ABDURRAHMAN BÜYÜKKESKIN
ALANYA/ANTALYA - Türk tarihçi, akademisyen ve yazar İlber Ortaylı, Cumhuriyetin 100. Yıl kutlamaları kapsamında Alanya Belediyesi’nin davetiyle Alanyalılar ile buluştu. Türk Tarih Kurumu şeref üyesi, Uluslararası Osmanlı Etütleri Komitesi yönetim kurulu üyesi ve Avrupa İranoloji Cemiyeti ve Avusturya-Türk Bilimler Forumu üyesi gibi pek çok önemli oluşumda görev alan Türkiye'nin yetiştirdiği aydın isimlerin başında gelen Ortaylı, Alanya’da “100. Yılda Cumhuriyet” konulu bir konferans gerçekleştirdi.

COĞRAFYAYI VE ZAMANI BİLMEK GEREKİR”

Tarihçi -Yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, dünyaya sahip olmanın yolunun coğrafyayı zamanı iyi bilmekten geçtiğini söyledi. Cumhuriyetin 100'ncü yıl etkinlikleri kapsamında Antalya'nın Alanya ilçesine gelen ünlü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı Türkiye’nin mevcut durumu, eğitim ve cumhuriyet kavramlarına da değinen Ortaylı, çarpıcı tespitlerde bulundu. Ortaylı, “Yaşadığı ve kaldığı coğrafyanın esaslarını tespit etmek çok mühimdir. Bunu yapamayan kitlenin hiçbir şekilde bu dünyaya hakim olması mümkün değildir. Şüphesiz ki Cumhuriyetin 100. yılında tıpta, mühendislikte, askerlikte harikalar yarattık. Yeni bir müteşebbis sınıf çıkardık. Bunlarla sanayimizi kuruyoruz. Sanayinin altyapısı sayılan mesleklerde büyük ilerleme kaydettik. Dünyanın en önemli bilgisayar yazılımcıları Türkiye'den çıkıyor. Türkiye'nin çok dalda atılımları var. Ama Türkiye maalesef kendi coğrafyasını değerlendirecek klasik eğitimden, kendi müzik zevkini geliştirecek konservatuar eğitiminden giderek uzaklaşıyor. Konservatuarlarımızı Cumhuriyet kurdu, yetişen kıymetli insanlarımız tiyatro yapamıyor. Doğru dürüst müzik dinleyemiyor. Türkiye Müziksiz bir toplum olmuştur” dedi

“ALANYA’YI TEBRİK EDİYORUM, KENDİNİ KORUDU”

İlber Ortaylı, Alanya anılarını, Osmanlı ve Türkiye tarihinde az bilinen gerçekleri kendisini dinlemeye gelen Alanyalılar ile paylaştı. Ortaylı, Alanya anıları hakkında şu ifadelere yer verdi: “1963 yılı Eylül ayında ilk kez Alanya'ya geldim. O günden bugüne demek ki 1 ay gecikerek kutluyorum Cumhuriyeti. Aşağı yukarı 60 yıl geçmiş, göze batan değişiklikler olmuş. Bunların bazıları müspet, bazıları menfidir. Müspet Lerin üzerinde duracağız, menfileri ayıklayacağız. Bu konudaki atılımları da candan kurtarırız. Haberler olduğu ölçüde de yurt çapında da örnek göstermek herkesin vazifesidir. Ben buraya ilk geldiğim zaman tabii bir otel yoktu. Mütevazı bir otel vardı ama Türkiye'deki alışılmış taşra otellerinin üstündeydi. Üç katlı bir binaydı. Restoran yoktu ama sahildeki kafede balık fiyatlarıyla uygundu. Tabiata el sürülmemişti. Alanya Kalesi’ne hiç el sürülmemişti. Müspet anlamda binalar eski Selçuklu devri kadar hoştu. Zamanla bazı değişiklikler oldu ama bunlar önlendi. Onun üzerinde durmak lazım. Çok berbat bir şey karşımıza çıkardı yani. Benzer binalar, evler, yapılanmalar Türkiye'de çok hazin akıbete uğradılar. Onlar burada saymakla bitmez. Mesela İstanbul'daki Gebze Hisarı. O bakımdan Alanyalıları kutlarız. Herkes bilirdi buraya gökdelen dikmeyi, Akdeniz’in keyfini çıkarmayı ama bunu yapmadılar. Geçtiğimiz zaman içinde sahilleri yağma eğilimi başladı. Bunun Alanya’da engellendiğini duyuyorum. İnşallah yüzde 100 muvaffak olursunuz, gölge bırakırsınız. “

