İSTANBUL- Thomas Cook’un, Türk turizm sektörüne 350 milyon avronun üzerinde (2.1 milyar lira) borcu bulunduğu açıklandı Turizm İstişare Kurulu (TİK), Türkiye’ye yılda yaklaşık 2 milyon turist getiren müflis tur operatörü Thomas Cook’un, Türk turizm sektörüne 350 milyon avronun üzerinde (2.1 milyar lira) borcu bulunduğunun tahmin edildiğini; bunun yakın ve orta vadede tahsilinin ise imkânsız olduğunu duyurdu.

Thomas Cook önce İngiltere, ardından Almanya, Belçika, Hollanda, İsviçre, Avusturya ve Polonya pazarlarında iflasını açıklamış, İngiliz ATOL/CAA ve Alman Zürich Versicherung kurumları iflas duyurusunun yapıldığı tarihin ilk günü itibariyle paket tatillerini geçirmekte olan Thomas Cook yolcularının kalan konaklamaları, geri dönüş transfer ve uçak yolculuğuna ilişkin maddi sorumluluğu üstlenmişti.  Faturası ağır oldu! Thomas Cook'dan geriye 1,7 milyar sterlinlik borç kaldı

Bakanlığın kredi paketi yetersiz 

Özellikle alacaklarını tahsil edemeyen küçük işletmelerin yaşayacağı finansal sorunların tahmin edilenden çok daha büyük olacağına işaret eden TİK, işletmelerin finansman yükünün hafifletilmesi için öngörülen 50 milyon avro (309 milyon lira) kredi olanağının çok daha yukarı çıkarılması ve üç yıl geri ödemesiz, uzun vadeli ve düşük faizli planlanması çağrısı yaptı.

TİK açıklamasında şöyle dendi: 

“Cumhurbaşkanlığı, Dışişleri Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca Türkiye adına mağdur alacaklılar için İngiltere, Almanya ve ilgili ülkeler nezdinde girişimde bulunulması ve tahsil edilemeyen alacakların tahsili konusunda devletimizin liderlik yapması sektörümüz açısından son derece önem taşımaktadır.”  Thomas Cook’un Türkiye temsilcisinden otelcilere mektup: Baş başa kaldık

Tahsil edilemeyen miktarların şüpheli alacak olarak değerlendirilmesi gerektiği de belirtilen açıklamaya ş=öyle devam edildi: 

“Rakip ülkeler pazarda oluşan boşluğu doldurmak üzere seyahat acentelerini pazarlama konusunda destekleyeceğinden, ülkemiz de bir an önce yeni tur operatörü anlaşmalarını teşvik etmelidir. Türkiye’nin turizmde rekabet ettiği ülkelerin ivedi bir şekilde teşvik vereceği dikkate alınarak sağlanacak teşviklerin hızlı biçimde hayata geçirilmesi önem taşımaktadır.”