• BIST 10918.51
  • Altın 5761.549
  • Dolar 42.5022
  • Euro 49.5606
  • İstanbul 9 °C
  • Ankara -1 °C
  • Antalya 12 °C

Selimiye Camii Restorasyonu’nda Bilim Dışı Müdahale Tehlikesi

Selimiye Camii Restorasyonu’nda Bilim Dışı Müdahale Tehlikesi
Tarihsel Çevre ve Yapı Korumacıları Derneği’nin Edirne Selimiye Camii restorasyonu ile sıva üstü kalem işi hatları ve tezyinatına ilişkin görüşleri.

EDİRNE - Tarihsel Çevre ve Yapı Korumacıları Derneği’nin Edirne Selimiye Camii restorasyonu ile sıva üstü kalem işi hatları ve tezyinatına ilişkin görüşleri.

2021 yılında başlayan ve 2025 itibariyle sona gelinen ve büyük oranda tamamlanan restorasyon çalışmalarında, caminin kalem işi hat ve tezyinat alanlarındaki faaliyet; bilimsel bilgi, analiz, tarihi belgeler ve raspa verilerine dayalı biçimde, Bilim Kurulu kararları, mevzuat, resmî onay ve tescillerle yürütülerek son hâline gelmiştir. Mevcut restorasyonun proje onayı 19.06.2023 tarihinde Edirne Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü 9435 sayılı kararınca verilmiş ve uygulamaya başlanarak ana kubbe hat-tezyinat uygulamaları Aralık 2024’te tamamlanmıştır.

Restorasyon faaliyeti sırasında öne sürülen yeni bir kalem işi restitüsyon projesi birtakım tartışmalara yol açmış, yaklaşık iki yıllık süre zarfında devam etmiştir. Selimiye Câmîi’nin yazı-tezyinat alanlarının ve bilhassa ana kubbe tezyinatının değiştirilmesini teklif eden bu fikir neticesinde bir grup hattat, nakkaş ve mimar bir araya gelmiş ve yeni bir kalem işi restitüsyon projesi öne sürmüştür. Bu projenin detayları ve kapsamı aşağıda bahis olunacaktır. Öne sürülen yeni projenin sevki ve kapalı sürdürülen tartışmalar, mevcut restorasyon çalışmalarının Ağustos 2023’den Aralık 2024’e kadar durmasına sebep olmuştur. Sözü geçen ekip bu defa “Selimiye Camii Tetkik ve Tahkik Heyeti” adıyla, kendilerine resmî bir hüviyet vermek için Fatih Sultan Mehmed Vakıf Üniversitesi’nden 29.09.2023 tarihinde bir yetkilendirme yazısı alarak, iddialarını ve yeni projelerini içeren yazıları Şubat 2024’de Bilim Kurulu’na sunmuş, yeterli belge ve bilimsel veri sunulamamış olması gerekçesiyle Bilim Kurulu projenin reddine karar vermiştir. Mayıs 2024’de aynı proje Koruma Bölge Kurulu’na iletilmiş ve aynı gerekçe ile reddedilmiştir. Tekrar hazırlanan rapor ve dilekçeler ile yapılan müracaat 08.01.2025 tarihinde, daha önce Koruma Bölge Kurulu kararıyla onaylanmış ve uygulaması tamamlanmış kalem işi projelerinin onayı iptal edilmiştir. Mezkûr heyet, proje raporlarını 03.06.2025 tarihinde tekrar Edirne Vakıflar Bölge Müdürlüğüne teslim etmiştir. 11.06.2025 tarihindeki kurul toplantısında görüşülen projeye onay verilmemiştir. Üç defa resmî yolla ve kurul kararlarıyla reddedilen yeni restitüsyon projesi 29.07.2025 tarihindeki Edirne Koruma Bölge Kurulu kararıyla onaylanmış ve resmî yazıyla bildirilmiştir. Edirne Bölge Anıtlar Koruma Kurulu; resmiyeti bulunmayan, bilimsel bilgi ve belgelere dayanmadan müracaatta bulunanların talepleri üzerine kendi resmî kararlarının aksine böylelikle yeni bir karar almıştır.

