08 Aralık 2025
  • İstanbul9°C
  • Ankara6°C
  • Antalya10°C

REHBERLİK YASASI: LOZAN MI, SEVR Mİ?

Ali Yalnız

12 Haziran 2012 Salı 10:27

9 Haziran 2012 tarihinde https://www.turkiyeturizm.com/author_article_detail.php?id=890&uniq_id=1339694552  adresinde meclisten geçen yeni kanunumuz ile ilgili bazı eleştirilerde bulunmuştum.
Birkaç gün içerisinde toplam okunma sayısı rekor kırarak hızla 6000'e yaklaştı.

Buradan 3 önemli sonuca ulaşıyoruz:

1. Camianın tamamı kapalı kapılar ardında hazırlanan bu yasa tasarısı hakkında son derece bilinçsiz. Ne olup bittiğinin farkında bile değil ya da öyle olmaları planlanmış...

2. Buna rağmen eleştirilerimizi okuyanların yüzde 90'ının rehber olduğunu düşünürsek bu meslek yasasıyla sanılanın aksine hemen hemen tüm meslekdaşlarımız oldukça ilgileniyor.

3. Her bir okuyan yazdıklarımızı bir okumayan rehberle paylaşsa demek ki Türkiye de ki tüm rehberlere endişelerimiz aktarmış olduk.

Tüm Türkiye çapında meslektaşlarımızın bu önemli konuda ne kadar büyük ölçüde enformasyon eksikliği içerisinde olduğunu görüyoruz. Ne yazık ki bu önemli kanunlaşma sürecinde meslek kuruluşları görevlerini tam olarak yerine getirerek üyelerini yeteri kadar aydınlatabildi mi, aydınlatamadı mı artık buna herkes kendi karar versin.

Kanunla ilgili olumlu yenilikler zaten TUREB'in websitesinde yer almış. İlgilenen oradan bakabilir. Biz bahsedilmeyen, gözlerden kaçırılan olumsuzluklardan bahsetmeye devam edeceğiz. İlgilenen okuyup öğrenebilir, ilgilenmeyen doğruca gidip kutlamalara katılabilir. Lütfen yanlış anlaşılmasın. Amacımız Ahmet, Mehmet'le uğraşmak değil. Mesleğimizin nasıl bir kuşatma altında olduğunu ve aslında nasıl zor bir süreçten geçmekte olduğunu vurgulamaktır. Kişilerle uğraşmak yerine sistemi eleştiriyoruz ve bu böyle sürecek. Dileğimiz bu kanunun tüm Türkiye'de geçimini bu işten sağlayan turist rehberi meslektaşlarımızın çalışma şart ve koşullarınının çerçevelerini belirgin olarak çizmesi ve en önemlisi bu şekilde daha rahat ve ekonomik açıdan daha verimli bir çalışma ortamına kavuşmamız.

Umarız bu şekilde olur ve umarız ki bu yeni duruma bizim gibi temkinli yaklaşanlar yanılıyordur. Zira hazırlanış şekil, yöntem ve bazı maddelerine baktığımız zaman, her aşaması rehber camiasından gizlenerek, kapalı kapılar ardında hazırlanan bu rehberlik kanunu maddelerini okudukça ne kadar haklı olduğumuza dair inancımız sürüyor.
Soru şu: Bu kanun biz rehberlere mi hizmet etmek üzere hazırlandı yoksa başka emellere mi hizmet edecek. Aşağıda ki kanun maddeleri Bakanlığın meslek örgütlerimizin üzerine kuracağı, kurmayı planladığı tahakkümün ipuçlarını vermesi açısından çok önemlidir.

• Madde 8, ( 1 ) ve ( 2 ): "Birden fazla meslek birliği kurulabilir." "Aynı ilde birden fazla oda kurulabilir"

Ali Yalnız'ın yorumu: Bu kanuna göre aynı ilde birden fazla ‘oda’ ve ‘birlik’ kurulmasına müsaade ediliyor! Oysa ki meslek kuruluşlarının amacı, mesleği icra edenlerin bir araya gelerek mesleki sorunlara çözüm getirmek ve birlik ve dayanışma sayesinde mesleğin geliştirilmesi değil midir?
Bu şekilde zaten güçsüz olan meslek kuruluşumuzu etkisiz ve tüm rehberleri temsil etmeyen birliklerin kurulmasına, dolayısıyla da karar almada ve uygulamada hantallığa, uyumsuzluğa ve meslek mensuplarının siyasi nedenlerle ayrışmalarına yol açacağı görülmüyor mu?
Yıllardır mesleki konularda hemen her sorun ortaya çıktığında "birlik, birlik" diye bağırarak ortalıkta dolaşanlar şimdi neden ağızlarını açıp ta tek laf edemiyorlar?
Bu durum kamu tüzel kişiliğine sahip kurum olmanın da özüne ters düşmüyor mu ?


