AŞKIN TATİL MEVSİMİ NE ZAMAN?

İSTANBUL- "Gül parmaklı şafağın" öpüşüyle uyanmayıp, sevdiğinizi dünyanın en güzel günbatımlarına götürmediyseniz, onunla en eski ateşin karşısına kurulup en bohem vadide "yıldız pikniği" yapmadıysanız, bilin ki artık bu kayıtsızlığı sürdürmek için hiçbir mazeretiniz kalmadı. Hiç, "Aşkın kitabı yazıldı da biz mi almadık" demeyin. "Ege ve Akdeniz"de aşkın kitabı" birkaç hafta önce okurla buluştu bile.
Akdoğan Özkan imzasıyla yayımlanan "Ege ve Akdeniz"de Ölmeden Önce Yapmanız Gereken 101 Şey", serinin Türkiye ve İstanbul"dan sonraki üçüncü kitabı. Yazarının tabiriyle "dört mevsimlik, komple bir tatil aktiviteleri rehberi". Romantik etkinliklerden kültürel rotalara, maceradan lezzet duraklarına, tekne keyfi güzergâhlarından foto safari parkurlarına çok sayıda tatil seçeneği arasında, özellikle "Aşk&Meşk" başlığı altında sıralanan aktiviteler dikkat çekiyor.
Özkan, sevgilileri önce Datça"da "gül parmaklı şafağın" öpüşüyle uyandırıyor. Gün iyice aydınlandığında dünyanın en yeşil kanyonuna götürüp doğal bir oksijen çadırına sokuyor. Sonra bir bakıyoruz, antik bir kentte kamp yapmak üzere yollara düşmüşüz. Ardından teleferik ile romantizmin doruğuna, Tahtalı Dağı"nın zirvesine çıkıyoruz. “Niye çıkıyoruz şimdi biz bu dağa?” diye soruyoruz. Özkan diyor ki, “Bulutların üzerinde soluk kesici bir Akdeniz manzarası, şarap ve orkide... Bu üçlüyü Avrupa"nın en uzun yol kateden teleferiği ile çıkabildiğimiz Tahtalı Dağı"nın doruğu dışında başka hiçbir yerde bulamazsınız.”

Batırma sertifikası
O zirveden, asırlık sedir ağaçları arasından geçen patikayı takip ederek sahile iniyoruz. Sırada Asya kıtasında güneşi en son batıran çift olmak ve bunu istersek muhtarından alacağımız bir sertifikayla belgelemek var. Bunun için Kuzey Ege"de bir köydeki kalenin burçlarına çöküyoruz.
Derken yazar "Onunla en eski ateşin karşısına kurul" diyerek Akdeniz"de gerçekleştirilebilecek en romantik aktivitelerden birine, Ulupınar köyüne çağırıyor. Bununla yetinmek istemeyen sevgililer için de Ege ve Akdeniz coğrafyasındaki en güzel günbatımı destinasyonlarının koordinatlarını veriyor. Etkinliği geceye taşımak isteyenlerse en bohem vadide "yıldız pikniği"ne çağırılıyor.
Orta yaşı bulmuş çiftler "ikinci" bir balayı için Akdeniz"in butik mekânlarına davetli. Yazara soruyoruz: “İlk balayında olmaz mı peki?” Şöyle cevap veriyor: “Olur tabii. Ama ilk seferinde Akdeniz"e inmeyi şart görmemiş olanlar aynı hatayı ikinci kez yapmamalı. O yüzden atmosferine şaşırtıcı hoşluklar katmayı önemsemiş yedi mekânı kapsayan bir seçki yaptım.”

Gençlik iksiri peşinde
İlerleyen maddelerde görüyoruz ki, Özkan"ın kitaptaki "aşkı" bir sevgiliyle sınırlı kalmamış, koca bir Türkiye coğrafyası olup çıkmış. O aşkın radarına bölgenin pek bilinmeyen doğal ve kültürel değerleri de yakalanmış.
"Flora&Fauna" başlığı altındaki maddelerde kâh flamingoların dansını izliyor, kâh "Osmanlı ateşi"nin peşinde koşuyor, kâh bir kardelen görmek için Akseki"nin yaylalarına ya da gençlik iksirini bulmak için Kadyanda antik kentine çıkıyoruz.
Kitaptaki bu yüzde 100 ekolojik aşkta an geliyor, "En güzel sulara bırak kendini" başlığı altında 1000 küsur metrede bir tatlı su kaynağına gidiyoruz. Özkan"ın mütevazı ve samimi dili, "nasıl gidilir", "kimlerle gidilir", "nasıl gezilir" gibi kılavuz bilgileri ve GPS koordinatlarına varıncaya kadar verdiği ayrıntılar, yolculuk boyunca hayatı kolaylaştırıyor.
Yolun sonuna geldiğinizde fark ediyorsunuz ki, yaptıklarınız ve tanık olduklarınız, Ege ve Akdeniz"de "Aşkın 101 hali" olup çıkmış.

Aile boyu seçenekler
224 sayfalık kitapta sadece sevgililer için romantik kaçamaklar yok: Aile boyu gezi aktivitelerinden kültürel rotalara, foto-safari programlarından tekne keyfi güzergâhlarına, huzur destinasyonlarından off-road parkurlarına, yerel lezzet duraklarından gizemli mekânlara, flora&fauna rotalarından sualtı&suüstü aktivitelerine, maceralara, trekkingden inanç duraklarına toplam 101 maddelik, ilginç tatil aktiviteleri de var.
"Aşk" bitmeden göz atmakta fayda var.

Deniz Gören