Tam yetkili ve resmî hüviyeti haiz Bilim Kurulu görevinde bulunmakta ve Bilim Kurulu’nun kararları yürürlükte olup mevcutta işlemekte olduğu halde böyle bir kararın alınmış olması usule ve mevzuata aykırıdır. Yüksek Kurul’un, yeni yapılacak kalem işi restitüsyon projesine verdiği onay yazısı; Bilim Kurulu’nu görmezden gelmiştir. Zira; Anıtlar Kurulu kararlarında süreklilik ilkesi vardır. Mevcut kararın tamamen aksine ve bilimsel dayanağı olmayan yeni bir karar hangi saik ve gerekçelerle alınabilmektedir.

selimiye-camii-001.pngBilim Kurulu kararları bilimsel bilgi, delil ve analizlerle elde edilen sonuçlara göre tanzim edilir. Onayı ve tescili yapılıp Kurul Kararı ile yürürlüğe girmiş ve tamamlanmış bir restorasyon projesi, hiçbir delil olmaksızın ve Bilim Kurulu’nun onayı da alınmaksızın, teklif edilen restitüsyon projesine onay verilerek yeni bir kararın alınması usule aykırı olduğundan, keza devlet kurumunu kendi kararlarını çelişik hale getirmiştir. “Selimiye Camii Tetkik ve Tahkik Kurulu” adındaki, resmî ve hukukî temsiliyeti olmayan heyetin dolayısıyla karar aldırmak gibi görev ve yetkisi de olmadığından, kurul kararı bu yönüyle de hukukî değildir. Ayrıca adı geçen heyetin, halkı ve devleti yanıltmaya yönelik girişimde bulunduğu ve tezvirat ile medya organlarında aksi kampanya yaptığı da göz önünde bulundurulmalıdır.

Bu yeni karar; devlet kurumlarının kendi kararları içinde tenakuza düşmesi, kamu zararı ve kaynak israfı doğması ve Selimiye Camii’nin UNESCO Dünya Mirası listesinden düşmesi riskine rağmen alınmıştır. Ayrıca mevcut hukuksuz karar; Bilim Kurulu gözetiminde devam eden restorasyon faaliyetlerine ve hatta tamamlanmış restorasyonlara müdahaleyi açık hale getirmesi ve kurul kararlarının saf dışı bırakılması gibi aksi bir emsalin oluşmasına kapı aralayacaktır.

İlgili devlet müessesinin daha önce; yönetmelikler, kanun maddeleri, usul ve esaslar rüknüyle onayladığı, Bilim Kurulu’nun da; tarihi belgeler, kaynak eserler ve akademik çalışmalar, raspa çalışmaları ile elde edilen veriler ve restorasyon ilkelerini içeren tüzükler çerçevesinde verdiği kararlar, hangi saikle görmezden gelinerek aksi karar verilmiştir ve adı geçen heyetin öne sürdüğü yeni restitüsyon projesi daha önce defaatle reddedildiği halde hangi gerekçelerle onaylanmıştır açıklanmalıdır.

selimiye-camii-002.pngSelimiye Camii’nin Ana Kubbe Hatları ve Tezyinatı Hakkında

Edirne Selimiye Camii’nin ana kubbe yazıları ve tezyinatı 16. asırdan günümüze kadar mevcut hali korunarak gelmiştir. Ana kubbe tezyinatının cami ile aynı devirden olduğuna ve tarihî hüviyetine dair bilgi ile birlikte, mevcut kubbe tezyinatının mutlak surette muhafazasını gerektiren esaslar şu başlıklarla sabittir:

Restorasyon kronolojisinden elde edilen onarım bilgisi

Yazı alanlarına bağlı şekillenen desen tertibi

Kültürel kimlik ve tarihî mahiyetteki hafıza kaydı

Restorasyon ve konservasyon ilkelerine bağlı uluslararası tüzükler

Restorasyon Kronolojisinden Elde Edilen Onarım Bilgisi

Caminin restorasyon kronolojisi içinde belgelenen restorasyon faaliyetleri 1751, 1808, 1883, 1950, 1983 ve 2025 yıllarında gerçekleşmiştir. Bu zaman aralığında daima ana kubbe tezyinatı korunarak günümüze intikal ettirilmiştir.