• Madde 2, ğ : Ruhsatname Bakanlık tarafından veriliyor.

• Madde 3, ( 2 ) : Mesleğe kabul başvurusu Bakanlığa yapılır.

• Madde 3, ( 3 ) : Mesleğe engel hali ortaya çıkanlar Bakanlık kararı ile meslekten çıkarılır.

Ali Yalnız'ın yorumu: Hemen her konuda bakanlık izni veya onayının aranması Turist Rehberliği Meslek Kanunu Tasarısı’nın; bir Meslek Kanunu Tasarısı’ndan ziyade, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı bir birimin kuruluş tasarısı gibi görünmüyor mu?
Örneğin; Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının tamamında ilgili oda ya da birlik tarafından verilmekte olan ruhsatnameyle ilgili yetki, bizim tasarıda bakanlığa verilmiştir. Bu şekilde kurulacak oda ve birliklerin "yetkisiz" duruma düşmesi söz konusu olmuyor mu?


• Madde 3, 2: Mesleğe kabul başvurusu odaya, birliğe değil de bakanlığa yapılıyor.

Ali Yalnız'ın yorumu: Mesleğe kabul başvurusunun da doğrudan odalar kanalıyla birliğe yapılması gerekirken, bakanlığa yapılması, bakanlığın denetim yetkisinden çok karar alma yetkisine sahip olmasına neden olacaktır. Bu şekilde bürokratik işlemler artacak ve beraberinde birçok olumsuzluğu da getirme tehlikesi görülmüyor mu?

• Madde 7, ( 1 ): Kamu kurum ve kuruluşlarının resmi faaliyetlerinde turist rehberliği hizmeti verecek ruhsatname sahibi bir kamu görevlisinin görevlendirilmiş olması halinde ayrıca turist rehberi bulundurulması zorunlu değildir.

Ali Yalnız'ın yorumu: Bu kanun maddesinde ise sanırım hac rehberliği ağırlıklı olarak düşünülmüş ve kokartlı rehbere ihtiyaç duyulmaması teminat altına alınmaya çalışılmış!
Ama tabii çok esnek ve muğlak ifade edilmiş bir kanun maddesi bu. İşin içine kolaylıkla cami rehberliğini veya ‘imam abi-abla’ rehberliğini kapsayacak şekilde uygulanabilir. Diyanet bol bol rehberlik kartı dağıtacak anlaşılan. Bu durum tamamen bakanlık tarafından yapılan bir yetki gaspı olmuyor mu?
Rehberlik bu kadar sıradan ve herkesin yapabileceği bir iş ise neden onca sınav, eğitim vs sürecinden geçiyoruz.
Rehber temsilcileri bu maddeyi nasıl kabul etmiş?


Not: Yukarıda ki maddeler tasarıya muhalefet şerhi koyarak karşı çıkan milletvekillerinin görüşlerinden istifade edilerek hazırlanmıştır.

Sevgili Meslektaşlar...
Bu kanun şu anda meclisten geçti. Cumhurbaşkanı’nın onayından da geçmesi gerekecek sonra Resmi Gazete’de yayınlanacak ve nur topu gibi bir kanunumuz olacak. Daha sonra da bu kanun maddelerinin nasıl uygulanacağı konusunda sanırım bir yönetmelik hazırlanacak.
Bu yönetmelik her kanun maddesinde belirtilen yeni durumları, şartları, koşulları açık açık yazıyor olacak. O zaman daha net bir şekilde yeni durumları öğrenebileceğiz.
Benim yaptığım kanun hakkındaki tüm yorumlar yönetmelik öncesi endişeler ve biraz da yönetmelik hazırlayanların dikkatini bu önemli hususlara çekerek daha dikkatli olmalarını sağlamak amacıyladır.
Bu meslek hepimizin ve ben dahil birçok insanın yapacak başka işimiz yok. Tüm endişelerimiz mesleğin korunması için!
O yüzden umarım şimdilik endişelerimiz mazur görülür.
Bilemiyorum...
Umarım benim gibi düşünenlerle birlikte yanlış değerlendirmelerde bulunuyoruzdur.
Ancak endişelerimizde haklıysak eğer, biz Lozanı'ı beklerken bu kanun rehberliğin Sevr'i bile olabilir!
İnşallah yanılıyoruzdur!