanın siluhetine yapmış olduğu müdahele bir başka sorumsuzluk örneği…ancak “bir daha olmayacak” türünden açıklamalarla adeta zekamızla alay eden şehir yöneticilerine kızamıyoruz bile.

• Hipodrom da ki çalışmalar bitti.. Kırsal kesimden gelen ve hayatında bir şehri ilk defa görenler için muhtemelen aman ne güzel tertemiz taşlarla döşenmiş bir meydan hissi uyandırdığı kesin ancak bana göre oldukça bomboş, ruhsuz, hissiz ve sıkıcı bir meydan ortaya çıktı. Hele altında yatan Hipodrom ve Akropol kalıntılarını düşündükçe daha da rahatsız oluyor insan. Yapılan yapıldı...artık dönüş yok. Bari birileri K.T.Bakanlığıyla görüşse de Arkeolojinin depolarında duran bir sürü heykelden görsel niteliğe haiz irilerinden bazılarını alıp Hipodroma serpiştirseler. Yazın kışın aylak aylak gezen turistler için güzel bir gezi alanı olurdu. Hele gece birde bunların aydınlatıldığını düşünsenize...Muhteşem Roma medeniyeti kalıntıları ve hemen yanında S. Camii’nin görkemli yapısı..ne muhteşem bir kontrast olurdu. Ee tabii bunu yapacak adam nerde...400 yıl önce Pargalı İbrahim bile yaşatamamış heykelleri burada...şimdi hiç yaşatmazlar.