1904 ve 1950 yılı fotoğraf detayları ile 1985 ve 2025 yılı restorasyonlarından örnek

Yazı Alanlarına Bağlı Şekillenen Desen Tertibi

Edirne Selimiye Camii kubbe tezyinatında raspa çalışmalarıyla ortaya çıkarılan katmanlardan, tezyinatı 16. yüzyıla dayanan mevcut kompozisyonun yapılan restorasyonlar sürecinde kalemkârların boyama kusurlarına bağlı olarak bazı deformasyonlara uğradığı bilinmektedir. Bununla birlikte kubbe süslemeleri zaman içerisinde yeniden/sıfırdan yapılmamış, işçiliğe bağlı kusurlarının yanı sıra 19. yüzyılda tekniğe bağlı bir üslup dönüşümüne maruz kalmıştır. Ana kubbe süslemesinin bütünüyle Barok üslup olarak algılanmasının sebebi bazı motiflerde yapılan uyarlamadan kaynaklanmaktadır. Mesela kubbe tezyinatında tekrarlanarak kullanılan hançer yaprakları zaman içerisinde daha farklı bir yaprak motifine dönüşmüştür. Örneğin; kullanılan düğüm motifleri ve geçmeler, barok anlayışa yol açan renklendirmelerle motiflere ışık ve gölge eklenmiş, ancak desenin temel tasarım kurgusu değiştirilmemiştir. Desenin çizgisel halinden de anlaşılacağı üzere; geçmeli dendanlarla oluşturulmuş kapalı tezyinî formlar, pençler, orta bağlar, sarmal geçmeler, hatâyiler ve rûmîler boyama tarzına bağlı az-çok değişiklikle yerli yerindedir. Bu kompozisyon tasarımı Erken Osmanlı Devri’nde başlayan süsleme tarzının ve Edirnevî bir tavrın 16. yüzyılda bir devamı niteliğindedir.

selimiye-camii-003.pngBununla birlikte kubbe içi yazıların tertibi de kompozisyonun orijinalliğinin bir diğer ispatıdır. Kubbe merkezinde mevcut müdevver celî sülüs istifin etrafında bulunan 8 adet madalyon içindeki celî yazıların, merkezdeki yazı ile aynı üslupta olduğu 1904 yılı fotoğrafından görülmektedir. 1883 yılındaki kalem işi restorasyonunda istif kompozisyon ve harf bünyeleri değişmemiştir ve 16. yüzyıl Karahisârî üslubu korunmuştur. Bu üslubun kimi harf bitişmelerinde ve yazma hususiyetine dayalı sonraki yüzyıllarda rastlanmayan detayları mevcuttur. Bunlar devir tarihlemesi yapmaya açık imkân sunmaktadır.

1904 tarihli kubbe fotoğrafından Karahisârî üslubunu gösteren harf detayları

Aynı fotoğrafta eksedralardaki yazıların da tavrı değiştirilmeden üzerinden boyanmış olduğu, buna mukabil boyayış kusurlarının ve çarpıklıkların da mevcut olduğu görülecektir. Döneminde pafta-madalyon eklenerek tertib olunmuş bir kubbe yazısının, tezyinat aralıklarının bezendiği ve desenin tenasüp içinde kurgulandığı, yazıyı kuşatan geçmelerden ve ara boşluklarının oluşturduğu simetrik tezyinat alanlarından rahatlıkla görülmektedir. Edirne Eski Cami ve Üçşerefeli’de bulunan kubbe tezyinatı örneklerinde de görüldüğü gibi, yazı bölümleri bir tezyinat öğesi gibi tenasüp içinde kullanılmıştır. Bu da üsluba bağlı bu tavır aidiyetini açıkça göstermektedir. Klasik tarz kalem işi tezyinatı tarzları tek tip olmadığı gibi hem mimari eserler içindeki özgün alanlara bağlı serbest kullanım, hem de dönem farklıkları ve bulundukları bölgelere dair çeşitlilik gösterebilmektedir.

