MÜLKİYE’NİN KURULUŞUNUN 154’ÜNCÜ YILI

Yıl 1960. Siyaset karışık. Ankara ve İstanbul'da yoğun talebe hareketleri var. Bende henüz lise son sınıftayım. Basında sansür olduğu için olaylarla ilgili doğru haber alınamıyor. BBC falan dinleyen arkadaşlarımızdan yalan yanlış bazen abartılmış bilgiler geliyor ve heyecanlanıyorduk. Mülkiye'nin adını o günlerde duymağa başladım. Talebe olaylarında adı ön plana çıkan Mülkiye, iktidarın anti demokratik davranışlarına, uyguladığı sansür ve baskılara yürüyüş, miting gibi toplu olaylarla karşı çıkan bir ilim ve irfan yuvası nı andırıyordu. Hocaları ile birlikte anti demokratik yasalara karşı çıkan bir Mülkiye gördük. Arkadaş çevremizde daha önce Mülkiye hakkında detaylı bir bilgi yoktu. Ama öğreniyorduk. O sene Üniversite sınavlarına gireceğiz. Hiç aklımızda yok iken, aramızda Mülkiye'ye karşı bir sempati oluşmuştu. Bu sempati birçoğumuzu o sene Mülkiye talebesi yaptı. Daha kapısından girmeden hocalarını bile, Turhan Feyzioğlu, Muammer Aksoy, Sadun Aren,Cahit Talas ve diğerlerini tanımıştık.
Osmanlı döneminin mülki erkanını oluşturmak amacıyla bundan 154 yıl önce kurulan bu “Mekteb-i Mülkiye-i Şahane” daha sonra Siyasal Bilgiler Okulu adını alarak devlete yıllarca vali, kaymakam, Büyükelçi ve Maliyeci yetiştirdi. Devletin sadrazamları, vezirleri, başbakanları ve bakanlarının ve devlet bürokrasisinin kaymak tabakası günümüze kadar bu ocaktan yetişti. SBO olarak bilinen okul, 1938 yılında Yıldız'daki binasından Ankara'daki bugünkü binasına taşındı. Galiba 1951 yılında da fakülte oldu.
Mülkiye herzaman demokrasinin yanında oldu. Hak ve hürrüyetlerin savunucusu oldu. Mezunlarına çok farklı bir eğitim sistemi ile değişik bir devlet ve millet sevgisi aşıladı.2014 yılının 4. aralık günü allah kismet ederse mezuniyetimizin ellinci yılını kutluyacağız. Hepbirlikte Ankara'da yuvamızda yapacağımız kutlama ile 50 yıl diplomalarımızı alacağız. Bakan, milletvekili,vali, büyükelçi , müsteşar ve genel müdür karışımı yaşını başını almış 1964 yılı mezunları tekrar biraraya gelecekler. Ne mutlu bizlere.
Mülkiyeliler birbirlerine kendi aralarında “Arapkirli” derler. Arapkirlilerin birbirlerine bağlılıkları meşhurdur. Mülkiye'de sadece okunmaz, yaşanır. Günlerce güneş yüzü görmeden Cebeci'deki binanın içinde yaşadığımızı hatırlıyorum.Yurt ile fakülte içiçe olunca daha farklı bir dünya yaratılıyor. Biz bu farklı dünyada yetiştik. Birbirimizi çok iyi tanımamızın arkasında yatan gerçek bu birlikteliktir. Son sınıftan biri ile dolap komşususunuzdur. Üçüncü sınıftan biri ile yatak komşusu olmuşsunuzdur. Mütalaada, yemekhanede, kantindeki bu birliktelikler sizi bütün fakülte ile arkadaş haline getirir. Kolay bulunabilecek bir fırsat değildir.Hangi ile görevli gitseniz, mutlaka valiyi tanırsınız. Ahbablığınız olmasa bile göz aşınalığı vardır.Bunun sıcaklığını hissedersiniz.
Bir eğitim kurumunun üstelik 150 yıl bozulmadan itibarinı koruması kolay yapılacak bir başarı değildir.Günümüzde Mülkiyeli sadece devlet sektöründe değil, özel sektörün her dalında yönetici olabilme başarısınıda göstermiştir. Büyük holdinlerde, şirketlerde sayısız Mülkiyeli üst düzey görevlerde başarı ile görev yapmaktadır. Nice 154 yıllara.