• BIST 9113.63
  • Altın 2324.093
  • Dolar 32.3604
  • Euro 35.0127
  • İstanbul 21 °C
  • Ankara 20 °C
  • Antalya 26 °C

Lagarde'ın rüşvet yolsuzluk şikayeti

Lagarde'ın rüşvet yolsuzluk şikayeti
IMF Başkanı Lagarde'nin ekonomik gelişmeyi engellediğine vurgu yaptığı yolsuzlukla ilgili olarak açıkladığı rakamlar dudak uçuklattı.

İSTANBUL-IMF Başkanı Lagarde'nin ekonomik gelişmeyi engellediğine vurgu yaptığı yolsuzlukla ilgili olarak açıkladığı rakamlar dudak uçuklattı. Christine Lagarde "Rüşvetçilik ve yolsuzluk ahtapotun kolları gibi bütün dünyayı sarıyor" dedi.
Uluslararası Para Fonu Başkanı Christine Lagarde Londra'daki yolsuzlukla mücadele zirvesinden önce yaptığı açıklamada her yıl dünya genelinde 1,3 ila 1,75 trilyon Euro tutarında rüşvet ödendiğini, söyledi. Lagarde, yolsuzluğun ekonomik gelişmeyi engellediğini ve küresel büyüme hızını yaklaşık yüzde 2 oranında frenlediğini dile getirdi.
Para Fonu Başkanı yolsuzluğun sadece ekonomiyi olumsuz etkilemekle kalmayıp, hilekârlık yüzünden sosyal yardım programlarına yeterli kaynak ayrılamadığını, çevrenin korunmasıyla ilgili kuralların da yeterince uygulanamadığını ifade etti. Christinne Lagarde kalkınma halindeki ülkelere önyargılı bakılmasıyla ilgili olarak da, yolsuzluğun kültürel bir problem olduğu görüşüne katılmadığını ve yolsuzluğun bazı az gelişmiş ülkelerde gelişmiş ülkelerdeki kadar yaygın olmadığını belirtti.
Cameron: ‘Uluslararası bildiri imzalayalım'
40'ın üzerinde ülkenin katıldığı Londra'daki yolsuzlukla mücadele zirvesinde Almanya Adalet Bakanı Heiko Maas tarafından temsil ediliyor. Britanya Başbakanı David Cameron, bütün devletlerin işbirliği yükümlülüğü üstlenip, yolsuzluğun fakirlik ve terörizm ile mücadeleyi baltaladığını onayladıklarına dair bir bildiri imzalamalarını istiyor.

TÜRKİYE'NİN NOTU DEĞİŞMEDİ
Kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor's, Türkiye’nin BB+ olan kredi notunu değiştirmedi. S&P, Türkiye'nin kredi notu görünümünü 'Negatif'ten 'Durağan'a yükseltti.
Kurumdan yapılan açıklamada şöyle denildi: "Türk ekonomi 2015'teki yoğun seçim ortamının yarattığı zorluklara rağmen dirençli olmaya devam etti. Duragan görünüm Türk ekonomisinin esnekliği ile ılımlı mali açıkların dengesini yansıtıyor."

imf-dunya-bankasi.jpg

IMF’DEN TÜRKIYE’YE ÖNEMLI UYARı
Uluslararası Para Fonu (IMF), Türkiye'nin yapısal olarak düşük bir özel tasarruf oranına bağlı olarak geniş bir dış dengesizliği bulunduğunu bildirdi. IMF'nin Orta, Doğu ve Güneydoğu Avrupa raporu yayınlandı.
Raporda Türkiye'deki yerel tasarruflarla ilgili bir bölüm bulunuyor.
1998-2003 döneminde % 18 olan ortalama özel sektör tasarruf oranının 2013'de yüzde 9'a indiği ve 2010 yılından bu yana da % 13'ün altında kaldığı hatırlatılan raporda; özel ve kamu sektöründeki yerel tasarrufların, yatırımları karşılamadığı, tasarruf ile yatırımlar arasında büyük bir açık oluştuğu ve bundan dolayı bir cari açık bulunduğu belirtiliyor.
Rapora göre, özel kesim tasarruflarını gerilemesinde esas neden, ekonomik istikrarın sağlanmış olması ve finansal sektördeki derinleşme.
Türk yetkililerin, ekonominin dış kırılganlığını azaltmada, özel tasarrufları artırmayı önemli bir politika hedefi olarak belirttikleri vurgulanan raporda, emeklilik ile kıdem tazminatı gibi alanlardaki reformların tam ve hızlı uygulanmasının anahtar nitelik taşıdığı savunuluyor.