1904 fotoğrafı üzerinde 1883 yılına ait 2025 restorasyonu ile çıkarılan raspa katmanı, 1983 yılı restorasyonundan bir detay ve ana kubbe tezyinatının klasik formdaki tasarımını örnekleyen çizgisel hale getirilmiş kubbe deseni

1808-1883 raspa verisi ve 2025 yılı restorasyonundan detay fotoğrafı ve mevcut klasik tarz desenin çizimi

selimiye-camii-004.pngKültürel Kimlik ve Tarihî Mahiyetteki Hafıza Kaydı

Tarihi eserler her vaziyette daima bilgi kaynağı vasfı taşırlar. Tarihi belgeler, gravür ve fotoğraflar, yazma eser kayıtları ile tesbit olunan Selimiye Cami kubbesine dair en eski fotoğraflar 1904 yılına tarihlenen Sultan II. Abdülhamid albümleri-Yıldız Sarayı koleksiyonu Selimiye Cami albümü ile IRCICA Arşivi’nde bulunan ve birkaç yıl daha öncesi olması muhtemel fotoğraflardır. Bu fotoğraf örnekleri 1883 katmanı raspa verisi ve 1830 yılı C. Sayger albümünde bulunan ressam Auguste Joseph Desarnod’un (1788-1840) çizimi ile tam örtüşmektedir. Çar I. Nikolay’nin kütüphanecisi C. Sayger 1829-1830 yıllarında Osmanlı-Rus savaşı operasyonları sırasında askerî görevini yanı sıra arkeolojik ve topografya çalışmaları da gerçekleştirmiş, Dimetoka, Edirne ve Kuzey Trakya ile ilgili 55 adet çok nadir taş gravür ve tasviri içeren söz konusu albümü hazırlamıştır. Selimiye Camii kubbesinin iç tezyinatını gösteren kesit gravür de bu albümde yer almaktadır. Kubbedeki yazı alanları ve aralarındaki tezyinat incelendiğinde günümüzde mevcut kubbe tezyinatından farklı olmadığı açıkça görülmektedir. Adı geçen gravür, kubbenin 200 yıla yakın aynı şekilde desenlerle ve hatlarla tezyin edildiğinin tarihi belgesidir. Sayısız yayın, kitap, makale, fotoğraf ve belgelerde mukayyed bu kubbe tezyinatı, 2025 restorasyonunda da eski dönemlerde olduğu gibi korunmuştur.

1830 yılına ait Sayger-Desarnod Albümü, Rus Bilimler Akademisi

Bununla birlikte kubbenin tezyinatla dolu olduğuna dair bilgiler yazma eserlerde de zikredilmiştir. Mesela Selimiye Camii’nin 1597 tarihli vakfiyesindeki bir bölümde; “Geceleri bu kubbenin altında yanan kandiller süslü avizelerin şuaları gökyüzündeki yıldızlardan nişan verir, gündüzleri üzerinde çiçek renkleri parlayan nurlar ışıldayan bir büyük ağacı andırır” tavsifiyle geçen sözler, ana kubbe bezeme programının son derece zengin olduğunun başka bir göstergesidir. Ayrıca Tezkiretü’l-Bünyan’da Sai Çelebi’nin cami için yazdığı kasidede rûmî, hatâyî, ırâkî ve islîmî gibi motiflerin varlığından söz edilmiştir. Burada da motif isimleri zikredilerek Selimiye Camii’nin tezyini yönden zenginliği vurgulanmaktadır.

