07 Aralık 2025
  • İstanbul15°C
  • Ankara8°C
  • Antalya8°C

DAYANIŞMA DERNEKLERİ VE KÖKEN BAĞIMLILIĞI

İsmail Emen

21 Mart 2009 Cumartesi 21:01

Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar köken bağımlılığını şekillendiren bir millet göremezsiniz, bulamazsınız.
Ülkede ne kadar şehir ve kasaba hatta köy varsa sanki hepsinin İstanbul’da bir dayanışma derneği var.
Insanımız taşıtoprağı altın olan İstanbul’a kapağı atmış.
Kaybolup gitmemek, garibanlığını unutmak ve bu büyük şehirde hemşehri dayanışmasından yararlanmak için dernek kurmuşlar.
Bu derneklerin bir işlevi varmıdır bilmiyorum.
Bahar veya yaz gelince”Kalkandereliler Buluşması” gibi Belgrad Ormanı piknikleri düzenleyen bazı dernekler vardı bir zamanlar.
Ormanda koşarken tesadüf ederdim.

Bazılarımıza normal gelebilir bu tür gruplaşmalar, ama nedense bana garip geliyor.
Gereksiz buluyorum.
Biz Türkiyeliyiz.
Erzurum, Erzincan yahut Afyon geride kaldı ben artık İstanbul’da yaşıyorsam İstanbulluyum mu demeliyim?
Hayır ben Türkiyeliyim!
Bunu diyemez isem İstanbul’u İstanbul olarak görmek mümkün değil.
Göç almış şehirlerin kaderini değiştirmek gerekir.
Bir yanda Malatyalılar, öbür yanda Siirtliler, Trabzonlular falan.
"Nerede İstanbullular?" diye sormak gerekir.

Amerika’da adam arabasının arkasına “I am proud of Italian but I am American” yazmıştı, hiç unutmuyorum...
"Italyan olmakla övünüyorum ama ben Amerikalıyım" diyor.
Onlar farklı etnikten insanlarda bile bu sorunu çözmüşler.
Vatandaş kimliğini öne çıkarabilmişler.
Yurdumun neresinden olursam olayım ben Türkiyeliyim.
Yurdumun insanıyım köyümün değil.
Tabii ki köyüm veya doğup büyüdüğüm şehir benim için çok önemli.
Ama o kadar bağımlısı olmamalıyım.
Ülkem benim için önemli diyebilmeliyim.
Onu sahiplenmeliyim.
Yaşarken, oy verirken, dünya olaylarını izlerken...
Milli maçları seyrederken bu duyguyu yaşamalıyım.

Bir zamanlar Prof. Nurettin Sözen CHP’den Belediye Başkan adayı olunca, "Niçin?" diye sormuştum.
Efendim...
Sözen Sivaslı imiş. İstanbul’da da çok Sivaslı varmış.
O nedenle aday gösterilmiş.
Nitekim kazandı da.
Yerel seçimler sebebiyle aklıma gelen bu konuyu sizlerle paylaşmak istedim.

İşte bu yüzden bu dayanışma derneklerini fazla kökenci oldukları için gereksiz buluyorum.
Bilmiyorum yanlış mı düşünüyorum?