“DÜNYAYA SAHİP OLMANIN YOLU COĞRAFYAYI VE ZAMANI BİLMEKTEN GEÇER”

Türkiye’nin mevcut durumu, eğitim ve cumhuriyet kavramlarına da değinen Ortaylı, çarpıcı tespitlerde bulundu. Ortaylı, “Yaşadığı ve kaldığı coğrafyanın esaslarını tespit etmek çok mühimdir. Bunu yapamayan kitlenin hiçbir şekilde bu dünyaya hakim olması mümkün değildir. Şüphesiz ki Cumhuriyetin 100. yılında tıpta, mühendislikte, askerlikte harikalar yarattık. Yeni bir müteşebbis sınıf çıkardık. Bunlarla sanayimizi kuruyoruz. Sanayinin altyapısı sayılan mesleklerde büyük ilerleme kaydettik. Dünyanın en önemli bilgisayar yazılımcıları Türkiye’den çıkıyor. Türkiye’nin çok dalda atılımları var. Ama Türkiye maalesef kendi coğrafyasını değerlendirecek klasik eğitimden, kendi müzik zevkini geliştirecek konservatuar eğitiminden giderek uzaklaşıyor. Konservatuarlarımızı Cumhuriyet kurdu, yetişen kıymetli insanlarımız tiyatro yapamıyor. Doğru dürüst müzik dinleyemiyor. Türkiye Müziksiz bir toplum olmuştur” dedi.

“TÜRKLERİN ZEKASINDAN VE ÖRGÜTLENME YETENEĞİNDEN KORKUYORLAR”

Türkiye'nin yakın tarihine ilişkin merak edilen bilgiler de veren Ortaylı, “Avrupa Birliği’nin bize önerdiği her şeyi yerine getirmek mümkün değildir ama onunla da geçimimizi sağlarız. Ortadoğu'yu hazırlayabilecek memleketlerden birisi Türkiye'dir. Türk halkı ne zaman buraya adım attı, 12. asırda. Bunu hala hazmedemediler. ‘Bunlar niye burada oturuyorlar?’ diye soruyorlar kendilerine. Açıkça ifade etmeseler de düşünceleri böyle. Biz geldik, oturuyoruz. Kimseye de hesap verecek değiliz. Buradan başka gidecek yerimiz de yoktur, bu da böyle biline. Pasaportla Avrupa'ya, Amerika'ya gitmeye benzemez. Kimse Türkleri beklemiyor. İstenen bir grup değiliz. Türkleri tanıyanlar Türklerin örgütlenme yeteneğinden korkuyorlar. Bizi tanıyanlar bizden en çok korkanlardır. Yani bugünkü Türkiye’nin savunmasından, gelişmesinden, endüstrisinden korkanlar bizi tanıyanlar, müttefiklerimizdir” diye konuştu.

Ortaylı’nın yaklaşık 1 saat süren konuşmasının ardından Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel ve Alanya Kaymakamı Fatih Ürkmezer, ünlü tarihçiye hediyeler verdiler. Başkan Yücel, engelli bireylerin yaptığı Türk Bayrağı tablo hediye ederken, Kaymakam Ürkmezer de çiçek hediye etti.