Selimiye Cami kubbesinin 1904’e tarihlenen fotoğrafı, IRCICA Arşivi

Selimiye Cami kubbesinin 1904’e tarihlenen fotoğrafı, Sultan II. Abdülhamid Fotograf albümleri, Yıldız Sarayı Koleksiyonu

Restorasyon ve Konservasyon İlkelerine Bağlı Uluslararası Tüzükler

İttifakla bütün uluslararası ve ulusal koruma belgeleri, tüzük ve ilkeleri; belgelenmiş tarihî katmanların korunmasını, farazî müdahalelerden ve tartışmalı restitüsyon önerilerinden kaçınılmasını temel ilke olarak ele alır. Belgelenebilir somut katmanların korunması ve buna bağlı biçimde projelerin hazırlanması, korumacı bir anlayışın ve ilmî disiplinde ve usullere sadakatin gereğidir.

selimiye-camii-005.pngYeni Restitüsyon Projesinin Dayanakları

Sunulan proje; “Mimar Sinan ruhu, 16. yüzyıla dönüş, eserin tasarım bütünlüğü, sadelik görünümü” gibi kavramlara dayanmaktadır. Onaylanan yeni restitüsyon projesi şu başlıklarla özetlenebilir:

Kubbe tezyinatının barok süsleme üslubu olduğu iddiası

Kaldırılması teklif edilen yazı alanları

Projelendirilen tasarımın özgünlüğüne dair şüpheler

Yazı ve tezyinat açısından tenakuza düşülen noktalar

Restorasyon ilmi ve usulü açısından tutarsızlık

Kubbe Tezyinatının Barok Süsleme Üslubu Olduğu İddiası

Selimiye Camii Tetkik ve Tahkik Kurulu, ana kubbe tezyinatını bütünüyle barok üslup farzederek aslında 19. asrın kontrolsüz restorasyon uygulamalarını bugüne hamletmekte, klasik tarz adı altında bir garabeti aksi kampanya yürüterek sunmaktadır. Bunu da ilmî yaklaşımdan uzak ve dayanaksız biçimde “dönemsel uzaklaşma, sanatsal anlam, özgün değeri gölgeleme, yapı bütünselliği” gibi gerçeklikten ve restorasyon ilminden ve koruma disiplininden uzak, muğlak gerekçelerle zorlama biçimde ortaya koymaktadır.

Selimiye Camii’nin ana kubbesinin tezyinatı ve desen yapısı hiçbir şekilde barok üslupta değildir. Bu temel yanılgının öncelikle tashihi gereklidir. Caminin muhtelif alanlarında 19. yüzyıldan kalan barok ve diğer Avrupaî süslemeler zaman içinde arındırılmıştır. Bugün sadece kubbe eteğinde bir bordür halinde raspa verileri ile tescillenerek muhafaza edilmiştir. Ayrıca bu kısmın mevcudiyeti, bir dönemin tasarrufunu, tarihsel ve kültürel arka planını göstermesi bakımından mühimdir. Bu tezyinat bölümü 1983-85 yıllarındaki restorasyonda Dündar Tahsin Aykutalp tarafından rûmîli bir desene dönüştürülmüş, 2024 restorasyonunda raspa çalışmasıyla mevcudu elde edildiği için restorasyon ilkeleri bağlamında kullanılmasına karar verilmiştir. Ayrıca bu kısmın desen yapısı, C. Sayger albümünde verilen çizimdeki gibi bir tasarım grafiği sunmaktadır. Bugün Selimiye Camii’nde bu parçadan başka bir barok alan kalmamıştır.

Yapılan raspa sonucunda 1752 depremi sonrasında 1800’lü yıllarda uygulandığı düşünülen kubbe pencere çevresi ile kasnak pencereleri arasındaki kuşak bölümünün ise uygulandığı dönemin özelliklerini gösterdiği ve bir geçiş üslubu olduğu tespit edilmiştir. Eldeki tek bulgu olan raspa sonrası desenin; hem Sayger-Desarnod gravüründe hem de 1884-1905 arşiv fotoğraflarında görülen motiflerle aynı olduğu görülmektedir. Yapılan araştırmalarda daha önceki bir dönem deseni tespit edilemediğinden raspa sonucu ortaya çıkan ve albümlerde de görülen desen 2025 yılı restorasyonunda projelendirilmiştir.

