Aralık ayının ilk haftası yapılacak TÜRSAB Kongresi yaklaştıkça ortalık şenlenmeye başladı...
Seçimler genellikle işi bilen ve çeşitli taktiklerle, stratejik hamlelerle oyunu kuranların galibiyetiyle sonuçlanır...
Ben kongrelerin "kurdu" olan birisini tanıyorum...
Ben size isim vermeyeyim, siz anlayın gari...
Rakiplerini genellikle aklınıza gelmeyecek hamlelerle alt etmesini çok iyi bilen, her kongre öncesi "vallahi bu son" diyerek oy isteyen bu kurt, gerektiğinde mağdura yatar, gerektiğinde bel altı çalışır, gerektiğinde kongre salonunda militanlarını sahaya sürer ve her türlü manevrayı mübah görür...
Bilindik taktiklerinden biri de, muhalefeti bölmektir..
Daha önceki kongrelerden birinde, şimdiki çantacısını karşısına rakip olarak kendisi çıkarmıştı mesela.. :)
Bir Kongrede ise 8 ayrı ekip çıkmıştı karşısına, 4'ünün bizzat bu kurt tarafından organize edildiği sonraları ortaya çıkmıştı...
"40 tilki dolaşır bunun kafasında, 40'ının da kuyruğu birbirine değmez" dedikleri türdendir...
Ticari ortaklıkları olan, yıllardır militanlığını yapmış kişiler bakarsınız karşısında rakip olurlar kongrelerde, ya da bakarsınız kongrede yerin dibine soktuklarını kongre sonrası alıp çantacı yapmış kendisine :)
Karşısına çıkan güçlü bir rakibe karşı başka muhalifler organize etmek, daha önceleri yaptığı bir taktik olduğu için, yıllardır militanlığını yapmış olanlarla sanki kavgalıymış gibi hareket ederek muhalefeti zayıflatmaya çalışmak beklenen bir hareketti...
Tuhaf ilişkilerdir bunlar..
Ne uğruna ??
Güç uğruna..
Gücü kaybetmemek uğruna...
Koltuğu kaptırmamak uğruna...
Önümüzdeki süreçte bakalım neler yaşayacağız..
Daha önce 2. Başkanlığını yapmış olan değerli bir meslektaşımız "yönetim kuruluna" aday olduğunu açıkladı..
Şimdi herkes "ekibini" açıklamasını bekliyor...
2. Başkanlık yapmış olanın ekibinde, daha önce yıllarca Denetim Kurulu Üyeliği yapmış bir "Çelebi" kişiliğin olduğu söyleniyor..
Eğer bu doğruysa;
Daha önceki kongrelerde başkanın fedaisi rollerine bürünen, bazı kadın üyelerimize etmediği hakaret kalmayan kişilerle birlikte hareket eden bir başkan adayının şansı ne kadar olabilir ?
Böyle bir başkan adayından nasıl bir başkanlık beklenebilir ?
Hem de 2 yıldır vizyonunu ortaya koyan, inançlı bir ekiple birlikte hareket eden Sevgili Emin ÇAKMAK'ın karşısında ne kadar şansı olabilir ?
TÜRSAB HEPİMİZİN diyerek aylar öncesinden yola çıkan, karış karış anadoluyu dolaşarak, tüm meslektaşlarımızı ziyaret ederek sorunlarını dinleyen, sorunlara gerçekçi çözümler üreten bir Ekip varken, hangi gerekçeyle yeni bir aday ortaya çıkar onu da anlamakta güçlük çekiyorum...
Evet...
Her meslektaşımızın en doğal hakkıdır aday olmak..
Ama kardeşim.. akıl var izan var...
Emin ÇAKMAK ve TÜRSAB HEPİMİZİN ekibi 2 yıldır emek veriyor, projeler ortaya koyuyor, sorunlara çözümler geliştirmek için bölgelerde çalıştaylar yapıyor, büyük bir kitleyi kucaklayarak harekete geçirmiş gümbür gümbür geliyor...
Ne anlamı var muhalefeti bölmenin ???
Ne anlamı var başkanın militanlığını yapmış kadın düşmanlarıyla birlikte hareket etmenin ???
Şu anlamı var;
Muhalefet edenler bölünürse ve seçimler yaklaştıkça birbirlerine vurmaya başlarlarsa,
bizim eski kurt aradan sıyrılıverir ve yeniden başkanlık koltuğuna oturuverir..
Hepimiz de böyle şaşşırıverir de kalıveririz gari ....
Demedi demeyin !