IMF: TÜRKIYE'DE ENFLASYON YÜKSEK, SıĞıNMACıLAR ARTABILIR

 Raporun Türkiye ile ilgili bölümünde sığınmacı sayısının artabileceği, enflasyonun yüksek seyretmesi konusuna dikkat çekildi.
- “Türkiye’deki sığınmacı sayısı artabilir”
Raporun Türkiye'ye ilişkin bölümünde güçlenen iç taleple büyümeye devam eden ekonominin, destekleyici politikalar ve gevşetilen makro ihtiyati düzenlemelerden de faydalandığı belirtildi.
Suriyeli sığınmacıların ekonomiye etkilerinin ise birkaç farklı alanda hissedildiğine işaret edilen raporda, şunlar kaydedildi:
“Sığınmacıların çoğu kampları 2014’ün sonuna doğru terk ederek, iş gücüne katılmaya başladı. Bu durum, Suriye sınırına yakın bölgelerdeki niteliksiz iş gücü üzerinde baskı yarattı. Türkiye, AB ile gerçekleştirilen görüşmeler sonrasında Ocak 2016’dan itibaren sığınmacılara bazı kısıtlamalar çerçevesinde yasal çalışma izni vermeye başladı. Bazı veriler, sığınmacıların Türkiye ekonomisine küçük ölçekli yatırımlar getirdiğini gösteriyor”.
IMF raporunda ayrıca Türkiye’deki sığınmacı sayısının gelecek dönemde artabileceği uyarısında bulunuldu.

SERMAYE AKıŞı POZITIFE DÖNDÜ

Raporda, Türkiye’de enflasyonun yüksek seyretmeye devam ettiğinin altı çizilirken, Tüketici Fiyat Endeksinin (TÜFE) 2016’da yıllık 9,8 seviyesinde gerçekleşeceği tahminine yer verildi. IMF’nin bir önceki tahmini TÜFE’nin bu yıl yüzde 7,9’a gerileyeceği yönündeydi.
Bununla birlikte, Türkiye’ye yönelik sermaye akışının son dönemde yeniden pozitife döndüğüne işaret edilen raporda, finans sektörünün yatırımlardan yararlandığı vurgulandı.
Öte yandan, tasarruf oranlarının düşük seyretmeye devam ettiği belirtilen raporda, “1998-2003 döneminde yüzde 18 seviyesinde olan özel sektör tasarrufları, 2010’dan bu yana yüzde 13’ün altında kaldı ve 2013’de yüzde 9’a geriledi” değerlendirmesi yapıldı.
Tasarruflardaki düşüşün önemli ölçüde makroekonomik dengelenme politikalarından kaynaklandığına işaret edilen raporda, şehirleşmenin de buna katkı sağlamış olabileceği öngörüldü.
Türk hükümetinin zayıf tasarrufları artırmak için harekete geçtiği hatırlatılan IMF raporunda, özellikle emeklilik ve kıdem tazminatına yönelik reformların acilen uygulanmaya başlaması önerildi.
IMF'nin Orta, Doğu ve Güneydoğu Avrupa Bölgesel Ekonomik Sorunlar Raporu'da, CESEE ülkelerinin düşük dış talebe rağmen büyümeyi sürdürdüğü ve işsizlik oranlarının finansal kriz öncesindeki seviyelere gerilediği belirtildi.