Yeni restitüsyon projesi; raspa çalışmasıyla bulunan 1808-1883 yılı katmanındaki hat-tezyinat alanları ve sekiz adet Esmaü’l-hüsna yazılı madalyonları kaldırıp, 31 metreyi mütecaviz kubbeyi “Klasik dönem-16. yüzyıl tarzına dönüş” adı altında, beyaza boyamayı teklif etmektedir.

Bu yeni proje; Mimar Sinan yapılarından ve çoğunlukla küçük ölçekli örneklerden derlenmiş, tığlı rûmili boş tezyinat fikrini “bütünlük” adı altında sunmaktadır ve ilmi yaklaşımdan, temel sanat disiplininden uzaktır. Klasik boş kubbe tezyinatı projesine dair tek dayanak, “Mimar Sinan tarzı” şeklinde yapılan genelleme sözlerdir.

Mimar Sinan eserlerinin dönemine ait kalemkârî örnekleri kaç eserde tam hâliyle mevcuttur ve mevcut olanların bir kataloğu tutulabilmiş midir ki bu neticeye varılabilmektedir. Mimar Sinan her bir eserinde mimarî sanatı prensiplerini, tezyini unsurları, statik-strüktür ve inşâ tekniklerini, kullandığı hesaplamaları çeşitlendirmiş, varyasyonlar ve revizeler yapmış, sanat tarzlarının imkânlarını ayrı ayrı kullanmıştır. Meselâ Şehzâde Camii’nin dış cephesinde tercih edilen tezyinatın, Mimar Sinan’ın kaç eserinde aynı yoğunlukta karşılığı vardır? Örnekleri detaylarıyla çoğaltmak mümkündür. Edirne Selimiye Camii’ndeki dolu ve çok renkli ana kubbe tezyinatı tarzı bir önceki yüzyılın devamıdır ve motiflerde gölgeleme, yaprak ve düğümlerde dönüşüm ile kısmî renk değişimleri yapılmıştır.

Selimiye Camii Tetkik Ve Tahkik Kurulu’nun, “Mimar Sinan Tarzı, Klasik 16. yy Üslubu, Mimarî Bütünlük ve Sadelik” adı altında önerdiği restitüsyon projesinin, mevcut târihî Selimiye kubbesi ile karşılaştırılması

450 yıldır korunan, iki yüzyıldır belgeli olan mevcut kubbe tezyinatının beyaza boyanıp, küçük bir alandan alınmış bir parçayı bütün alanlara yeknesak şekilde uygulamak ve buna “klasik tarz” yahut “Mimar Sinan’ın tasarım bütünlüğü ilkesi” demek, çok zengin bir kubbe tezyinatının yok edilmesinden başka bir şey değildir.

Projelendirilen Tasarımın Özgünlüğüne Dair Şüpheler

Sunulan projedeki kubbe tasarımı tamamen varsayıma dayalıdır. Sinan dönemine ait olduğuna ilişkin herhangi bir veri bulunmayan kubbe tezyinatı için rûmî ve tığ motiflerinden oluşan bir desen teklif edilmektedir. Bu motiflerle yüzlerce farklı kompozisyonun yapılabilmesi mümkündür. Oysa Selimiye kubbesi tasarım olarak Mimar Sinan’ın bütün camilerinden farklıdır. Mimar Sinan Selimiye’de tıpkı Edirne Üç Şerefeli Cami minaresindeki üç yollu merdiven sistemini ve cümle kapısı üzerindeki mukarnas tertibini kullandığı gibi, Üç Şerefeli Cami kubbelerinde de kullanılan tezyinat şemasını Selimiye kubbesinde kullanarak Edirne’ye mahsus tezyinat anlayışını sürdürmüştür. Yeni restitüsyon projesinde bu detaylar da göz ardı edilerek mevcut süslemenin tamamının silinmesi teklif edilmektedir.

