ÖZKAN ALTINTAŞ-TÜRKİYE TURİZM (GEZİ-2)

---

MALATYA- Malatya gezisi için havalimanında uçaktan indiğimizde bizi karşılayan Malatya Turizm İl Müdür Yardımcısı Ali Cengiz bizi araca gönderip “Bir dakika içeri bakacağım” dedikten sonra kayboldu. Sonra başımıza bilmediğimiz bir araca binerek yaptığımız o garip yolculuk geldi.
O olayı atlatıp bizi şehire götürecek otobüse bindiğimizde ortalığı karıştıran durum anlaşıldı.
Malatya Turizm İl Müdür Yardımcısı Ali Cengiz, bizimle birlikte gelen Barbaros adlı arkadaşın uçağın tuvaletinde sigara içerken yakalandığını söyledi. Önce hosteslere yakalanan arkadaşa sonra uçağın pilotu müdahale etmiş. En son ise arkadaşı havalimanı polislerine teslim etmişler.

UÇAKTA PİLOTLARIN YETKİSİ SONSUZ
Eğer Ali Cengiz yetişip te “Bunlar valiliğin misafirleri” diyerek ortamı düzeltmese arkadaşımız soluğu önce savcının karşısında sonra mahkemede alacaktı. Çünkü yaptığı hareket direk olarak yasalara karşıydı ve uçaktaki yolcuların sağlığını tehlikeye atmak gibi bir suçlama ile karşı karşıya idi… Alacağı para cezası da cabasıydı.
Sonra kendisiyle konuştuğumda “Ben uçakta pilotların yetkisinin bu kadar olduğunu bilmiyordum” dedi.
Gerçekten de uçak tekerlekleri yerden kestiği andan itibaren işin patronu pilotlardı. Canımızın, malımızın emanet edildiği pilotlar havada her türlü yetkiye sahiplerdi. Bu nedenle polis onların sözüne itibar ederek, yanlış yapan yolcu hakkında işlem yapmak mecburiyetinde idi…
İyi ki Ali Cengiz vardı. Yoksa arkadaş için işler berbattı.



AĞCAPINAR"DA ŞEKER SU YANI
Otobüsle Malatya"ya doğru yola çıktığımızda herkes rahat bir nefes aldı. Malatya"ya gitmeden önce, Malatya"ya hayat veren suyu görmek gerekiyordu.
Yeşilyurt"ta Ağcapınar Su Sesi Tesisleri"ne vardık. Yemyeşil ağaçların içersinde, dere boyunun üzerinde kat kattı. Yeşilliğin içine gömülmüş bulunan tesisin her yanını dereden yayılan su sesi kaplıyordu. Yorucu bir yolculuktan sonra kahvaltı için masaya oturmuştuk. Ama bir türlü servis yapılmıyordu.



ŞAİRİN YERİNDE KAHVALTI YAPTIK
Bu arada THY Malatya Bölge Müdürü Ömer Uzun gelerek sofraya katıldı. Neden sonra Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Kavuk"ta sofraya katıldı. Arkasından servis başladı. Masanın üzeri bir anda kahvaltılıklarla doldu.
”Şairin Yeri” diye bilinen Su Sesi Tesisleri"nin şefi Mehmet Karagür"ün ekibiyle hazırladığı güzel bir kahvaltı yaptık. Yeşilyurt Belediye Başkanı hepimizi ilçenin parkında kiraz yemeye davet etti.

 

Kahvaltı bittiğinde çıkarken Su Sesi"nin sahibi Zekeriye Çorlu, “Şairin Yeri” sözünü kanıtlayarak yemyeşil tesisin güzelliğini içeren duygusal bir dörtlük söyledi.






DALBASTI KİRAZI YEŞİLYURT"UN SİMGESİ
Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Kavuk bizleri ilçenin parkına yerleştirilen masalarda bekliyordu. Hoşsohbet olan başkanın ikram ettiği yörenin festivalleri yapılan ünlü dalbastı kirazını yedik.



Yeşilyurt ilçesinin belediye başkanı Mehmet Kavuk iki dönem seçilen herkesin sevdiği bir insandı. Her iki dönem Belediye Başkanlığı süresince Türkiye"de ilk defa görevi nedeniyle maaş almadan başkanlığı sürdüren tek belediye başkanı olarak tanınıyor.



MAAŞ ALMAYAN BELEDİYE BAŞKANI
Serbest hayatta işadamı olan ve Malatya"ya AVM gibi tesisler kazandıran Mehmet Kavuk 1 Mayıs 1939 Yeşilyurt doğumlu. 1954 yılında evlenen Kavuk 1 kız 4 erkek olmak üzere 5 çocuk sahibi…
1960 yılında siyasete atılan Mehmet Kavuk, çeşitli partilerde belediye meclis üyeliği, ilçe başkanlığı yaptı.



