Dikkat !
Bu senaryonun hiç bir gerçek şahıs veya toplulukla ve hiç bir STK ile ilgisi yoktur..
İsimler tamamen hayal ürünüdür..
Hikaye ise tamamen uydurma olabilir :)
-----------------
Bundan bilmem kaç ay önce Mecidiyeköy civarlarında bir yerde..
Önemli bir Kongreden sonra bir STK'nın üst katlarında bir toplantı salonu..
(Kamera camdan içeri yavaşça girer)
Başkan kongreden galibiyetle çıkmış, ama suratı asık..
Etrafını sarıp sarmalayan yalaka ordusuna fırça atıp duruyor..
Sebep ?
Bunca yıldır açık ara önde kazandığı kongrelerin aksine bu sefer kılpayı kazanmış..
Kongre sonrası sahnede çekilen halaydan bile zevk alamamış..
Yönetim kuruluna yeni seçilen baş yalakası elinden geleni yaptıklarını anlatmakla meşgul, ama o da biliyor ki, bundan sonraki kongrede pabuç pahalı...
Başkan - Yıllarımı verdim ben bu HÜRSAB'a, kolay almadık biz bu başkanlığı
Saklıkaya - Efendim, her şeyin bir kolayı var, şu kanunla ilgili bişeyler yapsak
Başkan - Kanunla manunla uğraşcak halimiz yok, biz Van'da Erciş'te müze girişlerini markalaşmak için gecemizi gündüzümüze kattık, kavgaya ayıracak vaktimiz yok, ne diyorsun sen ? Al hurma ye..
Saklıkaya - Efendim ??
Sebil Helebi - (ellerini oğuşturarak ve sırıtarak) Başkan, ben o kadını nasıl yerin dibine soktum dimi heh he he...
Başkan - İyi halt ettin salak !! Az kalsın o yüzden seçimi kaybediyorduk ! Alın bunu alın bunu..
Sebil Helebi - (Şaşkın bir ifadeyle) Ama Başkan...
Başkan- Sen hurma yeme.. alın bunu !!!
Başkan başını iki elinin arasına alarak düşünmeye başlar
(fonda acıklı bir keman sesi)
Odadakiler hurmalara dalar...
Sebil Helebi biraz şaşkın ve kırgın kendi kendine söylenmektedir..
- Ulan ne yapsak yaranamıyoruz..
Birden Başkanın gözleri parlar (Gözlere pırıltı efekti)
Aklıma bir şey geldi !!
Odadaki hafif kilolu sekreter hurmaları tazeler...
Yenilen hurmalar hikayenin devamında birilerini tırmalar (doğal olarak)
Odadakiler pür dikkat kesilir..
Başkan şöyle bir odadakileri süzer ve
-Sen, sen ve sen odada kalın, diğerleri çıksın der...
Odada soğuk bir hava eser...
Sebil klimayı kapatır...
Başkanın emriyle odada kalan Sebil Helebi, Siroz Saklıkaya, Levent Kapkaç, David Goodmorning ve o ana kadar gelişmeleri sadece izlemekle yetinen ve gıkını dahi çıkartmayan Geçkin Gürgün başkanın ne diyeceğini merakla beklemektedir...
Başkan gözlerini uzaklara diker ve kısık bir sesle;
- Emin adımlarla geliyorlar.. önlem almazsak bir sonraki kongrede hem HÜRSAB'ı, hem de tüm şirketleri ele geçirirler..
Hürsab hepimizin filan diyorlar.. Manyak mı bunlar.. Hürsab'da benim, şirketler de...
Millet de bunlara inanıyor..
Demek ki, yeni bir oluşumu istiyor bunlar..
O zaman ne yapmamız lazım ?
Üyeler bizim canımız, ciğerimiz.. üyelere istediğini vermemiz lazım
üyeler bizim herşeyimiz.. Biz ne yaptıysak onlar için yapmıyor muyuz ?
Diğerleri şaşkınlıktan ağzı açık dinlerlerken Geçkin Gürgün araya girer:
- Başkan kongre bitti.. Kürsüde değilsin.. Uyan !
diyerek başkanı sert bir şekilde dürter...
Başkan- Biliyrm.. Sen ordan hıstırpa guluyormadan fırtımanda kalabaysun.. (Hızlı konuştu, kimse anlamadı.. oluyor bazen)
Gürgün - Başkanım daha açık lütfen.. Ne var kafanızda ?
Başkan - Diyorum ki; Yeni bir oluşum istiyorlarsa, o zaman verelum onlara istediklerini..
Önemli olan, bizden sonra bu koltuklarda oturacakların bizden hesap sormaması..
Sebil - Başkanım bizi bırakma ! (Kaşlar Emrah modunda)
Başkan - Saçmalama Sebil.. toplaşın çocuklar bakaym..
Aklima çok hayin güzel bi plan geldi..
İyi dinleyun beni pakayum... (Tilkiler mesai yapınca başkanın şive değişir) :D
Siroz, sen bir süre sonra yönetim kurulundan istifa edeceğsun..
Habu Sebil'i de yanina alacağsun..
Millete karşu kavga etmiş gibi edeceğuk..
Sen bağa, ben sağa vuracağuk..
E neolacak ?
Muhalefeti karpuz gibi ortadan ikiye böleceğuk.. Hihoha ha ha
Geçkin Gürgün endişeli bir şekilde
- E iyi de başkanım, Siroz'un ve Sebil'in kapasiteleri belli.. Muhalefetten nasıl oy çalacaklar ki ??
Hem bu Sebil daha dün üyelerden birine saldırmadı mı ?
Hem de bir kadın'a..
Millet buna oy moy vermez yahu...
Başkan - Uşağum.. Ha bu Siroz nedu ? CEO değil midur ?
Etrafta ne kada CEO varsa ekibine monte edeceğuk..
HTS tur CEO'su, MTS tur CEO'su, bunlarun satiş acentaları da mecburen bunlara verecek..
Hem bizim millet güce tapar..
Bu kadar CEO varsa bir ekipte, verir oylarını..
Son dakikada da ben çekildim miydi, gelur ha bu uşaklar başa, ben de giderim köyüme...
Hesap soran filan da olmaz, gül gibi geçinur gideruk..
Hep bir ağızdan mutlu bir şekilde tempo tutarlar..
"Padişahlık biteyi
CEO'luk dönemi geleyi loy loy loy"
Hikaye de burada biteeerrr..
(Artık biter mi yoksa başlar mı orasını da bilemem tabi)
Sevgi ve Saygılarımla