Selimiye Camii Tetkik Ve Tahkik Kurulu’nun kendi proje taslaklarında yer alan teklif için verilen psd fotoğraflar

Tarihî kubbe tezyinatı ve yeni restitüsyon projesinin karşılaştırılması

Hat ve Tezyinat Açısından Çelişkili Noktalar

Bütün kubbe tezyinatının madalyon içindeki yazılarıyla birlikte kaldırılması planlanmıştır. Bu durumda kubbenin tasarım algısı bütünüyle değişmektedir. Kubbe merkezine yeni bir ihlas-ı şerife istifi yapılmış, 16. yüzyılın büyük hattatı Hasan Halife’nin istifinin son bölümünde bulunan bir ibare çıkarılmış böylece yazının metnine de müdahale edilmiştir. Yazının çapı keyfi olarak büyütülerek yazı zemini de çivit mavisinden siyaha çevrilmiştir. Yine bu durumda kullanılan kalem ağzı genişliği mevcut yazı kalınlığından daha fazla olacaktır. Eksedrelar ile bir uyum içinde olan kubbe hattı oranı bozulacaktır. Raspa verilerinde 16. yüzyıla tarihlenen katmandan özgün renk ile hem yazının bordüre kadar olan sınırı tespit edilmiş ve 2025 restorasyonunda uygulanmıştır. Teklif edilen yeni restitüsyon projesi ile kubbe çapının özgün ölçüleri değiştirilerek tahrif edilmekte, kubbede yer alan Allah’ın sıfatları olan esmalar “özgünlük-bütünlük” adı altında silinerek yok edilmektedir.

Kubbedeki yazıların konumları, merkez hattın çapı ve bordür kısımları hizalandığında çıkan oran farkları

Ayrıca kubbe merkezine eklenen yeni ihlas suresi istifi de Karahisari-Hasan Çelebi tavrını yansıtmamaktadır. Sadece ötre, cezm ve şedde gibi birkaç harekede tarz değişikliği yapıldığı görülmektedir. İstiften ibare çıkarılarak yazının yoğunluğu seyreltilmiş ve harfler homojen dağıtılarak mevcut kompozisyon günümüz anlayışıyla yeniden yazılmıştır. Açıkça projede; motiflerde 16. yüzyıl tarzının benimsendiğini söylenilmekte fakat harflerde 21. yüzyıl tarzında yeni bir istif-yazı öne sürülerek tam bir çelişki içine düşülmektedir. Mevcut yazı yerinden kaldırılarak; farklı ölçüleriyle, farklı rengiyle, farklı harfleri ve farklı istifiyle yazılan “yeni bir kubbe yazısı” özgün/orijinal olduğu ileri sürülerek kubbeye yazılacaktır. Bu durum tarihi eserde tahrif ve yeniye özgün demek suretiyle azınlık bir grubun Selimiye Camii’nin hattına, bezemesine sahip çıkmaya çalışan çoğunluğa galebe çalmasından başka bir şey olmayacaktır.

Tarihî Selimiye kubbesinin merkezinde yer alan celî sülüs müdevver İhlâs Sûresi istifi ve yeni restitüsyon projesinde yer alan ve kubbe merkezine yazılması öngörülen, proje hattatına ait 1445 (2024) tarihli yeni İhlâs-ı Şerife istifi

Diğer bir çelişkili durum motif dağılımı, kompozisyon tercihi ve bunların yerleşimi ile ilgilidir. Klasik tarzdan devşirme rûmîli bir tezyinat parçası, kubbe eteğine, kubbenin yazı çemberine, pencere aralıklarına, revzen başlarına, tepelik boşluklarına kadar dört bir yana monoton bir şekilde yerleştirilmiştir. Bu tasarım “16. yüzyıl tarzı ve bütünlük/sadelik fikri” şeklinde sunulmaktadır. Bu durum, beş yüz yıldır bütün bir zenginlik ve ihtişamıyla yerinde duran kubbe ile yeni projedeki zayıf tasarımın kıyaslanmasına yol açacaktır.