1994 yılında ilk Belediye Başkanlığını kazandı. 1994 - 1999 ve 2004 – 2009 yılları arası olmak üzere iki dönem Yeşilyurt Belediye Başkanlığı görevine seçildi.  Halen Ak Parti Yeşilyurt Belediye Başkanı olarak görev yapıyor.



FENERBAHÇELİ BOYACININ BAŞINA GELEN
Hoşsohbet olan Mehmet Kavuk, konuşmalarını hep fıkralarla süsledi. Masadan katlığımızda yanımıza gelen parkın boyacısını tanıştırarak “Hasta Fenerbahçelidir. Ama son maçta hüsrana uğradı” dedi.
Boyacı Mehmet Ali Keleş, bizleri görünce “Ne olacak Fenerbahçe"nin hali?” diye sordu.



Fenerbahçe"nin son maçı sırasında şampiyonluk için 80 bin lira vererek araba tutmuş ve üzerinde davul çalarak dolaşmış. Ancak maçın son dakikalarından herkesin yanıldığı gibi şaşırıp Fenerbahçe şampiyon oldu diye konvoya katılıp davul çalmaya devam etmiş. Ancak neden sonra davul çalıp katıldığı konvoyun Bursasporlular olduğunu ve Fenerbahçe"nin kaybettiğini öğrenmiş. Arabacı ondan 80 bin lirayı isteyince “Şampiyon mu oldukça 80 lira istiyorsun, bu iş için 40 yeter. Gerisini Bursalılardan al” demiş.





MALATYA'NIN SUYU ALLAH"IN LÜTFU
Daha sonra Malatya"nın ünlü kaynak suyunun çıktığı Kaptaj"a gittik. Musluklardan yazın buz gibi akan su kış mevsiminde ise hafiften ılıklaşma gösterir. Kışın musluktan içildiği halde boğazda herhangi bir üşütmeye sebep olmaz.
Bu suyun kıyamete kadar kesilmeden akacağı söylenir. Suyun çıkışı ile ilgili ise şu hikaye anlatılır...



DERME SUYU EFSANESİ
Hz. İsa'nın hristiyanlığı yaymaya çalıştığı yıllarda Gündüzbey yakınlarında putlara tapan ve bu inanışı büyük ölçüde yakın çevreye kabul ettiren biri yaşıyordu. Hz.İsa hristiyanlığı tanıtmak için gezerken Malatya"ya da gelir. Ününü duyduğ putperestin yaşadığı yer olan Pınarbaşına uğradı. Putperest kendisine rakip olarak gördüğü Hz. İsa' yı halkın gözünde küçük düşürüp ona inanmalarını engellemek için çeşitli hilelere başvurdu. Bunlardan birinde de tapınak haline getirdiği yerde kayaların içine önceden su dolu tulumları yerleştirerek üzerlerini toprakla sıvadı.
Tüm hazırlıklarını tamamladıktan sonra ahalinin önünde elindeki şiş ile toprak görünümlü yerlere vurarak içindeki tulumlardan su akıttı ve Hz. İsa'ya dönerek,
“Aynı şeyi sen de yaparsan dinine inanacağım ya İsa… Aksi takdirde buralardan gideceksin” demiş.
Hz. İsa putperestin yaptığı bu hileyi fark ederek,
“Senin akıttığın su az sonra bitecektir. Ama bu su sonsuza kadar akacaktır” diyerek asasını kayalara vurunca Derme Suyu gürül gürül akmaya başlar.
Hz. İsa elindeki asayı sürükleyerek Gündüzbey yönüne doğru yürümeye başlayınca su da onu takip
ederek akar.



VATİKAN"DA HOLLANDA'DA VE MALATYA"DA VAR
Malatya Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) tarafından işletilen kaynak Malatya"nın her şeyi olarak hizmet veriyor. “Allah"ın bir lütfu” olarak tanımlanan kaynağın merkezine gittik. Ayağımıza poşetler takarak hijyenik ortamda kayaların içinden gürül gürül akan, pırıl pırıl suyu seyrettik.



Su herhangi bir arıtmaya ya da her hangi bir pompaj işlemine tabi tutulmadan doğrudan tamamen saf kaynak suyu olarak şehir şebekesinden evlere veriliyor.
Dünyada kaynağından doğrudan şehir şebekesine verilen su sisteminin İtalya"da Vatikan"da, Hollanda"da ve Malatya"da olduğunu söyleyen Malatyalılar “Kimyasal işlem yapılmadan, değerini kaybetmeden verilen su rahatlıkla musluktan içiliyor” diyerek suyla öğünüyorlar.
Malatya kayısısı ile ünlü olduğu kadar suyu ile de ünlüdür. Şehirdeki lokantalarda masalardaki sürahiler boştur. Masaya oturduğunuzda doldurulup getirilerek taze su içilmesi sağlanır.

YARIN: BELEDİYENİN VE VALİLİĞİN PROJELER