RISKLER BELIRGINLEŞTI

IMF raporunda, ayrıca Orta, Doğu ve Güneydoğu Avrupa bölgesindeki aşağı yönlü risklerin daha belirgin hale geldiği kaydedildi.
Avro Bölgesi, ABD ve yükselen piyasalardaki düşük büyüme ile sıkılaşan küresel finansal şartların dalgalanmalar yarattığı vurgulanan raporda, “Ayrıca, siyasi belirsizlik ve istikrarsızlık bölge genelinde artış gösterdi. CESEE ülkeleri, dalgalı sulara doğru ilerlerken, politikalar ekonomiyi desteklemeye devam etmeli” denildi.

NEGATIF ŞOKLARA KARŞı HAZıRLıKLı OLUNMALı

IMF raporunda, bölgedeki ülkelerin negatif şoklara karşı hazırlıklı olması gerektiğine işaret edilirken, böyle bir durumda başvurulacak ilk aracın para politikası olmasıyla birlikte mümkün olan yerlerde mali tedbirlere de başvurulması tavsiyesinde bulunuldu.

12.20160507221407.jpg

'KREDI NOTU DÜŞERSE BU KEZ TEĞET GEÇMEZ'

CHP'li Öztrak, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından gelen uyarılara dikkati çekti. CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, ülke ekonomisindeki risklerin siyasi belirsizliklerle birleşmesinin ardından, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından gelen uyarılara dikkati çekerek, “Türkiye’nin kredi notunun düşürülmesi, bu kez ‘teğet geçer’ denilebilecek bir gelişme olmaz” açıklamasında bulundu.

CHP'li Öztrak, Atılım Üniversitesi’nde “Türkiye Vasatlık Tuzağından Nasıl Kurtulur?” başlıklı konferansta öğrencilerle bir araya geldi. Ülke ekonomisindeki risklerin siyasi belirsizliklerle birleşmesinin ardından, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından gelen uyarıları anımsatan Öztrak, “Türkiye’nin kredi notunun düşürülmesi, bu kez ‘teğet geçer’ denilebilecek bir gelişme olmaz. Türkiye tek parti iktidarında politik risk yaratmayı başaran nadir ülkelerden bir tanesi oldu” değerlendirmesinde bulundu.
Konferansta, dünya ve Türkiye ekonomisindeki gelişmeleri değerlendiren Öztrak, dünyada ekonomik toparlanmanın yavaş seyrettiğini, dünyada ucuz likiditenin azalmasıyla, ülkelerin sermaye akımlarını kendilerine çekecek faktörleri ön plana çıkarmaya çalıştığını vurguladı. Buna karşın büyük miktarda dış finansmana ihtiyacı bulunan Türkiye’nin, hukuk devletini aşındırarak ve demokrasiden uzaklaşarak yatırım yapılabilir bir ülke olmaktan hızla uzaklaştığını belirten Öztrak, “Türkiye’deki özel kesimin yaptığı yatırımların reel seviyesi, 2011 yılındaki seviyenin altındadır. Her yıl milli gelirinin yüzde 30’una yaklaşan bir dış finansmana ihtiyaç duyan Türkiye’de, dış finansman girişinin cari açıktan çok daha hızlı azaldığı, Merkez Bankası rezervlerinde ciddi bir erimenin yaşandığı ortadadır” ifadelerini kullandı.

“EKONOMİ TIKANDI”

Uzun bir süre kişi başına milli gelirin 10 bin doların üstüne çıkarılamadığı Türkiye ekonomisinin artık tıkandığını ve geriye gidiş başladığını savunan Öztrak şunları kaydetti:
“2015 yılında dolar cinsinden milli gelir seviyesi 2008’in altında. Mevcut kadrolar hala 2023 hedeflerinden bahsediyor ama bu hedeflere ulaşmak artık hayal oldu. Yüksek finansman ihtiyacı ve rezerv erimesi yanında artan terör tehdidi, göç gibi riskler de düşünüldüğünde Türkiye ekonomisi ciddi risklerle karşı karşıya. Küresel ekonomideki konjonktür değiştiğinde biriken bu riskler, Türk ekonomisinde ani bir duruşa neden olabilir
 

 

 

Bu haber toplam 0 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2005 Türkiye Turizm | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.