Yeni restitüsyon projesinde yer alan kompozisyon tercihi, yazı ve bezeme detayları

Kaldırılması Teklif Edilen Yazı Alanları

Edirne Selimiye Camii’nden 2025 restorasyonu ile değeri ölçüsüz ve caminin inşa edildiği döneminden kalma yazı bölümleri ve tezyinat alanları ortaya çıkmıştır. Restorasyon ekiplerinin hassas ve titiz biçimde yaptıkları raspa çalışmalarında, sanat tarihimiz açısından fevkalade ehemmiyeti haiz 16. asıra ait çok sayıda veriye ulaşılmıştır. Bu bölümlerin restorasyonları da; doku-patine tekrarı gözetilerek, üslup incelikleri ve restorasyon prensipleri içinde uzman ekiplerce tadil edilmiş ve tamamlanmıştır. Ayrıca Selimiye Camii’nde beden duvarlarında yer alan hatlar, 1983 yılı restorasyonundaki işçiliğe bağlı bozukluklar ve birtakım ilavelerle hatırlanmaktadır. 2025 yılı restorasyonunda raspa verileri ile özgün parçalara ulaşılmış ve bu sahalardaki hatlar orijinal vaziyetine uygun tadil edilerek tamamlanmıştır. Bu konuya dair detaylar restorasyon raporlarında yer alacaktır.

Yeni restitüsyon projesinde kaldırılması teklif edilip onaylatılan kubbe merkezindeki 8 adet madalyon içinde bulunan esma’ül-hüsnâyı muhtevî şu ibareler yer almaktadır: “Yâ âlime ma-fî’s-südûr (Ey sînelerde gizli olanı bilen), Yâ mücîrân beyn’en-nuhûr (Ey göğüslerde gizli dertlere çâre olan), Yâ Bâkî ‘alâ kerri’d-duhûr (Ey geçen zamanda bâkî olan), Yâ kâfîye’l-umûr (Ey işleri üstlenen), Yâ şâfîye’s-sudûr (Ey sînelere şifâ olan), Yâ halîmen lâ ya’cel (Ey acele etmeyen halîm olan), Yâ kerîmen lâ yebhal (Ey cimri değil cömer olan), Yâ Nûre’n-Nûr (Ey nurların nûru). Bu kısımlardan başka, mihrap ve cümle kapısı cephesindeki âyet-i kerîme ve hadîs-i şeriflerden mürekkep hatların da kaldırması teklif edilmektedir.

Selimiye Camii Tetkik ve Tahkik Kurulu’nun, kaldırmayı teklif ettiği ve kendi proje taslaklarında yer alan psd görseller

Restorasyon İlmi ve Usulü Açısından Tutarsızlık

Projenin anlatıldığı metinlerde, bir kısmı reddedilen bir kısmı kabul edilen ilkesel tüzük maddelerini içeren bölümlerle ilgili ve bu hususta çok fazla mütalaaya ihtiyaç yoktur. Çünkü restorasyon ilkeleri bilgiye dayanırlığı tavsiye etmektedir. Teklif edilen restitüsyon projesinin bilgiye dayalı hiçbir tarafı olmadığı için, destek maddesi olarak sunulan ilkeler; doğru anlayışta yol alan restorasyon çalışmaları için geçerlidir.

Edirne Selimiye Camii’nin tarihî hüviyetteki hat ve tezyinatının yerinde muhafazasını ve yapılması planlanan yeni restitüsyon projesinin reddini ihtiva eden bu dosya kamuoyuna duyuru mahiyetinde kaleme alınmıştır. Bu konu, tarihi eserlerin mevcudiyetini idrâk eden ve meseleleri şuurlu biçimde ele alan herkesin sorumluluğundadır.

Bu haber toplam 2456 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2005 Türkiye Turizm | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.