TURİZM VE BİR ÖZAL ANISI

İsmail Emen
28 Mart 2009 Cumartesi 18:09
Kalkınma Bankasında göreve başladığımda rahmetli Turgut Özal ile ilk karşılaşmamı unutmak mümkün değil.
Her şeye olduğu gibi turizme de çok meraklı bir insandı.
Gerçekten her haliyle sahillerimizin güzelliğini sergileyecek vesileleri fırsat bilir ve tatillerini oralarda değerlendirirdi.
Ülkenin çıkışının ve geleceğinin sanayileşme ve ihracat kadar turizmde olduğunu bilen bir insandı.
Tavsiye vermek için "Görüşelim" demişti.
İlk fırsatı değerlendirdim ve makamına çıktım.
Rahmetlinin o güvenli ve sakin haliyle yavaş yavaş söylediklerini bugün gibi hatırlıyorum.
Turizmde yatak sayısını artırmak kadar, altyapı çalışmalarını da paralel götürmek çok önemlidir demişti.
Yatak sayısı için fazla acele etme. Mümkünse arıtma tesislerine kredi ver. Su sorununa destek ol. Denizi kirletmiyelim. En büyük değerimiz. Turist güneş kadar o tertemiz masmavi sulara geliyor unutma. Çevre koruması çok önemli.
Kredisini ödeyemeyenler olacaktır. Bu dünyanın her yerinde böyledir. Bak Barselonaya. O güzelim tesisler ilk sahiplerinde kalmamıştır. Birileri yapar. Başka birileri çalıştırır. Bizde de böyle olacaktır. Bu seni rahatsız etmesin.
Bundan sonra paralı turiste hitap edecek tesisler yapılmalı. Bunun başında da golf gelir. Biliyorsun Japonlar ve Avrupanın zengini golfe gelir ve paralıdırlar. Onları çekecek resortlar gerekli.
Maalesef yatırımcılarımız arasında birlik beraberlik sağlanamadığı için, birbirleri ile rekabet ediyorlar ve fiyat kırıyorlar. Aleyhimize oluyor tabii. Ucuz olunca da Avrupanın fabrika işcisi veya ustası geliyor. Onlarda para bırakmıyor. Tur operatörleri canımıza okuyor. O tarafı ele geçirmek lazım.
Tanıtım çok önemli. Mesela Bodrum, Marmaris taraflarının tekne zevkini gösterebilsek, yunan adalarında dolaşan Avrupalı yelkenciler-tekne sahipleri buralardan ayrılmaz.
Dört yıldızlı yapacaksın, beş yıldızlı hizmet vereceksin
Rahmetlinin zamanında hedef 5 milyar dolar gelir, 5 milyon turistti. Onun açtığı çığırdan gidildi ve bugün 25 milyar dolarlar geçildi.
Hiç unutmam Swiss Otelin sahibi Japonlar gelmişti.
Japonyanın 3.numaralı Sigorta Şirketi idiler.
Yönetim Kurulu Başkanı Özalın methini duymuş, benden rica etti "Görüştürebilirmisiniz" diye. Tanışmak istiyordu.
Kulakları çınlasın Engin Güner-Özel Kalem Müdürü arkadaşımdı.
Rica ettim. Görüşme ayarladılar. "15 dakikayı geçmesin" dediler.
Galiba 40-45 dakika içerde kaldık.
Onlardan Akdeniz sahillerinde yatırım istedi.
"Size Erdemiri satalım" dedi. Yaptıklarını anlattı.
"Burası Japonyanın Avrupa köprüsü olmalı" dedi.
Seyrine doyulmaz bir manzara idi.
Memleket deyince kendini kaybeden bir insandi.
Nur içinde yatsın.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2005 Türkiye Turizm
