MÜNİH HAVAALANI TERMİNAL 1'DE “BULUT’A GEÇTİ

MÜNİH- Münih Havalimanı'ndaki Terminal 1'den faaliyet gösteren bir taşıyıcı grubu olan Münih Terminal 1 Havayolu Kulübü, üyelerinin yolcu hizmeti operasyonlarını basitleştirmek ve iyileştirmek için Amadeus bulut teknolojisini benimsedi.

Münih Havalimanı'ndaki Terminal 1'den faaliyet gösteren bir taşıyıcı grubu olan Münih Terminal 1 Havayolu Kulübü, üyelerinin yolcu hizmeti operasyonlarını basitleştirmek ve iyileştirmek için Amadeus bulut teknolojisini benimsedi. Kulüp, check-in ve uçağa biniş gibi önemli hizmet noktalarında paylaşılan teknolojiyi seçmekten ve yönetmekten sorumlu bir havayolları grubudur.

Münih Havaalanı Münih T1 Havayolu Kulübü Başkanı Patrik Toepfner, "Paylaşılan altyapı için ortağımız olarak Amadeus'u seçtik çünkü bulut modeli, havaalanında kullandığımız teknolojiyi büyük ölçüde basitleştiriyor" dedi. "Bu seçimin operasyonlarımızı düzene sokacağına ve Münih Terminal 1'deki yolcular için genel seyahat deneyimini iyileştireceğine eminiz."

Münih Terminal 1 Airline Club, paylaşılan altyapının verimliliğini artırmak amacıyla check-in kontuarlarında, biniş kapılarında ve kayıp eşya masalarındaki 330 iş istasyonunu Amadeus Airport Cloud Use Service'e (ACUS) taşıdı. Taşınma, yerel sunuculara ve maliyetli eski ağlara olan ihtiyacı ortadan kaldırır. Bunun yerine, aracılar artık tek bir uygun maliyetli internet bağlantısı üzerinden buluta bağlanan enerji tasarruflu ince istemci makinelerini kullanarak ihtiyaç duydukları herhangi bir Gidiş Kontrol Sistemine erişebilirler.

Amadeus, EMEA Havaalanı ve Havayolu Operasyonlarından Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Yannick Beunardeau, "Giderek artan sayıda havaalanı ve havayolu şirketi, yolcu hizmetleri teknolojisine buluttan erişmenin basitliğini fark ediyor" dedi. "Bu modern yaklaşımla acenteler, bir internet tarayıcısı aracılığıyla ihtiyaç duydukları herhangi bir havayolu sistemini kullanan yolculara mümkün olan en iyi hizmeti sunmaya odaklanabiliyor. Havalimanlarındaki özel yazılımların kişisel hayatımızda kullandığımız basit tüketici uygulamalarına dönüştüğünü görüyoruz ve bu ancak iyi bir şey olabilir.”